Alkole müdahale, yaşam tarzına müdahale etmekle eşdeğer tutulamaz

Başta İzmir olmak üzere Kırıkkale, Mersin, İstanbul, Muğla ve Aydın'da alkolden dolayı ölenlerin sayısı 49’u buldu. Meydana gelen ölümlerden sonra alkol üretimi ve satışı gündemde yerini korurken her yıl alkolden kaynaklı yaşanan trafik kazaları, kadına karşı şiddet, istismar ve adli vakaların göz ardı edildiği görülüyor.

Alkole yönelik yapılan denetimlerin ve yasal düzenlemelerin yetersiz olduğunu belirten Yeşil Yıldız Derneği Genel Başkanı Yahya Öger, bu konuda kamuoyunun yetkili makamlardan beklentilerinin olduğunu söyledi.

Türkiye'de alkolle mücadele noktasında çok da başarılı bir politika izlenmediğinin altını çizen Öger, “Türkiye'de bir kısım vatandaşın gündeminde alkole müdahale etmek yaşam tarzına müdahale etmekle eşdeğer tutulduğu için siyasi partiler bu anlamda ciddi manada adımlar atamamaktadır. Mahalle baskısından kaynaklı yapılan düzenlemeler de hayata geçirilememektedir.” dedi.

Öger, “Her yıl alkol zehirlenmesinden kaynaklı onlarca vatandaşımızı yitirdiğimiz gibi alkolün yol açtığı felaketler de göz önünde bulundurulursa binlerce insanımız maalesef alkolün mağduru oluyor. Trafik kazaları, kadına karşı şiddet, istismar ve adli vakaların sebebi olarak da alkol önümüze çıkmaktadır.” ifadelerini kullandı.

Alkol için konulan yüksek vergilerin, tüketiciler açısından bir bahane olarak merdiven altı alkol kullanmaya tevessül ettirdiğini söyleyen Öger, “Alkolle ilgili yapılan düzenlemeler; yaş sınırı, alkol satış zamanı, alkollü mekanların bulunduğu alanlarla ilgili denetim yetersizliğinden kaynaklı çalışmalar kâğıt üstünde kalmış ve toplumda alkol kullanımı azalacağına maalesef fazlalaşmıştır.” diye belirtti.

Alkolün her türlüsünün zararlı olduğunu hatırlatan Öger, “Tıpkı sigara ile mücadele noktasında yapılan çalışma gibi alkol ile mücadele çalışmasının da hızlandırılması gerektiğini bir kez daha söylüyoruz. Sigara paketlerinde konulan resim ve uyarılar gibi alkol şişelerine de uyarıcı resimler konulmalıdır.” şeklinde konuştu.

Var olan yasal mevzuatın eksik yönlerinin tekrar gözden geçirilmesi gerektiğine dikkat çeken Öger, “Denetim mekanizmasının ölüm vakalarının öncesinde de ciddiyetle yapılması, sahte alkol satış ve üreticilerinin değil, diğer madde üreticilerinin ve satıcılarının da ağır bir şekilde cezalandırılmasını kamuoyu bekliyor. Kurulma felsefesinde alkolle mücadele olan büyük STK’ların yapmış olduğu modül çalışmaları maalesef kâğıt üzerinde kalmakta, ağırlıklı olarak tütün bağımlılığı mücadelesi veriliyor görüntüsünden kurtulmaları gerekmektedir.” dedi.

Sağlık Bakanlığı’nın özellikle madde bağımlılığı, alkol bağımlılığı, tütün bağımlılığı ve davranışsal diğer bağımlılıklar üzerinde kurum olarak çalışmalarını hızlandırması gerektiğine vurgu yapan Öger, “Tıpkı uyuşturucu bağımlılığı noktasında UYUMA projesi gibi alkol bağımlılığı noktasında da aplikasyonlar oluşturulmalı, alkol kullanımı noktasında mekanlar sıklıkla kontrol edilmeli ve alkol satıcı işyerlerine ruhsat verilmesi zorlaştırılmalıdır.” ifadelerini kullandı.

Yeşil Yıldız Derneği olarak alkolün bandrollü-bandrolsüz; faturalı-faturasız ayrımı yapmaksızın üretiminin yasaklanması taraftarı olduğumuzu ve alkol kullanan vatandaşlarımızın tedavi edilmeleri noktasında bir saha çalışmasının yapılmasının elzem olduğunu düşünüyoruz.” şeklinde konuştu. (İLKHA)