HÜDA PAR’dan Sur'a ziyaret
Yapılan incelemelerin ardından Ulu Camii'nde namaz kılan HÜDA PAR heyeti daha sonra çatışmada ev ve işyerleri hasar gören sur halkını ziyaret ederek, sorunlarını dinledi.
“Sur tamamen yaşanmayacak halde gelmiş”
Sur'da yaşanan çatışmalardan dolayı ilçenin yaşanmayacak hale geldiğini belirten Elibüyük, “Sur’da yakinen çatışmaların izlerini ve mağduriyetleri gördük. Bizim buradaki izlenimlerimiz hakikatten mağduriyetlerin çok daha fazla olduğunu, bir an önce buradaki insanların evlerini taşınmaları için gerekli çalışmaların yapılması lazım. Sur tamamen yaşanmayacak halde gelmiş. Özellikle Kürtlerin haklarını elde etmek için mücadele verdiğini iddia edenler gerek bu elinde silah olanları gerekse siyasete mücadele ettiğini iddia edenlerin iddiasını şu anda sahada ne kadar boş ne kadar anlamsız olduğu gördük.”dedi
Çatışmaların bölgeye hiçbir faydasının olmadığını aksine insanları ciddi anlamda mağdur edildiğini söyleyen Elibüyük, "Hükümete çağrımız şudur: Sayın Başbakan’ da pazar günü Diyarbakır'a gelecek. Bir an önce Sur’un yaşanabilir hale getirilmesi lazım. Bu insanların evleri bir an önce yapılıp teslim edilmesi gerekir. Evleri teslim edilirken, bu insanları büyük bir yükün altına kesinlikle koymaması lazım. Zaten Oradaki insanlara ticari alanda, ıslahat anlamında ciddi mağduriyetleri yaşamış. Esnafı ziyaret ettik, şu an Kurban Bayramı yaklaştığı için biraz hareketlilik var." ifadelerini kullandı.
"Mağduriyetlerin giderilmesi için daha gerçekçi adımlar atılması lazım"
Sur ilçesinde ev, işyerleri hasar gören ilçe sakinlerine ‘Hasar Tespit Komisyon’un tarafından verilen paranın az olmasını da değerlendiren Elibüyük sözlerine söyle devam etti:
“İnsanlar kira yardımının üçte birini alıyor. Diğer taraftan evlerinde eşyaları zarar görmüş insanlara verdikleri o ücret evindeki belki bir klimanın, bir parça eşyanın ancak karşılığı olabilecek şekilde. Buradaki mağduriyetlerin giderilmesi için daha gerçekçi adımlar atılması lazım. Vatandaşa 2 bin TL para vererek ‘alın sizin evinizin içindeki eşyaların değeri bu kadar’ demek belki o parayı hiç vermemek kadar eş değerdir. İnsanlar bize ‘ bu parayı mecburiyetten alıyoruz başka bir çıkar yolumuz olsa bunu almayız’ bu şekilde bize şikâyetlerde bulunuyorlar. Bu mağduriyetlerin giderilmesi için aslında bu komisyonlara büyük bir sorumluluk düşüyor. Vatandaştan bize gelen bazı şikâyetler vardı gerek valilik boyutuyla gerek diğer boyutlarıyla gittikleri yerde dertlerini dillendirdikleri yerlerde çözüme yönelik bir adım atılmadığını, atılan adımların da çok yetersiz kaldığı şeklinde şikâyetleri geliyor. Bunların bir an önce görülüp bu mağduriyetlerin giderilmesi gerekiyor.”
"'Çözüm Süreci'nin bedelini bölge halkı ödüyor”
Çözüm Süreci'nin bedelini halkın ödediğine dikkat çeken Elibüyük, “Çözüm Süreci'nin bedelini bir bütün olarak bölge halkı ödüyor. Çözüm Süreci'nde şehirlerin kenar semtlerin silahlandırılması, adeta bir silah deposu haline dönüştürülmesi sonucu 2015 seçimlerden hemen sonra bölgede çukur siyasetinin insanları ne kadar mağdur ettiklerini gördük.” dedi
"Bunlar seçimleri kazandıkları ve güçlü oldukları yerde yıkımın, çatışmanın daha fazla devam edeceğini gördük" diyen Elibüyük, son olarak şunları söyledi:
"Bugün Sur'da ne kadar bir farkla kazandıklarını hepimizin malumudur. Cizre ve Şırnak’ta birçok yerde en fazla güçlü olduğu yerlerden yani örgüte bakan boyutuyla şehri adeta bir savaş alanına çevirdiler. Hükümet bu süreçte bunların silahlanmalarına göz yumarak adeta buna yol açmıştır. Sorumluluk açısından gerek hükümet gerekse buradaki diğer örgüt büyük sorumluluk altındadır. Bu mağduriyetlerin daha fazla büyük mağduriyetlere yol açılmaması için bir an önce bu çatışmayı bitirilip artık bölgeye huzur gelmesi için bir adım atılması gerekiyor. İnşallah bunun kısa sürede gerçekleşmesi için temennide bulunuyorum." (Emrah Deniz, Mehmet Bozdaş-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.