Amerika'nın Teksas eyaletinde bir kovboy babanın kızı olarak dünyaya gelen ve ardından İslam’ı seçen ABD'li Yazar Najla Tammy Kepler, Dicle Üniversitesinde “Teksas'tan Hakikate Yolculuk” isimli konferans verdi. Öğretim görevlileri ile öğrencilerin katılım gösterdiği konferansta Kepler, hayat hikâyesini anlattı.
İnsan Hak ve Hürriyetleri Kulübü tarafından İlahiyat Fakültesi Konferans salonunda düzenlenen konferans, Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından kürsüye çıkan ABD'li yazar Najla Tammy Kepler, Müslüman olma sürecini anlattı.
Televizyonlarda, filmlerde Amerikalıların hep mutlu, zengin bir yaşama sahip olduğunun söylendiğini ama durumun öyle olmadığı söyleyen Kepler, Amerika'da büyük bir içki, uyuşturucu ve çok fazla kız-erkek problemleri olduğunu belirtti.
Amerikan toplumundaki çalışma hayatının tam bir kölelik sistemine dayalı olduğunu ailesi üzerinden örneklerle anlatan Kepler, “İncil kafamdaki sorulara cevap vermedi 16 yaşında hayatı, dini ve toplumsal hayatı sorgulamaya başladım. Öğrenciyken okulda bize hep bir şey öğretilirdi: Dünyanı değiştir! Ben de kendimi değiştirmeye karar verdim ve bunun yollarını aramaya başladım. Belki sorularıma kilise cevap verebilirdi. Kiliseye gittim ve ona kitap, domuz yemenin haram olduğunu söylüyor. O zaman biz neden domuz yiyoruz? Kitap, cumartesi kiliseye gelin diyor, biz neden pazar günleri geliyoruz, gibi basit sorular sordum. Ama kilisede basit sorularıma bile cevap alamadım. Yaşadığım bu hayal kırıklığından sonra bir daha da kiliseye gitmedim. Evet, kendimi ve dünyayı değiştirmenin başka bir yolu olmalı ve o yolu başka yerlerde bulmaya çıkmalıydım." dedi.
Sorularına cevap bulamayınca, kalbindeki din ile ilgili boşluğu dolduramadığını anlatan Kepler, sıradan Amerikalı bir genç gibi kendini oyalayacak rutin şeylere kaptırdığını ama her sabah "Rabbim bana bir yol göster" şeklinde dua ettiğini söyledi.
"Bana anlattığı İslam'la da yetinmedim ve daha çok araştırdım"
İslam dini ile tanışmasının hem kendini hem dünyayı değiştirme şansını yakalamasına vesile olduğunu söyleyen Kepler sözlerine şöyle devam etti:
"3 yıl Allah'a bana bir yol göstermesi için dua etmiştim. 3 yıl sonra Allah o yolu, bana gösterdi. Okuduğum üniversitede bir Türk öğrenci. Namaz kılmıyordu ve oruç tutmuyordu ama Allah'a ve bana İslam'ı anlattı ama onun bana anlattığı İslam'la da yetinmedim ve daha çok araştırdım. Bana 40 hadis kitabını hediye etti. Bu kitap, tümden hayatımı değiştirdi. Yarım saatte okunacak bir kitaptı ama günlerce okudum. Allah, namaz, oruç, ihsan; bir sürü kavramı öğrendim ve Hz. Muhammed'i tanıdım. Bu, tümden hayatımı değiştirdi. Aradığımı bulmuştum ve mutluydum."
İslam dini ile tanışmasından sonra hayat tarzını değiştirmesi ile beraber gerek Hristiyan ailesi, gerekse toplum tarafından çok sert bir şekilde eleştirildiğini ifade eden Kepler, hiçbir eleştirinin kendisini yıldırmadığını vurguladı.
Müslüman olduktan sonra "Najla" ismini aldığını dile getiren Kepler, aynı zamanda hac farizasını da yerine getirdiğini sözlerine ekledi. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.