Coronavirus lisan-ı hal ile insanlığı tövbeye davet ediyor

Coronavirus lisan-ı hal ile insanlığı tövbeye davet ediyor
20 Mart 2020 tarihinde Kürtçe olarak yayınlanan ve kısa sürede binlerce kişiye ulaşan ses kaydında "Coronavirüs (Covid-19)" lisan-ı hal ile anlatıldı.

Irak'ta bir cami imamı tarafından kaydedildiği bilinen ses kaydında, Allah'a olan imanın yenilenmesi, günahlardan tövbe edilmesi, cami ve cemaatin kıymetinin bilinmesi ve bu zaman zarfında kusurlarımızın farkına vararak onları tamir etmek gerektiği gibi çok sayıda mesaj verildi.

Allah'a hamd ve Peygamber Efendimiz (Sallalahu Aleyhi Vesellem)'e selat-u selam ile başlayan mesajda "Ey dünyanın tamamında bulunan insanlar! Ben bütün minberlerde olan imamınız Coronavirus'üm. Beni iyi dinleyin ki, Allah'ın mesajını iyi anlayın. Ey insanlar! Ben Allah'ın gözle görülmeyecek kadar küçük bir askerim. Allah beni sizi uyandırmak için gönderdi. Evet, küçük olduğum için beni göremiyorsunuz. Allah beni insanların üzerine musallat etti. Görüyorsunuz ki, bütün büyük devletler benimle savaşmak için seferberlik ilan etmişler. O devletler ki, 'dünyanın düzeni bizim elimizdedir' diyen devletlerdi. Şimdi bakın nasıl da onların düzenini alt üst ettim. Bütün devlet reisleri karantinaya girdi. Tüm insanları sınırlarında hapse mahkûm ettim. Bütün dünya işleri durdu. Kalplerine korku doldu. Öyle ki, mescidler bile kapatıldı. Ne cuma ne cemaatiniz yok. İmamlar size hutbe okuyamıyorlar." ifadelerine yer verildi.

"Gerçek hastalık size ulaşan ve sizi geri bırakan gaflettir"

Coronavirus'ün lisan-ı hal ile insanlığı korkutmak ve gaflet uykusundan uyandırmak için Allah tarafından gönderildiğini hatırlatılan mesajda, "Kâfirler için zayıflıklarını göstermek, kuvvetin ancak Allah'a ait olduğunu göstermek adına gönderildim. Allah'tan başka galip gelen yoktur. Müminler için de bir nasihatim var. Onlara, 'Ben sizin bedeniniz için hastalık değilim. Belki gafil olan kalbinizin ilacıyım. Allah tarafından gönderildim. Hakikatte hastalık değil, belki de gafletinizin, Allah'tan uzaklaşmanızın ilacıyım. Gerçek hastalık size ulaşan ve sizi geri bırakan gaflettir. Bu hastalığınızı tedavi etmelisiniz." denildi.

"Tövbe kapısı kapanmadan tövbe edin"

Virüs öncesinde insanların dünyaya çokça daldığı belirtilen mesajda, Allah-u Teâlâ'nın rahmetine vurgu yapılarak şunlar kaydedildi:

"Ey müminler! Ayet ve ibretler Allah tarafından müminlerin imanını güçlendirir, Allah ile olan iletişimlerini güçlendirir. O yol ki, Allah'a ulaştıran ve yönünü Allah'a çevirendir. İnsanların dünyaya meyletmesi o kadar ileriye gitmişti ki, Allah ile olan bağlarını koparmıştı. Onları günahların içine kadar sürüklemişti. Ey insanlar! Bütün işleriniz durdu. Dünyanızın kıymeti kalmadı. Benden korkuyorsunuz. Sağlam kalelerde de olsanız, dağların tepesine de çıksanız illa ölüm sizi bulacak. Ey Müslümanlar! Daha vakit bitmeden size hatırlatacağım; bakın ve görün ki, bütün mescidlerin, okulların kapıları kapandı. Sadece tövbe kapısı açıktır. O da kapanmadan gaflet uykusundan uyanın, tövbe edin. Allah tövbeleri kabul eden ve Rahim olandır."

"Keşke virüsten kaçtığınız gibi günahlardan da öylece kaçsaydınız!"

Ses kaydında, "Ey insanlar! Siz Allah'ın kapısında zayıf ve muhtaçsınız. Allah ise size muhtaç değildir. Bana kulak verin. Daha fırsat varken ve geç olmadan benden ibret alın, nasihatlerimi dinleyin. Benden değil Allah'tan korkun. Ben size ne zarar ne de fayda veremem. Zarar ve fayda veren Allah'tır. Ey müminler! Çoğu zaman imamların hutbeyi birkaç dakika uzatmasından dolayı şikâyet ediyordunuz. İmam da sizin dinlememenizden şikâyetçiydi. Ancak saatlerce, günlerce zamanınızı gaflette harcıyordunuz. Ancak hiçbir zaman bundan şikâyetçi değildiniz. Ne hikmetse sizin faydanıza olan şeyler nefsinize zor, zararınıza olan şeyler ise size hoş geliyordu. Şimdi kimden şüphe ediyorsanız ondan kaçıyorsunuz. Belki onda virüs vardır diyorsunuz. Keşke günahlardan da öylece kaçsaydınız. Keşke o günahların size ne kadar zarar verdiğini bilseydiniz." ifadelerine yer verildi.

Allah-u Teâlâ'nın çoğu zaman insanlara hudutlarını bildirerek çiğnenmemesi gerektiğini hatırlattığını ancak insanların büyük bir kısmının bu emirleri dinlemedikleri ifade edilen mesajda, ortaya çıkan virüs ile birlikte kardeşlerin dahi birbirlerine yaklaşamadıkları belirtildi.

"Evde oturduğun zaman Allah'ı zikret, çünkü Allah'ı zikretmek ölü kalpleri diriltir"

Güzel olanın; insanın kendisini günahlardan uzak tutması olduğu ve bu sayede kötülüklerden beri kalmak olduğu vurgulanan mesajın devamında şu ifadelere yer verildi:

"Güzel olan; kendini günahlardan uzak tutmandı. Ta ki, günahların kötülüğü sana sirayet etmesin. Şimdi sana gerekli olan kendini günahlardan muhafaza ederek karantinaya almaktır. Ey namaz kılanlar! Bugün size cemaatle namazın, cuma namazının güzelliğinden bahsetmeyeceğim. Umuyorum ki, bunun kıymetini bilirsiniz. Ancak Allah'ın nimetlerinin değerini, mescidlerin, cemaatin kıymetini bilip bilmediğinizi merak ediyorum. Sizden bazılarınız mescitten erken çıkmak için imamın ikinci selamını vermesini beklemiyorlardı. Şimdi sana layık olan evinde oturup her şeyden mahrum olmaktır. Evet, cumadan mahrum kalmış olabiliriz ancak nefsinizi gönül cumanızdan mahrum kalmayın. Eğer bugün kalp uyanmazsa ne zaman uyanacak? Madem cumadan mahrum kaldın, Peygamberimize salavat getirmekten mahrum kalma. Çünkü onda büyük sevap vardı. Eğer Kur'an'ı okuduysan bilirsin ki, Allah; zikredenlerin olduğu topluluk iledir. Yanında Allah'ın gücü, kuvveti bulunan kişi neden korkar? Evde oturduğun zaman Allah'ı zikret. Çünkü Allah'ı zikretmek ölü kalpleri diriltir. Allah'ın zikriyle kalbin mutmain olur, korkun gider. Eğer böyle yapmazsan, virüsün gündemiyle meşgul olsan kalbini korku ve panik kaplar."

"Gaflet uykusundan uyanmanın, tövbe edip kendimi düzeltmenin zamanıdır"

Ses kaydının devamında, "Ey Müslümanlar! Ben virüsüm, edep kapısıyım. Allah benimle kullarını terbiye eder. Benimle meşgul olmayın, Allah'ın emirleriyle meşgul olun. Evet, ben bedenin hastalığı olabilirim ama aynı zamanda nefsin de ilacıyım. Onun ilacına muhtaçsınız ve ilacı almakta gecikmeyin. Ey Müslüman! Takvaya sarıl. O olmadan kurtulamazsın. Eğer beni dinlersen Allah'ın dergâhına koş. Ben senin gibi zayıf bir mahlûk olan virüsüm. Eğer Allah'tan korkarsan benden korkmazsın. Madem senin sahibin Allah'tır ki, Allah güçlüdür. O zaman neden korkuyorsun. Yoksa hakiki manada iman etmedin mi? Ey akıllı ama cahil, güçlü ama zayıf, zengin ama fakir! Allah'ın mesajlarını oku ve onu iyi tanı. Belki akıllanır, tefekkür edersin. Allah iyiliğini istiyor. Seni sohbetine davet ediyor, tövbeni duymak istiyor. Artık zamanı değil mi? Müminler için nazil olan Kur'an-ı Kerim'i okuyup kalplerinin yumuşama zamanı gelmedi mi? De ki, Ey Rabbim! Gaflet uykusundan uyanmanın, Allah'ın mesajını anlamanın, tövbe edip kendimi düzeltmenin zamanıdır. Rabbim! Senin Rabbim olduğunu ve benim de senin kulun olduğumu hatırlamanın zamanıdır." ifadeleri kullanıldı. (İLKHA)







HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.