Ağrı'da 2 bin 500 derece ısıya dayanıklı hazırlanan çelik, endüstriye kazandırılıyor

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut ve Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bünyamin Aygün tarafından geliştirilen radyasyon koruma özellikli paslanmaz çelik, nükleer santrallerde güvenliği artırmaya yönelik büyük bir ivme olarak değerlendiriliyor.

Türk Patent Enstitüsü tarafından kabul görülen patenti alınan icadın, uluslararası patent alma süreci başladı ve yıl içerisinde kabul göreceği bekleniyor.

Yürütülen çalışma hakkında açıklamalarda bulunan Rektör Karabulut, bu ürünün nükleer santraller, savunma sanayi ve kanser araştırma merkezleri gibi tıp alanlarında önemli bir malzeme olacağını kaydetti.

"Patentimizin temel amacı ve üstünlüğü nükleer zırhlanma aracı olarak geliştirdiğimiz paslanmaz çeliktir"

İbrahim Çeçen Üniversitesi olarak son dönemlerde ciddi çalışmalar yürüttüklerini belirten Karabulut, "Bu çalışmalardan biri de beraber çalıştığımız Doç. Dr. Bünyamin Aygün hocamızla patent çalışmamızdır. Patentimizin temel amacı ve üstünlüğü nükleer zırhlanma aracı olarak geliştirdiğimiz paslanmaz çeliktir. Bu önemli bir teknolojik üründür. Gerek nükleer santrallerde gerek savunma sanayiinde gerek uzay araştırmalarına ve özellikle radyasyonla çalışılan kanser araştırma merkezleri ve diğer tıp alanlarında önemli bir malzeme olarak karşımıza çıkacak." dedi.

Daha öncede teknolojik bir patent çalışmalarının olduğunu kaydeden Karabulut, "Bununla 3 tane teknolojik tasarımımız oldu. Özellikle nükleer malzeme konusunda ciddi bir laboratuvarımız var ve burada ciddi ürünler geliştirmeye başladık. İnşallah bundan sonra çok daha iyi ve kapsayıcı işler yapacağız. Çalışmamızın birinci aşaması bitti, protatif ürünlerimizi yaptık, patentini aldık. Bunun en önemli basamağı bunu endüstriyel ürüne dönüştürmektir." ifadelerini kullandı.

İcat ettikleri ürün teknik özellikleri hakkında bilgi veren Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bünyamin Aygün, çelikle çalışmalarının asıl amacının nükleer reaktörler ve bu alandaki bazı eksiklikler olduğunu söyledi.

"Laboratuvar testlerimizin yüzde 90'ını tamamladık"

Tespit ettikleri eksikleri detaylandıran Aygün, "Örneğin nükleer reaktörde yaklaşık 30-40 çeşit alaşım ve çelik kullanılmaktadır. Bu alaşım ve çeliklerin kullanıldığı süre boyunca da birçok sorunla karşılaşılmıştır. Isı genleşmelerden dolayı çelik veya alaşımların ömrü kısa olmaktadır. Çelik ya da alaşımın kullanımı sırasında herhangi bir krozonla karşılaşıldığı zaman radyasyonu kullanma ne kadar faydalıysa ondan korunma da o kadar faydalı bir çalışmadır." şeklinde konuştu.

Şu anda malzeme çalışmalarına büyük bir hız verildiğini sözlerine ekleyen Aygün, konuşmasının devamında şunları söyledi:

"Radyoterapi odalarında zırh olarak kullanılan daha kaliteli alaşım ve çeliklerin kullanılması için birçok araştırma yapılmaktadır. Bizde buradan yola çıkarak özellikle monte carlo simülasyonu programını kullanarak nükleer çelik ve alaşımların biraz daha ilerisine geçebilmek için yaptık. Patentimizin bir diğer özelliği ısı genleşmesine karşı son derece dayanıklı. Normal kullanılan çelik ya da alaşımlar bin 500 dereceyi geçtikten sonra içerisinde çatlaklar oluşacağından radyasyonda sızıntılara neden olur. Böyle bir durumda da malzemenin değiştirilmesi ya da yeniden imalata gitmek olabilir. Ürettiğimiz paslanmaz çelik 2 bin 500 derecelik ısılarda dahi çok fazla genleşme yapmadan ve yüksek oranda radyasyon koruyuculuğunu devam ettiriyor. Uluslararası patent aşamasına da başvurduk, raporumuz olumlu geldi. Yakında da patentimizi almış olacağız. Çeliğimizin tekrar bu alanda kullanımı için laboratuvar testlerimizin yüzde 90'ını tamamladık. Birkaç numune üreterek reaktör ortamında veya radyasyonun daha yüksek oranlarda olduğu ortamlarda deneyleri yapıldıktan sonra endüstriye kazandırmış olacağız.