Erzurum’da hafızlık eğitimini tamamlayan 1001 hafız icazetini aldı
Erzurum Müftülüğü tarafından düzenlenen törende, hafızlık kurslarında eğitim gören 1001 öğrenci icazet almaya hak kazandı.
Merkez Yakutiye ilçesinde bulunan Erzurum Kapalı Spor Salonunda gerçekleştirilen program, Ataköy Ömer Durak Camii Baş İmam Hatibi Mustafa Kızılcaoğlu'nun Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi İmam Hatibi Bünyamin Topcuoğlu başta olmak üzere çok sayıda hafız ile icazete hak kazanan gençlerin Kur'an-ı Kerim okuduğu programda, Diyanet İşleri Başkanlığı Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Başkanı Hafız Osman Şahin, Erzurum İl Müftüsü Rüstem Can ve Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen selamlama konuşması yaptı.
Günün anlam ve önemine ilişkin konuşan Erzurum Valisi Okay Memiş'in ardından hitapta bulunan Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Yayınlar Genel Müdürü Doç. Dr. Fatih Kurt, hafızlığın önemine işaret eden bir konuşma gerçekleştirdi.
Kurt, "Biz; Kur'an'a sevdalı, Kur'an'a hizmetkar bir milletin evladıyız. Biz Kur'an-ı Kerim'in bulunduğu mekânda ayağını uzatmayan, uyumayan bir neslin torunlarıyız. Her daim Kur'an'la olan bağımız ve münasebetimiz hep canlı olmuş, zaman zaman bu canlılığı azaltma anları yaşanmıştır belki ama kısa sürmüş ve bu heyecan hep var olmuş, var olacaktır inşallah." dedi.
Erzurum'da çiftçilikle uğraşan hafız bir babanın evladı olduğunu anımsatan Kurt, aynı zamanda dedesinin de hafız olduğuna dikkat çekerek kentteki hafızlık kültürüne vurgu yaptı.
Cumhuriyet döneminde, İslam'a ve Kur'an'a yapılan düşmanlıklar neticesinde Müslümanların çektiği sıkıntılara dikkat çeken Kurt, "Bundan 25-30 yıl önce hafızlık bitti mi, bitiyor mu, bitecek mi korkusu yaşadık belki, ama ardından öyle günlere geldik ki 2022 yılı içerisinde Türkiye genelinde 12 bin 500 hafızımız hafızlık belgesi aldı ve cumhuriyet tarihinde en fazla hafızlık belgesini verdiğimiz yıl oldu." dedi.
Hiçbir şeyin, bu toplumun, hayat rehberi olan Kur'an'la bağını koparamayacağının altını çizen Kurt, "Bizler okuduğumuz, okuyarak evimizi, şehrimizi bereketlendirdiğimiz, ruhumuzu dinlendirdiğimiz Kur'an'ı aynı zamanda en iyi şekilde anlamaya çalışacağız. Anladığımız Kur'an-ı Kerim'in ahlakını ve ahkamını hayatımıza taşıyan insanlar olacağız. Hafızlarımız Kur'an ahlakıyla ahlaklanmış, örnek, parmakla gösterilen yiğitler olacaklar inşallah. Kızlarımız Hazreti Aişe'nin izini süren, ilmiyle, edebiyle, hayasıyla, ahlakıyla numune olacaklar inşallah. Kur'an'la olan münasebetimiz her daim devam edecek inşallah." dedi.
Kur'an-ı Kerim'in Allah-u Teala'nın gönderdiği bir hayat nizamı olduğunu hatırlatan Kurt, kişiyi en doğruya ve hakikate ulaştıracak yegâne vasıtanın Kur'an-ı Kerim olduğuna vurgu yaptı.
Kurt, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bir insana dünyada nasip olacak en büyük nimet hafız olmaktır. Cenab-ı Allah insanı farklı şeylerin muhafızı kılabilir, ama kelamının, hitabının muhafızı kılmak o insan için başlı başına bir şereftir."
Konuşmaların ardından hafızlara icazet belgeleri takdim edilerek çeşitli hediyeler verildi. Program yapılan dua ile sona erdi. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.