ABD, Gülen'in iadesi ile ilgili değerlendirmeye başlayacağız

ABD'nin Ankara Büyükelçisi John Bass, Fetullah Gülen'in iadesine ilişkin "Türk hükümetinin bu girişimin faillerini var olan yasalar çerçevesinde adalet önüne çıkarma çabalarını destekliyoruz. Pek çok kez söylediğimiz gibi eğer Türk hükümetinin, Fetullah Gülen'in bu girişime dahil olduğuna dair açık kanıtları varsa bunları almaya hazırız ve yakın bir şekilde çalışmaya hazırız." dedi.

Gün ortası itibarıyla İncirlik Üssü'nde hala elektrik olmadığını belirten Bass, Türk hükümetiyle çalışmaya devam ettiklerini söyledi.

Bass, İncirlik Üssü'ne elektrik verilmemesinin, ülkedeki bütün hava üslerine yönelik genel bir adım olduğunu anladıklarını aktararak, şunları kaydetti:

"Bu, başarısız darbe girişimine yönelik bir önlem ama açıkçası bu kesinti ne kadar uzun sürerse operasyonlarımıza yönelik o kadar fazla etkisi olacaktır. Bu, DAİŞ teröründen etkilenen Türkiye, ABD ve diğer ülkelerin yararına değil. Türkiye'deki pek çok insan, İncirlik Hava Üssü'nün getirdiği güvenlik yararının farkında değil. DAİŞ, her gün Amerikalı'dan çok Türk vatandaşını öldürüyor. Bu bizi rahatsız ediyor. Bu ülkeye yönelik daha fazla saldırı olmasını engellemeye derinden kararlıyız. İncirlik'ten yapılan bu operasyonlar, bunun önemli bir parçası."

Amerika'nın, darbe girişimini güçlü bir şekilde kınadığını vurgulayan Bass, "Türk hükümetinin bu girişimin faillerini var olan yasalar çerçevesinde adalet önüne çıkarma çabalarını destekliyoruz. Pek çok kez söylediğimiz gibi eğer Türk hükümetinin, Fetullah Gülen'in bu girişime dahil olduğuna dair açık kanıtları varsa bunları almaya hazırız ve yakın bir şekilde çalışmaya hazırız." diye konuştu.

"(Gülen'in iadesi talebini) Belgeleri aldığımızda değerlendirmeye başlayacağız"

John Bass, darbe girişiminin herkes gibi kendileri için de korku dolu bir olay olduğunu ifade ederek, bu gelişmenin Washington ve diğer başkentlerde endişeye sebep olduğunu anlattı.

Olayın bu kadar hızlı gerçekleşmesinden dolayı bir endişe oluştuğunu dile getiren Bass, "Ayrıca gözaltındakilerin pek çoğunun da esaslara uygun bir şekilde kanuni prosedürlerden yararlanmadığına yönelik bir endişe var. Bütün yaşananlar noktasında hassasiyetimiz var. Bu ortama hassasiyetle yaklaşıyoruz. Destekleyici olmak için çok çaba sarf ediyoruz. Ancak Türkiye'nin yakın dostları olarak da, Türkiye'nin anayasası ve bu ülkenin vatandaşlarının benimsediği değerlerle uyumsuz eylemler gördüğümüzde, buradaki insanları da bundan haberdar ettiğimizden emin olmaya çalışıyoruz." dedi.

Bass, Fetullah Gülen'in iade edilmemesi durumunda iki ülke arasındaki ilişkilerin nasıl etkileneceğine yönelik de görüşlerini paylaşarak, şunları söyledi:

"Olası senaryolar üzerinde konuşmak yapıcı değil. Hükümetin bu suçu araştırmasını desteklemeye ve bu suça karışanları belirleme noktasında kararlıyız. Kimin sorumlu olduğuna yönelik genel kanılar görüyorum. Bunlar doğru olabilir, bilmiyorum. Çünkü bu sonuçları destekleyecek kanıtları görmedik. Burada yasal bir şeyden bahsettiğimiz için bu önemli bir prensip. ABD, Türkiye'nin bu darbe soruşturmasına devam için iki ülke arasında var olan anlaşmalar çerçevesinde yasal olarak ne yapabileceğine odaklanmış durumda."

Fetullah Gülen'in iadesine yönelik gelen bir soru üzerine Bass, "Bu, Türk hükümetinin sunacağı kanıtların kalitesine, kapsamına ve ne kadar inandırıcı olduğuna bağlı. Emin olabilirsiniz ki belgeleri aldığımızda değerlendirmeye başlayacağız. Bu Adalet Bakanlığı için öncelikli bir konu olacak." ifadelerini kullandı.

"Türkiye'de demokrasinin geleceği, Türklerin karar vereceği bir şey"

Bass, Türkiye'de demokrasinin geleceğinin, Türklerin kendi arasında karar vereceği bir şey olduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir demokrasi olarak ve Türkiye'nin ciddi bir güvenlik ilişkisi içinde olduğu ülke olarak, toplu yakalama, toplu gözaltılar veya toplu bir şekilde insanların kamudaki görevlerinden hızlı bir şekilde işten atılıyorsa ve ortada da pek bir kanıt yoksa bu endişeye yol açar. Washington'daki meslektaşlarımdan bu endişeleri duyuyorum. Bazı endişeleri açıkça söyledik. Türkiye'deki meslektaşlarımızla ve arkadaşlarımızla bu görüşmelerimizi devam ettireceğiz. Ümit ediyorum ki bu soruşturmalar, Türkiye'deki demokratik kurumlara olan güveni artıracak bir şekilde olur. Eğer bu soruşturmalar sırasında Türkiye'nin vatandaşlarına, bize ve diğer demokratik müttefik ülkelere yaptığı bağlılıklara ters gibi durursa arkadaşlık ve dostluk çerçevesinde bunu söylemeye devam ederiz."

Türkiye'deki pek çok insanın, Amerika'daki bazı polislerin davranışlarını ve bazı ABD politikalarını ciddi bir şekilde eleştirdiğinin farkında olduklarını belirten Bass, "Bu eleştirileri anlıyoruz ve hoş karşılıyoruz. Bizim gözlemlerimizi ve bazı durumlarda eleştirilerimizi de Türk hükümetinin ve vatandaşlarının aynı şekilde karşılamasını umuyorum." şeklinde konuşmasını tamamladı.