İtikaf nedir, nasıl yapılır?

İtikaf nedir, nasıl yapılır?
İTTİHADUL ULEMA Fetva Kurulu itikafın önemine ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada "İtikaf nedir, nasıl yapılır, evde itikafa girilir mi?" sorularına cevap verildi.

İtikâf, sözlükte, hapis olmak, yerinde kalmak, bir şey üzerinde devam etmek, ısrar etmek gibi manalara gelir. Şer'i örfte ise Allah'ın rızasını kazanmak düşüncesiyle belli şartlar ve adap çerçevesinde mescitte kalmaya denir.

Evde itikafa girilir mi?

İtikâfı erkekler mescitte yerine getirirler. İçinde cemaatle namaz kılınan camilerde daha iyidir. Evlerde itikâfa girilmez.

İtikaf nasıl yapılır?

İtikâf, kitap, sünnet ve icma ile sabit olup nafile bir ibadettir. Ramazanın son on gününde ise müekked sünnettir. Sadece nezredilmek suretiyle vacip olur. İtikâf senenin her ayında olabilir. İtikâfta oruç şart değildir. Ancak oruçlu olmak itikâfın adabından olup sünnettir. Hanefîlere göre vacip olan itikâf için oruç şarttır ve beş vakit namazın kılındığı yerlerde olmalıdır. Şafiilere göre bütün mescitlerde itikâfa girmek caiz kabul edilmiştir. İtikâfa giren kişi mescitte kalır, namaz, tilavet, zikir ve tefekkür gibi ibadetin çeşitleriyle meşgul olur. Dünyevî meşguliyetleri terk eder. Kadına yaklaşmak tamamen yasaktır. Kadınlar da tesettüre ciddi bir şekilde riayet etmeleri halinde mescitlerde itikâfa girebilirler ancak bu Şafiilere göre mekruhtur.

İtikafa nasıl niyet edilir?

Allah rızası için şu mescitte şu kadar müddet itikâf yapmaya niyet ettim demekle ve kalbinden geçirmekle bunu nefsine vacip kılar. Bu niyetle mescide giren kimse abdest almak, gusletmek, abdest bozmak gibi zaruret olmadıkça mescitten ayrılmaz. Aksi takdirde itikâfı bozulur, yeniden itikâfa girmesi gerekir.

İtikafın fazileti

Hazreti Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem vefat edinceye kadar Ramazanın son on gününde itikâfa girer ve derdi ki 'Kadir gecesini Ramazan'ın son on gününde arayın.' Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemden sonra, zevceleri de itikâfa girdiler." (Buhârî, Müslim, Muvatta, Ebu Dâvud, Tirmizî, Nesâî, İbnu Mâce)

Bir başka rivayette şöyle denir: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem her Ramazanda itikâfa girerdi. Akşam namazını kılar kılmaz itikâf mahalline gelirdi. Râvi der ki: Bir gün Hazreti Aişe de itikâf için izin istedi. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem izin verdi. Mescidin içinde itikâf için bir çadır kuruldu. Bunu Hafsa validemiz (radıyallahu anhâ) işitti, onun için de bir çadır kuruldu. Arkadan Zeyneb (radıyallahu anhâ) validemiz için de bir çadır kuruldu. Sabah Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem hücresinden çıktığında dört çadır kurulduğunu görünce "Bunlar da ne?" diye sordu. Durum haber verilince "Onları bu işe sevk eden Allah'ın rızasını kazandıracak bir amel düşüncesi mi? Derhal kaldırın, gözüm görmesin!" diye emretti. Çadırlar kaldırıldı. O Ramazan Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem de itikâfı terk etti. Şevvâl'in son onunda itikâfa girdi."

Bir diğer rivayette şöyle denir: "Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem çadırların kaldırılmasını emretti. Derhal yıkıldılar. O yıl Ramazanda itikâfa girmedi, Şevvâl ayının ilk onunda girdi." (Kütüb-i Sitte)

"İmam Şafii bu hadise dayanarak içinde cemaatle namaz kılınan camide itikâfın kadınlar için mekruh olduğunu mutlak bir surette ifade etmiştir. Zira kadın burada çok kişi tarafından görülmeye hedef olur. İbn Abdilberr demiş ki "Şayet ibn-u Uyeyne'nin 'Onlar itikâf için Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemden izin istediler' ziyadesi olmasaydı İmam Şafii kadının, içinde cemaatle namaz kılınan camide itikâfa girmesinin caiz olmadığına kesin hükmederdi." Hanefiler kadının itikâfının sahih olabilmesi için evinin mescidinde olmasını şart koşmuşlar. Ancak onlara ait bir rivayette kocasıyla beraber olduğunda camide itikâfa girebilir hükmü vardır. Ahmed bin Hanbel de aynı şeyi söylemiştir." (Feth-ül Bari)

İmam Şafii rahimehullah şöyle demiştir: "Ramazanın son on gününde itikâfa girmekle Resulullah sallallahu aleyhi ve seleme uymak isteyen kimsenin yirmi birinci gecede güneş batmadan camiye girmesi ve -ister ay tam (30 gün) olsun veya (29 gün olup bir gün) eksik olsun fark etmez- bayram gecesinde güneş battıktan sonra çıkması gerekir. Ta ki o on günden bir şeyi kaçırmasın. En iyisi ve faziletlisi ise bayram gecesinde de camide kalmasıdır. Ta ki oradan bayram namazı için musallaya (bayram namazının kılınacağı yere) çıksın. (Nidau-r Reyyan)"

Kaynak:İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.