FETÖ'ye 6 adımda ulaşılacak
Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ)15 Temmuz’daki kanlı darbe girişimini araştırmak üzere TBMM’de kurulan komisyon, çalışmalarını 6 adımda yürütecek. Örgütün elebaşı Fetullah Gülen’in 12 Eylül 1980 askeri darbesinden kurtuluşuyla başlayacak olan araştırma süreci, 1999’da ABD’ye gidişi ve sonrasında hem işadamları, hem de siyasetçilerle diyaloğa geçişiyle detaylandırılacak. Hükümet ile ilk kırılmanın yaşandığı ‘eğitimde 4+4 uygulaması ve dershaneler krizi’ ve 17-25 Aralık sivil darbe girişiminin üzerinde ayrıca durulacak. 15 Temmuz’daki kanlı darbe girişimi ise son başlık olarak örgütün amacını ortaya koyması bakımından detaylı şekilde incelenecek.
1980 ASKERİ DARBESİ
Komisyonda, FETÖ’nün doğuşunun önemli noktalarından birini oluşturan 12 Eylül 1980 askeri darbesine mercek tutulacak. Gülen’in destek verdiği askeri darbeden hakkında yakalama kararı bulunmasına rağmen nasıl kurtulduğu araştırılacak. Dönemin Başbakanı Turgut Özal ve ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler’in girişimiyle İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne ifadeye çağrılıp bırakılmasının detayları araştırılacak.
ABD’YE GİDİŞ
FETÖ’nün yapılanmasında konsept değişikliğini oluşturan ABD günleri de komisyon tarafından masaya yatırılacak. Daha önce eğitim olayına ağırlık veren Gülen’in 99’da ABD’ye gidişiyle başlayan konsept değiştirdiğine dikkat çekilecek. Evde TV’ye karşı olan bir cemaat mensubuyken, kendi TV kanalını, gazetesini kuracak bir yapıya dönüşmeye başladığına işaret edilecek.
DİYALOG SÜRECİ
Fetullah Gülen’in ABD günleriyle başlayan konsept değişikliği çerçevesinde siyasiler ve işadamlarıyla diyalog sürecinin de oluşmasına vurgu yapılarak, bu bölüm detaylı olarak incelenecek. İşadamları ile diyalog nasıl sağlandı, siyasilerle mesaisi, özellikle büyükşehirlerin belediye başkanları ile parti ayrımı yapmadan temas kurması irdelenecek. Turgut Özal, Tansu Çiller, Bülent Ecevit, Deniz Baykal, Erdal İnönü gibi 90’lı yılların parti başkanları ve hükümetleriyle temaslarına da bakılacak. ABD’de Gülen’le görüşen siyasetçiler üzerinde durulacak. Sermaye çevreleriyle diyaloğun geliştirilmesinin yanı sıra devlet içindeki yapılanmasının emniyet, askeriye ve yargıda yoğunluk kazandığı yıllar incelenecek. Medya ayağında yaşadığı büyüme sorgulanacak.
4+4 DERSHANELER KRİZİ
Başlangıçta iyi ve ahlaklı insan yetiştirme düsturu ile hareket eden bir cemaat görüntüsündeyken, sonradan devleti ele geçirmeye dönük bir örgüte dönüşen FETÖ’nün, hükümetle ilk kavgasını oluşturan 4+4 eğitim sistemi ve dershaneler krizi, kırılma noktalarından biri olarak komisyonun incelemesinde yer bulacak.
DARBE GİRİŞİMLERİ
Komisyon, FETÖ’nün devleti ele geçirme yönündeki ilk ciddi denemesi olan 17-25 Aralık sivil darbe girişimini detaylı şekilde mercek altına alacak. Silahlı terör örgütü olarak devlet yönetimini darbeyle ele geçirmeye çalıştığı 15 Temmuz ise özel bir başlık altında incelenecek.
Taşla abdest kaşla namaz
Konya’da yürütülen FETÖ/PDY soruşturmasında, bir dönem sözde ‘bölge imamı’ olan F.G., örgütün gizliliği ön planda tutan tedbirlerini anlattı. Şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan F.G., ‘cemaat’ içerisinde gizliliğe çok önem verildiğini ve bu yönde ‘tedbir’ adı altında çok sayıda uygulamanın olduğunu belirterek, bunların en başında ‘kod isim’ uygulamasının geldiğini, bu sebeple kimsenin gerçek isimlerinin bilinmediğini söyledi.
F.G., büyük ve önemli mütevelli toplantılarında telefonların toplanması, kapatılması veya oda dışında bırakılması gibi tedbirlerin de uygulandığını belirterek, “Genelde önemli devlet memurluğu görevinde bulunan asker, polis, savcı gibi meslek gruplarında göz imasıyla namaz kılmasının istendiğini biliyorum. Bu kişilerin öğle ve ikindi namazlarını birlikte kılması istenirdi. Bir toplantıda, anahtarlıklarımızın baş kısmı olan metal ve plastiğin yerine kullanacağımız taşa elimizi vurmak suretiyle teyemmüm abdesti alınabileceği yönünde bir tedbirin uygulanacağını duymuştum”diye konuştu.
PKK ve FETÖ’den sosyal medya tuzağı
Edebiyat, kültür, sanat, spor ve müzikle ilgili isimler adı altında paylaşım yapan bazı sosyal medya hesaplarının takipçilerini artırdıktan sonra FETÖ, PKK ve diğer terör örgütleri lehine yasa dışı propaganda aracına dönüştükleri belirlendi. Yapılan tespitlere göre, kullanıcıların beğeni veya hobilerinden yararlanan, yüz binlerce kişiye ulaşabilen ‘kripto sayfalar’, bir süre sonra adı ve içeriğinde fark ettirmeden değişiklikler yapıyor. Bu sayfalardan geçmişte ileti paylaşanlar da terör örgütlerin propagandasının daha geniş kitlelere yayılmasına bilmeden katkıda bulunuyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.