Çatışmalarda zarar gören tarihi eserlerin açılışı yapıldı
Diyarbakır'ın Sur ilçesinde meydana gelen çatışmalarda zarar gören bazı tarihi eserlerin açılışı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy tarafından yapıldı.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, beraberindeki bir heyetle birlikte İstanbul'dan Diyarbakır'a geldi.
Cuma namazını merkez Sur ilçesindeki Şeyh Mutahhar Camii'nde eda eden Ersoy, daha sonra Şeyh Mutahhar Camii, Dört Ayaklı Minare, Parlı Safa Camii ve Muslihiddin-i Lari Medresesi'nin toplu açılış törenine katıldı.
Dört Ayaklı Minare'nin yanında gerçekleştirilen törende katılımcılara hitap eden Bakan Ersoy, Diyarbakır'da sıcak duygularla karşılandıklarını söyledi.
Ersoy, "Çok mübarek bir gün ve meydanda Anadolu'da tek olan özelliğiyle bir eserin, Dört Ayaklı Minare'nin yanında konuşma yapıyoruz. Dinimizin dört mezhebini de temsil ediyor. 2015 yılında burada terör olayları başladı ve Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi ile kendisini korumakla görevli bir polis memuru kardeşimiz hunhar saldırı sonucu burada şehit oldu. Bu vesileyle onları da anmak istiyorum ama sonrasında hem devletin hem Diyarbakır halkının üstün çabalarıyla terör burada son buldu. Bu, aslında sizlerin çabası. Devletin, sizler olmadan tek başına bir şey yapması mümkün değil. Sizleri de bu açıdan tebrik ediyorum. Bu olayların yatışmasıyla birlikte çatışma sırasında 19 tane ciddi zarar görmüş vakıf ve kültür malımızı restore etme kararı aldık. İşte, Şeyh Mutahhar Camii, Dört Ayaklı Minare ve Parlı Safa Camii'mizin açılışı da bugün bana nasip oldu. Bu vesileyle bugün burada olmaktan çok mutluyum." dedi.
"Yılsonuna kadar bütün emanet eserleri bitirmek istiyoruz"
Vakıf eserlerini yeniden ihya emek adına heyecan içerisinde olduklarını kaydeden Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Milletin emaneti ve eseri olan bütün bu yapıları yine millete kazandırmak, Diyarbakır gibi tarihin merkezine tanıklık eden çok önemli bir kentini hem insanımıza hem de dünyaya yeniden bu yanıyla tanıtmak amaçlı bir heyecanı paylaşıyoruz. Vakıflar Genel Müdürlüğümüz, emanet olarak bu eserleri geleceğe aktarmak adına büyük hamle içerisinde. Bu aziz ve kadim kentin büyük geçmişini bize taşıyan böylesi emanet eserleri hem yeniden ihya etmek hem de insanımızla buluşturmak çabası içerisindeyiz. Şeyh Mutahhar Camii'miz ve dünyada belki örneği bulunmayan Dört Ayaklı Minare'miz, birazdan açılışını yapacağımız Parlı Safa Camii'miz, Şeyh Muslihiddin-i Lari Medresemiz bugün bu bazda açacağımız eserlerimiz. Yılsonuna kadar Vakıflar Genel Müdürlüğünün bütün emanet eserlerini bitirerek Diyarbakır'a ve insanlığımıza kazandırmak istiyoruz."
"Burada her medeniyetten ve kültürden iz var"
Diyarbakır'ın küller altında bir mücevher olduğunu söyleyen AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Mehdi Eker de "Gerçekten yeryüzünde eşi ve benzeri bulunmayan bir şehir. Çünkü burası, 30'un üzerinde medeniyetin beşiği olmuş bir şehirdir. Burada her medeniyetten, kavimden, kültürden iz ve eser var. Peki, terör örgütü bu kutlu şehirden ne istedi? Neden Şeyh Mutahhar Camii'nin minaresini ayaklarından vurdu, Fatih Paşa Camii'nin minberini içinden yaktı? Çünkü insanlığın biriktirdiği medeniyeti ve bu kutlu şehrin sahip olduğu değerleri istemiyor. Tarihini yıkıp; tarihe, medeniyetimize, kutlu değerlerimize ait ne varsa bunları imha edip kendince bir şey başlatmak istemiş. PKK'nın bu şehre yaptığı budur. Ama bu şehir geçmişte kendisini yıkmaya, yakmaya kalkışanlara dersini verdiği ve onlara rağmen ayakta kaldığı gibi, Moğol istilalarına benzer tarihteki diğer gaddar ve zalim idarelere karşı nasıl ayakta durduysa bugün PKK ve onun türevlerinin yaptığı eylemlere karşı da dik durmayı bildi ve bugün dimdik ayakta." şeklinde konuştu.
Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem ise çatışmalarda zarar gören eserlere hemen müdahale etme imkânına kavuştuklarını, projelendirme ve restorasyon çalışmalarını yaptıklarını anlattı.
"5 binin üzerinde restorasyon gerçekleştirdik"
Bütün Türkiye genelinde tarihi eserlerin restorasyonuyla ilgilendiklerini sözlerine ekleyen Ertem, "Bugüne kadar 5 binin üzerinde restorasyon gerçekleştirdik. Şeyh Mutahhar Camii'nin bizim açımızdan önemi şu: Bir mülhak vakıf. Yani, şu anda evlatları tarafından yönetilen bir vakıf. Buna rağmen Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak, cami, vakıf ve tarihi eser olması hasebiyle restorasyonunu üstlendik. Allah'a şükür, bugün de açılışında beraberiz. Allah bundan sonra burada hayırlı ibadetler nasip etsin. Bir daha böyle günlerin yaşanmaması için Allah'tan yardım talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Törenin ardından Ersoy ve beraberindekiler, Parlı Safa Camii ve Muslihiddin-i Lari Medresesi'ni incelediler. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.