7. Namaz Çalıştayı'nın sonuç bildirgesi açıklandı
Peygamber Sevdalıları Vakfı, bu yıl 7'ncisini düzenlediği "Namaz Çalıştayı"nı Şahinbey Kongre ve Sanat Merkezi Şahveli Salonu'nda gerçekleştirdi.
Etkinlik, Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı, açılış ve selamlama konuşmaları ile devam etti. Ardından iki oturumda yazar ve akademisyenler, sunumlarını yaptı.
Oturumların ardından 7. Namaz Çalıştayı'nın sonuç bildirgesi açıklandı.
Bu çalıştayın, Kur’an-ı Kerim'in temel öğretileri ışığında namaz (salât) ibadetinin bireysel manevî diriliş, ahlaki dönüşüm ve toplumsal inşa süreçlerindeki merkezi ve ayrılmaz rolünü incelediği belirtilen bildirgede, yapılan müzakereler ve sunumlarda yer alan Kur’anî naslar ve Nebevî beyanlar çerçevesinde ulaşılan temel sonuç ve tavsiyeler şöyle sıralandı:
"1. Namaz, Allah’ı anma (zikir) eyleminin merkezinde yer alarak, kalbin manevî olarak arınmasını ve huzur bulmasını sağlayan (Ra'd 28), ruhu canlandıran bir diriliş pratiğidir. Bu içsel diriliş, bireyin nefsini kontrol etmesini, bilinçli yaşamasını ve ahlaki sorumluluk taşımasını beraberinde getirir. Namazın zayi edilmesi veya terk edilmesi, Kur’an’da manevî yabancılaşmanın, dünyevileşmenin ve şehvetlerin peşine düşmenin başlangıcı olarak görülmekte, bu durumun toplumsal çözülmeye ve ruhî çöküşe yol açtığı açıkça belirtilmektedir. (Müdessir 42-43, Meryem 59)
2. Namaz sadece şekilsel bir ibadet değil, bireyi her türlü hayâsızlık, çirkin fiil ve kötülükten alıkoyan (Ankebût, 29/45), bilinçli ve huşu içerisinde eda edildiğinde, kişinin ahlakî ve vicdanî gelişiminde temel bir rol oynayan manevi bir kalkandır. Namaz eğitimlerinde ve anlatımlarında, bu ibadetin bireyin kötü duygu, düşünce ve davranışlarını kontrol etme, sabır ve irade gücünü kuvvetlendirme ve ahlaki sorumluluk bilincini geliştirme yönündeki derin etkisi öne çıkarılmalıdır.
3. Kur’an, yetime ve yoksula sahip çıkmayan, şekilciliğe dayalı ve gösteriş amaçlı kılınan namazı reddederek (Mâ’ûn 4-5), namazın bilinçli, samimi ve ahlaki sorumlulukla bütünleşmiş bir duruş olması gerektiğini vurgulamaktadır. Ahlakî sorumlulukla içselleşmeyen bir namaz, içi boş bir ritüel olup ruhsuzdur.
4. Namazın muayyen vakitlere bağlı olarak (Nisâ 103) ve sürekli kılınması (Meâric 23) emrinin, bireye zaman disiplini, sorumluluk şuuru ve ahlakî istikrar kazandıran birer erdem eğitimi olduğu bilinci yaygınlaştırılmalıdır.
5. Namaz, bireyi dünyevi kaygılardan uzaklaştırarak doğrudan Allah'a yöneltir; bu yöneliş (Kıyam, Fatiha ve Secde gibi eylemlerle), tevazu, kulluk, sadece Allah'a karşı sorumluluk hissetme ve O'ndan başka kimseye boyun eğmeme bilincini geliştirir.
6.Günde beş vakit, vakitli olarak (Nisâ, 4/103) eda edilen namaz, bireyin günlük hayatını belirli bir düzene sokarak, zaman yönetimi, disiplin, istikrar ve istikamet sahibi olma gibi önemli karakter özelliklerinin kazanılmasına zemin hazırlar ve "Hesap Günü'nün Sahibine" karşı sorumluluk hissiyle taklitten uzak, özgün bir İslami kimlik kazandırırarak kişisel değer yargılarını oluşturmalarına ve böylece küresel/sosyal baskılar karşısında "dik duruşlu, sağlam karakterli" bireyler olmalarına temel oluşturur.
7. Namazı hayatının merkezine koymuş, hem dini hem de dünyevi alanlarda (sanat, bilim, spor, akademi vb.) başarılar elde etmiş "Namazlı Genç Rol Modeller" kamuoyuna tanıtılmalı ve gençlere ilham kaynağı olmaları teşvik edilmelidir. Bu, namazın başarıya engel değil, aksine bir motivasyon ve bereket kaynağı olduğu algısını pekiştirecektir.
8. Gençlerin zihin dünyalarına hitap eden, sevgi ve teşvik odaklı, yargılayıcı olmayan, camiyi bir huzur ve aidiyet mekanı olarak gösterecek "Cami Dostu Gençlik Programları" yaygınlaştırılmalıdır. Bu programlar, namazın sadece bir görev değil, modern hayatın karmaşasında bir "sığınak ve güç kaynağı" olduğu hikmetini işlemeli; yürütülecek gençlik çalışmalarında, namazın teslimiyet, tevekkül ve sabır gibi hasletlerle gençlerin ruhsal dayanıklılığını nasıl artırdığı, bilimsel ve pedagojik yöntemlerle gençlerin diline uygun bir şekilde anlatılmalıdır.
9. Gece Namazı (Teheccüd), farz namazlardan sonra en faziletli namaz olup, insanların uykuda olduğu vakitte, gösterişten uzak, yalnızca Allah rızası için eda edilmesi yönüyle ihlasın en üst seviyesini temsil eden bir ibadettir. Müminlerin, manevi direncini artırmak, nefsini terbiye etmek ve Rabbi ile arasındaki gönül bağını güçlendirmek amacıyla bu ibadeti hayatlarının bir rutini haline getirmeleri teşvik edilmeli; eğitim kurumlarında, cami kürsülerinde ve manevi rehberlik programlarında Teheccüd namazının (Hz. Peygamber'in ayakları şişene kadar namaz kılması örneğiyle) önemi, fazileti ve Peygamber aleyhisselam'ın sünnetindeki merkezi konumu daha güçlü bir şekilde anlatılmalı ve uygulamaya teşvik edilmelidir.
10. Aile, çocuğun namazla ilk tanıştığı, ilk rol modellerini gördüğü ve manevi temellerinin atıldığı tartışmasız en önemli eğitim kurumudur. Namaz kılan, huzurlu ve karşılıklı saygıya dayalı aileler, toplumsal istikrarın ve namaz bilincinin ana kaynağıdır.
11. Ebeveynler, namazı bir görevden ziyade, hayatlarının vazgeçilmez bir parçası olarak çocuklarına yansıtmalı, özellikle akşam ve yatsı gibi vakitlerde, tüm ailenin bir araya gelerek namaz kılması ve çocukların, ibadetin ciddiyetini ve bereketini hissedeceği "Ortak Aile Seccadesi Geleneği" teşvik edilmelidir.
12. Ebeveynlere, çocuklarına namazı bir ceza veya baskı unsuru olarak değil, bir "hediye, anne-baba ile ortak bir manevi ritüel ve aile saadeti kaynağı" olarak sunmaları konusunda rehberlik edilmelidir. Ayrıca, okul müfredatında ve gençlik derslerinde namaz, teorik bilginin ötesinde, karakter geliştirici ve sosyal sorumluluk kazandırıcı pratik bir ibadet olarak yer almalıdır.
13. Namaz vakitleri geldiğinde, aile içinde dünyevi meşguliyetlerin tümü (televizyon, telefon, ders vb.) bir kenara bırakılmalı ve aileler bu vakitte tüm dikkatlerini ibadete ve birbirlerine vermelidir. Bu uygulama ile çocuğun, namazın hayatın merkezindeki sarsılmaz yerini somut olarak deneyimlemesi sağlanmalıdır.
14. Çocuklar için en etkili öğrenme yolu taklittir. Çocuğun, ailesini "huzurlu, neşeli ve acele etmeden" namaz kılarken görmesi, namazın çocuk ruhunda olumlu bir çağrışım uyandırması için kritik öneme sahiptir. Bu çerçevede ailelere, çocuklarının yanında namazı gösterişten uzak, doğal bir huşu ile eda etmeleri, onları namaz sonrası dualara ortak etmeleri ve namazı "birlikte yapılan, özel bir aile aktivitesi" haline getirmeleri konusunda eğitim ve rehberlik sunulmalıdır.
15. Çocukların yaş ve gelişim düzeylerine uygun, namazı öğrenmeyi ve düzenli kılmayı özendiren "Namaz Alıştırma Oyunları, Hikayeler ve Sevimli Görsel Materyaller" geliştirilmelidir. Ayrıca, namaza başlayan, devam eden veya camiye giden çocukların, manevi değerleri zedelemeyecek şekilde, küçük hediyeler ve içten övgülerle (manevi ve somut pozitif pekiştirme) ödüllendirilmesi teşvik edilmelidir
16. Dini kurumlar ve sivil toplum kuruluşları, ailelere yönelik "Namazla Yaşayan Aile" temalı bilinçlendirme seminerleri düzenlemeli ve her evin birer küçük "mescit" (manevi huzur ve ibadet alanı) haline gelmesi için rehberlik hizmetlerini artırmalıdır.
17.Namazın hikmetleri (temizlik, sağlık, disiplin, dostluk vb.) çocukların basitçe anlayabileceği ve hayatlarıyla ilişkilendirebileceği somut faydalar üzerinden anlatılmalıdır. Namaz hareketlerinin bilimsel faydaları, abdestin temizlik ve tazelenme hissi gibi konular, çocukların "Namaz Niçin Kılınır?" sorusuna tatmin edici ve ilham verici cevaplar verilerek namaz sevgisi pekiştirilmelidir.
18. Namaz bilincinin küçük yaşlardan itibaren yerleşmesi ve karakter gelişimini sağlam temellere oturtması için aile içi namaz terbiyesi ve uygulamasının yanı sıra, medyanın bu bilinci sürekli gündemde tutan, özendiren ve güzelliklerini anlatan içerikler üretmesi hayati önem taşımaktadır.
19. Ailelere yönelik namaz eğitimi kılavuzları hazırlanmalı ve namazın önemi/karakter gelişimine etkileri konuları, hedef kitleye uygun, modern medya araçları (sosyal medya, kısa filmler vb.) kullanılarak etkin ve olumlu bir üslupla topluma sunulmalı, eğitim materyalleri ve toplumsal farkındalık çalışmalarında, namazın kişisel disiplin ve düzenli yaşam alışkanlıklarının tesisindeki rolü somut örneklerle işlenmelidir.
20. Din eğitiminin her kademesinde ve aile içi eğitimde, namazın yalnızca şekilsel bir ibadet olarak değil, aynı zamanda diriltici bir eğitim süreci ve güzel ahlakın toplumsal tezahürü olarak öğretilmesine öncelik verilmelidir."
Kaynak:İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.