İTTİHAD'UL ULEMA üyesi: "Aşure günü, Hüseyni bir hayat yaşamanın başlangıcı olmalı"

İTTİHAD'UL ULEMA üyesi: "Aşure günü, Hüseyni bir hayat yaşamanın başlangıcı olmalı"
​Muharrem ayının önemine ilişkin açıklamalarda bulunan İTTİHAD'UL ULEMA üyesi Molla Ekrem Derdiyok, Ümmetin kurtuluş yolunun "Hüseyni bir hayat" yaşamaktan geçtiğini kaydetti.

Alimler ve Medreseler Birliği (İTTİHAD'UL ULEMA) üyesi Molla Ekrem Derdiyok, Hicri Takvime göre Muharrem ayının, yılın ilk ayı olduğunu hatırlatırken Muharrem ayının haram aylardan birisi olduğunu ve İslamiyet'ten önce de haram aylara hürmet edildiğinin altını çizdi.

Muharrem ayında hem sevindirici hem üzücü vakıaların yaşandığını, İslam tarihinde çeşitli önemli hadiselerin aşure gününde cereyan ettiğini söyleyen Derdiyok, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Hazreti Adem'in (Aleyhi Selam) tövbesi bugünde kabul olmuştur. Hazreti İbrahim'in (Aleyhi Selam) oğlu Hazreti İsmail (Aleyhi Selam) o günde dünyaya geldi. Hazreti Nuh'un (Aleyhi Selam) gemisi, tufandan kurtularak aşure gününde Cudi Dağı'na demir atmıştır. Büyük Peygamberlerden olan Hazreti Musa (Aleyhi Selam) ve İsrailoğulları Firavun'un zulmünden aşure gününde kurtuldular. Hazreti Yunus Peygamber de bu ay içerisinde balığın karnından kıyıya çıkmıştır. Hazreti İsa (Aleyhi Selam) o günde semaya kaldırıldı. Hazreti Yakub'un (Aleyhi Selam) kapanan gözleri o gün açıldı. Hastalıklarla mücadele eden Hazreti Eyyüp (Aleyhi Selam) yine o aşure günü şifa buldu."

"Muharrem ayında nasıl ki sevindirici hadiseler yaşanmışsa, üzücü olaylar da yaşanmıştır. Tıpkı Hazreti Hüseyin'in Kerbela'da şehit edilmesi gibi. Yezidin bu zülmü ümmetin ciğerini parçalamıştır." diyen Derdiyok, "Hazreti Hüseyin, Muharrem Ayı'nda zalime dur deme izzetini bizlere gösterdi. Böylelikle beden, can ve dünyasını düşünmeden ortaya koydu. Heyhat minezzille, yani 'Zillet Bizden Uzaktır' kaidesi de bizlere buradan mirastır. Zilleti değil izzeti bu ayda seçti. İzzeti tercih ederken de yine bu ayda Rabbine kavuştu." şeklinde konuştu.

Aşure günü orucu

Muharrem ayının dokuzuncu ve onuncu ya da onuncu veya on birinci günlerinde oruç tutmanın sebebini de bildiren Derdiyok, "Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) Medine'ye hicret ettiğinde Yahudilerin aşure gününde oruçlu olduğunu görüyor ve sebebini soruyor. Yahudilerin, aşure gününde Hz. Musa'nın Firavun'un zulmünden kurtulmasını kutladıklarını belirtmesi üzerine Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) 'Biz Musa'ya sizden daha yakınız' buyurduğu ve iki gün boyunca orucu tavsiye ettiği bilinmektedir. Bu günlerde oruç tutmak sünnettir." ifadelerini kullandı. (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.