ADANA PEYGAMBER SEVDALILARI: MECLİS GÜNDEMİNE ALINAN KANUN TEKLİFİ BİR AN ÖNCE YASALAŞTIRILMALI

Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından merkez Seyhan ilçesi Kızılay Caddesi, tarihi Ulu Camii yanında, Gazze'de yaşanan soykırım  ve katliamlara dikkat çekmek amacıyla basın açıklaması düzenlendi.

Etkinlik, Yunus Aktekin’in Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan basın açıklamasını topluluk adına Peygamber Sevdalıları Adana Koordinatörlerinden Orhan Erkuş okudu.

Orhan Erkuş, basın açıklamasına “Ey iman edenler sabredin ve sabırda yarışın. Sınırlarda nöbetleşin Allah’tan korkalım umulur ki kurtulursunuz.”  ayetiyle başladı.

 “Sorumluluktan kaçmak cepheyi terk etmek anlamına gelmektedir”

Aksa mücahitlerinin bir yıldır siyonist zalimlere ve destekçilerine karşı izzetli direnişlerini sürdürmekte olduğunu ifade eden Erkuş, “İnanç azim ve sabırla sadece Filistin’in ve Aksa’nın değil, bütün Müslümanların sınır nöbetini tutan bu çağın mücahit ve murabıtlarına selam olsun.  Mücadele sabır ve gayret ister. Yüce Rabbimizin bu konudaki hitabı tüm müminleri sorumlu kılmaktadır. Tarihi bir dönem noktası oluşturan Aksa direnişinde Gazze’yi, Lübnanlı, Filistin’i, direniş cephesini yalnız bırakmak ve bu sorumluluktan kaçmak cepheyi terk etmek anlamına gelmektedir.” dedi.

“Reel politik yaklaşımla soykırıma seyirci kalanlara veyl olsun!”

Filistin mücadelesinin varlık ve yokluk mücadelesi olduğuna değinen Erkuş, şu açıklamalara yer verdi:

“Bu dava hepimizin davasıdır. Bu mücadele bizim için varlık ve yokluk mücadelesidir. Haydi, mücadelede sabırla yarışmaya. Haydi, Aksa murabıtlarından nöbeti devralmaya. Küfür ve zulüm cephesi yekvücut şekilde ümmetin varlığına kastetmişken hala vahdeti bozacak saflarda gedik açacak tefrikaya kapı aralayanlara yazıklar olsun. siyonistlere açık ve gizli destek olanlara, siyonistlerle ilişki ve ticaretlerini kesmeyenlere reel politik yaklaşımla soykırıma seyirci kalanlara veyl olsun yazıklar olsun.”

“Batı Şeria’daki yönetim siyonist ve ABD icazetli politikalarına son vermeli”

Batı Şeria yönetiminin ABD güdümünden ayrılması gerektiğini söyleyen Erkuş, “Değerli kardeşlerim soykırım ve işgal politikasını Gazze dışında da sürdüren siyonist çete Batı Şeria ve Lübnan’da sistematik olarak toplu katliamları yapmakta yerleşim yerlerini bombalamakta işgalcilere yeni alanlar açmak için Filistinlilere ait arazi ve konutları yakıp yağmalamaktadır. Savunması sivillere yönelik yapılan bu saldırı ve katliamları her geçen gün artmaktadır ve Batı Şeria’daki yönetim siyonist ve ABD icazetli politikalarına son vererek sorumluluğunu yerine getirmeli ve meşru müdafaa hakkını kullanan direniş safında yer alan Filistinlilere yönelik baskı ve engellemelere araç olmamalıdırlar.” diye konuştu.

“Meclis gündemine alınan kanun teklifi bir an önce yasalaştırılıp etkin şekilde uygulanmalıdır”

Suikast ve saldırılarını ümmet coğrafyasında yaygınlaştıran siyonistlerin Mescid-i Aksa’yı imha ve işgal hedeflerini gizleme ihtiyacı bile duymadığını hatırlatan Erkuş, “Şehit ve yaralılar dışında binlerce kardeşimiz her gün yapılan operasyonlarla tutuklanmakta ve en ağır işkencelere tabi tutulmaktadırlar. siyonist zindanlarında soykırım ve işkencenin başka bir çeşidi sergilenmektedir. siyonist soykırıma iştirak eden çifte vatandaşlık sahibi kişilerin yargılanıp cezalandırılması için Meclis gündemine alınan kanun teklifi bir an önce yasalaştırılıp etkin şekilde uygulanmalıdır.” ifadelerini kullandı.

“Ümmetin tüm dinamiklerine harekete geçirmek için tüm imkân ve enerjimizi seferber etmeliyiz”

Müslümanların bilinç ve direnişi sürekli canlı tutmak zorunda olduğuna vurgu yapan Erkuş, “Tüm şartlarda bile yılgınlık ve yeis müminin işi olamaz. Hepimiz ilahi emrin muhatapları olarak sabır ve azimle mücadelemize devam etmekle mükellefiz. Her alanda ve her zeminde Gazze’yi ve Aksa’yı gündemimizin ilk sırasını alarak bilinç ve direnişi sürekli canlı tutmak zorundayız. Vahdet ve dayanışma halinde ümmetin tüm dinamiklerine harekete geçirmek için tüm imkân ve enerjimizi seferber etmeliyiz. Her geçen gün şehit kanlarıyla güçlenen direniş cephesinde yerimize alarak kenetlenmiş saf haline gelmeliyiz. Unutulmamalıdır ki ümit var olunuz! Ümit var olunuz! Ümit var olunuz!” açıklamalarına yer verdi.

“siyonist işgal rejimiyle ticaretin her türlüsünden bir an önce vazgeçin”

‘Şu İstikbal inkılabı içinde en gür seda İslam’ın olacaktır.’ ifadesini kullanan Erkuş,

“'Zulüm ve baskı tamamen ortadan kalkıncaya ve hakimiyet sadece Allah’ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Eğer haksızlıklarına son verirlerse artık zalimlerden başkasına düşmanlık yoktur.' Rabbimiz buyuruyor. Dünyanın özgür halklarından ve vicdan sahibi devlet liderlerinden talebimiz şudur, siyonist işgal rejimine destek sağlayan ürünlerin boykotuna devam ediniz. Üçüncü ülkeler üzerinden siyonist işgal rejimine petrol sevkiyatı başta olmak üzere ticaretin her türlüsünden bir an önce vazgeçin. Filistin devletinin tanınması ve Gazze ve soykırımın durdurulması için çaba sarf eden devletlerin ve uluslararası alanda bu yönde başlatılan tüm girişimlere destek veriyoruz.” şeklinde konuştu.

“Siyonist şer ittifakına karşı baskı yapılmasını talep ediyoruz”

HAMAS’ın, Gazze’deki kalıcı ateşkesin sağlanması yönündeki şartlarına destek verilmesi gerektiği uyarısında bulunan Erkuş, son olarak şunları söyledi:

“Uluslararası kararlar neticesinde Gazze’de kalıcı ateşkesini sağlanması, işgalcilerin Gazze’den çekilmesi, Gazze’nin yeniden imar edilmesi, insani yardımların ulaştırılmasına yönelik söz konusu kararların pratikte yerine getirilmesi için siyonist şer ittifakına karşı baskı yapılmasını talep ediyoruz. siyonist işgal rejimi denize dökülüp haritadan silininceye kadar azim ve kararlılıkla Kudüs davasını savunmaya devam edeceğiz. Lübnan halkına yapılan saldırı ve katliamları durduracak somut adımlar atınız. Gazze’nin Kahraman halkına, izzeti kuşanan liderlerine, siyonist işgale direnen siz mücahitlere selam olsun.” (İLKHA)