Allah’ın İzniyle Şefaat Var
İslâm’ın birçok temel konusu var. Bu konulardan birisi de hiç şüphesiz şefaat meselesidir. Şefaat, akâid konusuyla ilgilidir. Şefaat, Kur’ân- Kerim’de geçen bir kavramdır. Şefaat, inkâr edilemez bir hakikattir. Şefaat ile ilgili İslâm ümmeti içersinde görüş ayrılıkları, İslâm tarihinden günümüze kadar devam etmiş ve etmektedir. Bu görüş ayrılıkları, daha çok şefaatin nasıl, kimler tarafından gerçekleşeceği ve şefaati kimlerin hak ettiği ile ilgili olan bölümdür.
Şefaat Ama Nasıl?
Şefaat ile ilgi bir kısım şahsiyetler, şefaatin hak olduğunu, şefaatin var olduğunu Kur’ân-ı Kerim’de geçtiğini kabul etmekle beraber, şefaatin Allah’tan başka kimin yapacağı ile ilgili herhangi bir görüşün ve delilin olmadığını ile sürmektedirler. Haliyle sadece şefaatin varlığını kabul edip, yaptırımı ile ilgili herhangi bir görüşü benimsememektedirler.
Diğer bir kısım ise, bunun tam aksine şefaat yetkisini ola bildiğince genişleterek, şefaat yetkisini, şefaat hakları olmayan başka şahsiyetlerde yüklemektedirler. Yani tamamen ifrat ve tefrit var. Bu durumda ilmî bir tarama yaptığımızda, şefaat ile ilgili Ehl-i Sünnet’in görüşü en tutarlı ve vasat olduğu karşımıza çıkmaktadır. Her konuda olduğu gibi, şefaat konusunda da ölçülü ve dengeli olmak gerekiyor.
Ehl-i Sünnet’e Göre Şefaat
Ehl-i Sünnet’te göre, şefaatin kapsamı “Kur’ân ve Sahih Hadis”le net bir şekilde çizilmiştir. Ehl-i Sünnet âlimleri, Kur’ân ve Sünnet’ten yola çıkarak, bizzat Allah’ın, Peygamberlerin, Rasulullah (s.a.s.)’ın, meleklerin, şehidlerin, Kur’ân’ın vs. günahkâr Müslümanlara şefaat edeceği konusunda ittifak etmişlerdir. Hadis kaynaklarında, akaid kitaplarında, bu konu detaylı bir şekilde anlatılmaktadır.
Önemli bir konuya dikkat çekmekte fayda var. Ehl-i Sünnet ulemâsına göre, Kur’ân- Kerim’de olumsuz mânâsında kullanılan şefaat kavramının müşrikler için olan bir durum olduğu beyan edilmiştir. Yani put ve benzeri şeylerin herhangi bir şefaat yetkisi yoktur.
Kur’ân-ı Kerim’de Şefaat
“O gün, Rahman (olan Allah)'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimseden başkasının şefaati bir yarar sağlamaz.” (Taha, 20 /109)
“O, önlerindekini ve arkalarındakini bilir; onlar şefaat etmezler (kendisinden) hoşnud olunandan başka. Ve onlar, O'nun haşmetinden içleri titremekte olanlardır.” (Enbiya, 21/28)
Dergide Yazısı Olan Yazarlar
Doç. Dr. Muhammed Tarik, Mustafa Seyir, Ahmet Varol, İbrahim Dönertaş, Murat Said Özdemir, Seyfulislam Çapanoğlu, Prof. Dr. Yusuf Ziya Keskin, Abdullah Dai, Mehmet Fırat, Süleyman Gülek, Hüseyin Kerim Ece, Doç. Dr. Recep Ardoğan
Dergi Hakkında Detaylı Bilgi İçin: 0(216) 612 78 22 www.vuslatdergisi.com
Kaynak:HÜR24 Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.