Hukukçular: "israil’i durduracak uluslararası bir mekanizma yok"

Hukukçular: "israil’i durduracak uluslararası bir mekanizma yok"
Gazze’de iki yıldır süren soykırıma dikkat çeken hukukçular, uluslararası toplumun sessizliği nedeniyle işgal rejiminin küstahlığa devam ettiğini vurguladı.

Gazze’de yaklaşık iki yıldır devam eden soykırıma dikkat çekmek için hukukçular bir araya gelerek basın açıklaması gerçekleştirdiler.

Basın açıklaması sonrası İLKHA mikrofonuna değerlendirmelerde bulunan avukatlar, Gazze'de yaşanan soykırımın sona erdirilmesi gerektiğini ifade ettiler.

Avukat Mehmet Emin Çınar, Gazze’deki ablukayı kırmak için yola çıkan SUMUD filosuna yönelik olası tehlikelere değindi.

İşgalci israil’in geçmişte insani yardım gemilerine düzenlediği saldırıları hatırlatan Çınar, benzer bir durumun tekrar yaşanabileceğini söyledi.

Türkiye’den beklentilerini dile getiren Çınar, vatandaşların güvenliği için devletin gerekli tedbirleri alması gerektiğini ifade etti.

Hukukçular, sürecin takipçisi olacaklarını ve Gazze meselesini gündemde tutmaya devam edeceklerini belirtti.

Avukat Üzeyir Dönmez, Gazze’de yaşananları uluslararası bir suç olarak nitelendirdi ve hukukun korunması çağrısı yaptı.

Sessiz kalındıkça soykırımın büyüdüğünü vurgulayan Dönmez, dünya devletlerini sorumluluk almaya davet etti.

Avukat Furkan Enes Demir ise SUMUD filosunun sadece yardım değil, insanlığın onurunu da savunmak için yola çıktığını ifade etti.

Avukat Mehmet Emin Çınar: israil, uluslararası kuvvet olmadığı için küstahlığa soyunacaktır

Gazze’de yaklaşık 2 yıldır devam eden soykırıma dikkat çeken Avukat Mehmet Emin Çınar, "Yaklaşık 2 yıldır Gazze'de devam eden bir soykırım var. Bu soykırıma karşı herkesin elinden gelen gayreti göstermesi gerektiği kanaatindeyiz." dedi.

Hukukçular olarak basın açıklaması yapma gereği hissettiklerini belirten Çınar, "Bizler hukukçular olarak bu konu hakkında basın açıklaması yapma gereği hissettik. İki gün önce Tunus'tan gemiler hareketlendi. Gazzedeki ablukayı kırmak için Akdeniz açıklarından yola çıktılar." ifadelerini kullandı.

israil’in geçmiş saldırılarını hatırlatarak olası tehlikelere dikkat çeken Çınar, "Fakat terör rejimi İsrail daha önce Medleen, Hanzala ve küresel vicdan gemisine düzenlemiş olduğu saldırıları bugün SUMUD filosuna karşıda uygulayabilir. Kendisini Bu anlamda durdurabilecek herhangi uluslararası kuvvet mekanizması olmadığı için bu küstahlığa soyunacaktır." ifadelerine yer verdi.

"Türkiye Mavi Marmara'daki gibi can kaybının olmasını engellemeli"

Türkiye Cumhuriyeti’nden beklentilerini paylaşan Çınar, "Bizim Türkiye Cumhuriyeti devletinden beklentimiz o gemilerde vatandaşlarımız var ve vatandaşlarımıza yönelik olası bir engellemeyi ve Mavi Marmara'daki gibi can kaybının olmasını engellemesi gerekiyor. Neticede orada bizim vatandaşlarımız da var." dedi.

Gazzedeki ablukayı kırma amaçlı filonun önemine değinen Çınar, "Gazzedeki ablukayı delmeye yönelik de küresel SUMUD filosunun kolektif bir şekilde gemileri oraya göndermesi açıkça ablukaya karşı girişilen bir gemi filosu harekâtı olacaktır." ifadelerini kullandı.

"Bu meseleyi gündemde tutmaya gayret göstereceğiz"

Son olarak Çınar, hukukçuların süreci takip edeceğini belirterek, "Dolayısıyla Biz de oradaki kardeşlerimizin talepleri doğrultusunda onların denizde yol aldıkları gibi bizler de karada yol alıp onlara sesi olmaya devam edeceğiz. Hukukçular olarak bu sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz. En azından kendi elimizden geldiği kadar mütemadiyen bu meseleyi gündemde tutmaya gayret göstereceğiz." dedi.

Avukat Üzeyir Dönmez: Uluslararası hukukun korunması gerekiyor

Avukat Üzeyir Dönmez, hukukçular olarak uluslar arası hukukun uygulanması gerektiğini belirterek, "bizler hukukçular olarak vurguladığımız noktamız uluslararası hukukun uygulanması ve korunmasıdır." diye konuştu.

Dönmez, Gazze’de yaşanan soykırımı uluslararası bir suç olarak nitelendirdi:

"Soykırım Uluslararası bir suçtur. Her millete ve ülkede bu bir suç olarak tanımlanmıştır. Uluslararası insan hakları bildirgesinde yer alan insan haklarının korunmasına ve insan onuruna yakışan bir şekilde davranılması gerektiğini bizler her daim savunuyoruz. Bu nedenle Gazze'de yaşanan soykırımda bebeklerin çocukların annelerin çok zor durumda yaşamaları ve onların öldürülmelerini bizler şiddetle kılıyoruz." dedi.

"Küresel SUMUD filosuna yapılacak herhangi bir girişimin engellenmesini talep ediyoruz"

Dünya toplumuna çağrıda bulunan Dönmez, "Bu noktada dünya toplumunda Uluslararası hukuk düzeyinde Bu meselenin çözülmesini talep ediyoruz. Bizler küresel SUMUD filosuna yapılacak herhangi bir girişimin engellenmesini talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Hukukçuların taleplerini açıklayan Dönmez, "Hukukçular olarak Gazze'de yaşanan dramın bir an önce sonlandırılmasını ve toplumsal düzenin yeniden sağlanmasını tüm meslektaşlarımızdan duyarlı olmaları ile talep ediyoruz. Adaletten temennimiz herkese eşit hukukun uygulanması." dedi.

"Soykırım suçu, insanlar sessiz kaldıkça daha da artarak devam etmekte"

Sessiz kalmanın sonuçlarına dikkat çeken Dönmez, "Karşımızda var olan soykırım suçu, insanlar sessiz kaldıkça daha da artarak devam etmekte. Bu bir çifte standart olabilir mi emin değilim ama eğer Gazze'ye daha fazla sessiz kalınırsa artık Gazze diye bir yerin olmayacağı su götürmez bir gerçekliktir." ifadelerini kullandı.

Son olarak, devletlerin ve toplumların sorumluluğunu hatırlatan Dönmez, "Bu nedenle tüm ülkelerin ve toplumların Gazze konusunda duyarlılık sağlamasını Malezya ve İtalya'nın almış olduğu önlemleri kendilerinin de uygulamasını talep ediyoruz. Bizim taleplerimiz sözlü olabilecek bir noktada. Bu konuda sorumluluk alabilecek devlet yetkilileri siyasiler sürece dahil olmalılar. Hukukun tam manada uygulanmasını talep ediyoruz." dedi.

Avukat Furkan Enes Demir: SUMUD filosunun misyonu önemli

Avukat Furkan Enes Demir, Gazze’deki insanlık krizine dikkat çekti: "Gazze'de 2 yıldır insanlık krizi yaşanıyor. Gerek insan onuru gerekse hukuk ayaklar altına serilmiş durumda. Gazze halkı insan onurunu iki yıldır ayakta tutmaya çalışıyor. Gazze şeridinde işgalci İsrail tarafından bir abluka söz konusu. Bu abluka 2 yıldır kırılamadı."

"Sivil toplumun üzerine düşen şey devletleri ayağa kaldırmaktır"

Uluslararası toplum ve devletlerin tutumunu eleştiren Demir, "Her ne kadar uluslararası toplum, sivil toplum ayakta olsa da maalesef devletler herhangi bir şekilde adım atmadığından dolayı fiili bir karşılık bulamadı bütün bu çabalar. Sivil toplumun üzerine düşen şey devletleri ayağa kaldırmaktır. Devletler ayağa kalkmadığı sürece kınamalar karşılık bulamayacaktır." dedi.

"Bugün SUMUD filosu görevi üstlendi"

SUMUD filosunun önemini vurgulayan Demir, "Bugün SUMUD filosu görevi üstlendi. Irk, dil, din fark etmeden tüm toplum bir yerde toplanarak Gazze'ye doğru yola çıktı." ifadelerini kullandı.

Filonun vizyonunu açıklayan Demir, "Burada SUMUD filosunun yüklendiği vizyon sadece yardım götürmek değil insanlığın onurunu ayakta tutmak adına bu girişimde bulunmuştur. İnşaAllah bu karşılık bulacaktır." dedi.

Son olarak sessizliğin kabul anlamına geldiğini belirten Demir, "Suskun kalmak kabul etmektir. Suçu üstlenmektir. Karşılık bulunmayan trajeda'ya karşı bir ayaklanmadır. Umarız başarılı olacaktır. SUMUD filosunun Uluslararası hukukun yapamadığı şeyi yapacağı kanaatindeyiz." ifadelerini kullandı.

Hukukçular: "israil’i durduracak uluslararası bir mekanizma yok"

Hukukçular: "israil’i durduracak uluslararası bir mekanizma yok"

Kaynak:İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.