Erkan Güral'dan Cumhurbaşkanı'na yeni fabrika sözü

15 Temmuz Şehitler Seramik Fabrikası’nın açılışını hafta sonu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştiren NG Kütahya Seramik, yeni bir fabrika için daha kolları sıvadı. Açılış töreninde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kütahyalılara hitaben yaptığı konuşmada “Kütahya’dan çıkıp dünyanın değişik ülkelerine, taa Çin’e kadar sizin eserlerinizin ulaşacak olması, ihraç ürünü olarak oralara kadar varacak olması ve Made in Turkey olarak gidecek olması, ‘Namın yürüsün Türkiye’ demektir” dediğini hatırlatan NG Kütahya Seramik Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Güral, yeni fabrika yatırımına bu sözlerden hareket ederek milli bir mesele olarak baktıklarını vurguladı..

“Büyük ve güçlü Türkiye davasının en büyük destekçisi olacağız”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan fabrika açılışında yaptığı konuşmada, 15 Temmuz Şehitler Seramik fabrikasını sadece bir yatırım değil bir eser olarak tanımlamış ve Güral ailesine, gösterdikleri vefa sebebiyle şahsı ve milleti adına teşekkür etmişti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kütahya, bölgesinin 2023 hedeflerini omuzlayan bölge olacaktır” sözünden hareketle, Kütahya’nın bu görevi en iyi şekilde yerine getirebilmesi için çalışmalarını hızlandıracaklarını kaydeden Erkan Güral, yeni fabrika yatırımının da bu hedefe hizmet edeceğine işaret etti.

Güral, “Açılışını yaptığımız fabrika ile şu anda 300 olan istihdam sayımızı nisan ayında devreye girecek yeni fırınlar ile 500’e çıkaracak ve toplam yatırım bedelini 250 milyon liraya ulaştırmış olacağız. Şimdi yeni fabrikamız için hareke geçiyoruz. Kütahya’nın alın terini Çin’e kadar ulaştıran ve ekonomik gücüyle Türkiye ekonomisine katma değer sağlayan bir şirket olarak, Cumhurbaşkanımıza verdiğimiz sözü hızlıca yerine getirebilmek için çalışmalarımıza başladık. Kendisine verdiğimiz sözün, büyük ve güçlü Türkiye davamıza yönelik atılan adımları hızlandıracağına inanıyoruz.”

“NG Kütahya Seramik, adını Kütahya’dan alıyor, ancak yarattığı değer tüm Türkiye’yi sarıyor ve ülke sınırlarını aşarak bugün dünyanın en saygın markaları arasında yer buluyor. Bu başarı yalnızca Nafi Güral ve Ailesi’nin değil, şirket çalışanlarımızla, iş ortaklarımızla, paydaşlarımızla hepimizin; kısacası, tüm Türkiye’nin…”