Kılınç: “İsra ve Miraç büyük ve eşsiz mucizedir”
Mardinliler, Miraç Kandilini camilerde, derneklerde ve evlerde namaz ve dua ile ihya etti. Programlarda yapılan konuşmalarda, İsra ve Miracın büyük ve eşsiz bir mucize olduğuna dikkat çekildi.
Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed’in (SAV) Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya yürüdüğü ve buradan göğe yükseldiği gece olan Miraç Kandili, Mardin’de de ihya edildi.
Mardin merkez ve ilçelerindeki camilerin yanı sıra vakıf, dernek ve evlerde de çeşitli programlar yapıldı. Yatsı namazının ardından Kur’an tilaveti ile başlayan programlarda; Kürtçe Mevlidi Şerif okundu, Türkçe ve Arapça ilahiler seslendirildi, salâvatlar getirildi.
Geceyi camilerde ihya eden vatandaşlar, bu gece ve buna benzer gecelerin Müslümanlar için bir fırsat olduğunu ifade ettiler:
“Bu tür geceler biz Müslümanlar için fırsattır. Gaflete kapılıp, bu tür gecelerin ehemmiyetini unutmayalım. Peygamberimize hediye edilen namaz ibadetini iyi anlamalı ve bizler de sıkıntılı anlarımızda namaz ile Allah’a (cc) yaklaşmalıyız.”
Dernekte “Miraç Kandili Özel” programı düzenlendi
Mustazaflar Cemiyeti Kızıltepe Şubesi’ndeki “Miraç Kandili Özel” programı yatsı namazının ardından Şube Başkanı İbrahim Bahadur’un Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı, ilahi ve ezgilerle devam etti. Programda Molla Mahmut Kılınç günün anlam ve önemine binaen bir konuşma yaptı.
“İsra ve Miraç mucizesi insanlık tarihinin anlamlı olaylardan birisidir”
Kılınç, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (sav) hayatında yer alan İsra ve Miraç mucizesinin büyük bir olay ve eşsiz bir mucize olduğunu söyledi. Kılınç, “Çünkü miraç mucizesi zamanın seyrini değiştiren, İslam tarihinin sayfalarında derin ve kıymetli izler bırakan insanlık tarihinin büyük ve anlamlı olaylarından biridir. Miraç, Allah’ın (cc) sonsuz ve muhteşem kudret ve saltanatının Resulüne ve Resulü vasıtasıyla İslam ümmetine bahşettiği küçücük bir damlasıdır.” dedi.
“Bu basit bir olay değildir”
Miracın; Mekke, Kudüs ve Sidretül Münteha arasında gerçekleşen basit bir olay olmadığını dile getiren Kılınç, İslam ümmeti, Miracı risalet tarihinin önemsiz bir meselesiymiş gibi düşünüp değerlendirmemesi gerekir. Çünkü Miraç başlı başına bir mesajdır. Onda birçok haberler, hikmetler, dersler ve paha biçilmez talimatlar vardır. Miracın asıl önemi, keyfiyetinden ve mahiyetinden değil; güttüğü amaç, hedef ve doğurduğu sonuçlardadır. Miraç mucizesi fikri ve akli idrak ölçüsünden çok yüksektedir.” diye konuştu.
“Miracın birçok alanda semeresini verdiğine şahit oluyoruz”
İsra ve Mirac olayının sadece gözlem ve incelemelerden ibaret olmadığı gibi gezi amacıyla yapılan bir turistik seyahat de olmadığını kaydeden Kılınç, şunları söyledi:
“Doğrusu miracın önemi bunlardan çok daha kapsamlı daha anlamlı ve büyüktür. Miracı şöyle misale benzetebiliriz: Bir devletin en yetkili hükümdarı tayin ettiği erkânını önemli bir iş için belli bir tarihte başkente davet ediyor. Bu davete katılan valisine bazı önemli görevler veriyor. Bu arada kendisine bazı tembih ve direktiflerde bulunuyor. İşte şanı yüce Allah yeryüzündeki elçisini kendi huzuruna çağırıyor, ona bazı özel görev ve direktifler veriyor ve daha sonra aldığı görev aşkıyla yeryüzüne dönüyor yüce yaratıcısının emir ve direktiflerini tatbike koyuluyor. İslam davasının tam da bir dönüm noktasına girdiği bir zamanda yeryüzünün maliki, amiri konumunda olan Hazreti Resulü (s) en büyük hükümdarın emir ve buyruklarını insanlara tebliğ etmek ve bunu bizzat kendisi ile görüştüğünü teyit etmek gayesiyle bu kutsal yolculuğa çıkartılmıştır. İsra ve miracın birçok alanda semeresini verdiğine şahit oluyoruz.”
Yapılan konuşmaların ardından tekrar seslendirilen ilahilerin ardından eller dualar için açıldı ve yapılan dualara hep bir ağızdan ‘Âmin’ denildi.
Gecenin sonunda ise çeşitli ikramlarda bulunuldu. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.