Batman’da ‘Şehid Yasin Börü ve Arkadaşlarını Anma’ programına yoğun ilgi
HÜDA PAR Batman İl Gençlik Kolları Başkanlığı tarafından 6-8 Ekim 2014’te HDP/PKK mensupları tarafından hunharca katledilen Yasin Börü ve arkadaşlarının şehadet yıl dönümleri dolayısıyla anma programı düzenlendi.
İl Kültür Merkezi Konferans Salonunda yapılan programa; HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Serkan Ramanlı, İl Başkanı Davut Şahin, Batman Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Mehmet Sıddık Çiftçi, alimler, kanaat önderleri, STK temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Katılımın yoğun olduğu program Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Gençlik Kolları İl Başkanı Ahmet Cemil İptaş’ın açılış konuşmasının ardından HÜDA PAR Batman İl Başkanı Davut Şahin, programda bir selamlama konuşması yaptı.
İlahi ve şiirlerin seslendirildiği program, 6-8 Ekim mezalimini konu alan sinevizyon gösterimiyle devam etti.
Daha sonra kürsüye gelen HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Serkan Ramanlı, günün anlam ve önemine binaen bir konuşma gerçekleştirdi.
HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Serkan Ramanlı
“Davamız için bedeller ödedik, bugünde ödüyoruz, yarın da gerekirse yine ödeyeceğiz”
Mensubu oldukları davayla gurur, şeref duyduklarını belirten Ramanlı, “İzzeti davamızla bildik, davamızla tanıyoruz. Davamız için bedeller ödemek gerekti. Geçmişte ödedik, bugün de ödüyoruz ve gerekirse yarın da ödeyeceğiz. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Çünkü biz bir olan Allah’a inanıyoruz. Onun yeryüzünde adaleti tesis etmek üzere bizlere büyük bir yük yüklediğinin farkındayız.” dedi.
“Bugün Kürdistan’da 40 yıldır akan bir kan var”
Ramanlı sözlerine şöyle devam etti:
“Bugün Türkiye coğrafyasında ve özelde Kürdistan’da 40 yıldır akan bir kan var. Sistemin sebep olduğu, oluşmasına kaynaklık ettiği bir sorunumuz var. Ama bu sorunun daha da içinden çıkılmaz bir hal alması için uğraşan, yolunu şaşırmış ve insanların yolunu şaşırtmaya şartlanmış maalesef bir bela var. Biz bu belayla 20-30 yıldır muhatap oluyoruz. Bu bela ile mücadele etmek zorunda kalıyoruz.”
“O günleri unutmadık”
8 yıl önce İslam’ın sesini kısmak, Müslümanların örgütlü yapısını imha etmek için emperyalistlere hizmet edenlerin bir bahaneyle sokakları ateşe verdiklerini anımsatan Ramanlı, “Hepimiz o günleri unutmadık. O günlerin yasını tutmakla birlikte, o günlerden ders almamız gerektiğini biliyoruz. Sadece biz değil, bize o günleri yaşatanların da ders alması lazım, devlet idare ettiğini iddia edenlerin de bu bazı dersler alması lazım.” diye konuştu.
“Devlet nasıl yönetilmez, o gün bize gösterdiler”
“Ankara’dan, oturdukları koltuklardan bu ülkeyi idare ettiklerini zannedenlerin 6-8 Ekim’de kardeşlerimizi kurbanlık koçlar gibi sırtlanların önüne attıklarını unutmadık” diyen Ramanlı, “Devlet nasıl yönetilmez, o gün bize gösterdiler. Bize düşmanlık edenlerin, hayat hakkı tanımayanların, bizi yeryüzünden silip atabileceklerini zannedenlerin de alması gereken çok önemli dersler var. Bize düşmanlık edenler bilsinler ki, davamız kök saldı, köşe bucak yayıldı. Köylerde, kasabalarda, ilçelerde, illerde, büyükşehirlerde artık davamızın sesini yükseltecek nice kadınlar, erkekler var.” ifadelerini kullandı.
“Sırça köşklerden buraları yönetebileceğinizi düşünüyorsanız aldanıyorsunuz”
HÜDA PAR’ın bugün İslami düşüncenin, mücadelenin bir kalesi olduğuna işaret eden Ramanlı, şunları söyledi:
“HÜDA PAR’ın, o günlerde daha bir buçuk yıllıkken adeta imhası için uğraşanlar, eminim bugün gördükleri karşısında kahroluyorlardır. Devleti yönettiğini iddia edenlerin de şu dersi alması lazım. Oturduğunuz sırça köşklerden buraları yönetebileceğinizi düşünüyorsanız aldanıyorsunuz. Halkın arasına karışmadan, halkın sosyal dinamiklerinin farkına varmadan bu ülkeyi idare edemezsiniz ve zaman zaman edemiyorsunuz da.”
“Görüyorsunuz işte tökezliyorsunuz”
Konuşmasının devamında Ramanlı, “Siyasi kibriniz, aldığınız oylar, elde ettiğiniz makamlar size bir özgüven veriyor ama görüyorsunuz işte tökezliyorsunuz. Sadece üç örnek vereceğim. Birincisi Suriye meselesi başlamadan evvel bizler hükümeti uyardık. “Orada bir iç savaş çıkmasına müsaade etmeyin, emperyalistlerin oyununa gelmeyin” dedik; O zamanki devlet aklı kibrine yenildi ve bizi duymazdan geldi. Ne oldu? 10 yıl sonra milyonlarca muhacir, milyonlarca ölü ve harap olmuş şehirler…” şeklinde konuştu.
“Bizi dinlemediler ama dediğimize geldiler”
Konuşmasının sonunda Ramanlı, “FETÖ konusunda yıllarca hükümeti uyardık. Ne oldu? Çok geçmedi. 17-25 Aralık’ta bir teşebbüs oldu, 15 Temmuz’da daha büyük bir teşebbüs oldu. 250 insanımız katledildi, şehid oldu. O zaman da bizi dinlemediler. Ama dediğimize geldiler. Ve üçüncüsü… 6-8 Ekim katliamındaki süreci elbette masaya yatırmamız gerekiyor. Çözüm süreci başladığında ‘analar ağlamasın’ dediler, biz de “analar ağlamasın” dedik. ‘Kürd meselesi çözülecek’ dediler, biz size “duacı oluruz” dedik. Ama bir baktık ki, şerefli Kürd halkını bir cinayet şebekesine mahkum ettiler. Onları Kürd halkının temsilcisi olarak karşılarına oturttular. İtiraz ettik, yanlış yapıyorsunuz dedik ve ne oldu? 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra pek çok şehirde çukurlar kazmaya başladılar ve 7 binden fazla Kürd genci o çukurlara gömüldü. O sürece giden yol, 6-8 Ekim günlerinde de kendini gösteriyordu. Ama o zamanki devlet aklı, kibri yüzünden bizleri bu noktaya getirdi.” dedi.(İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.