"Kurak geçen kışın ardından bol yağış çiftçinin yüzünü güldürdü"

Kış mevsiminin kurak geçtiğini belirten Bingöl Ziraat Odası Başkanı Mustafa Karaaslan, kurak geçen kış mevsimi nedeniyle çiftçilerde oluşan endişenin, bol yağışlı bir mevsimin ardından giderildiğini söyledi.

Mayıs ayında bol yağışların düşmesiyle tarım bitkilerinin veriminin yüksek olduğunu söyleyen Karaaslan, kuraklık tehlikesinin kalmadığını belirtti.

Çiftçilerin sorunları dinlemek ve destek sağlamak için ziyaret ettiklerini söyleyen Karaaslan, "Şimdi Bingöl Ovası'nı görüyorsunuz, bu kadar arazi varlığıyla verimli bir yerdir. Biz bu geçen kış ayında yaşanan kuraklıktan biraz korktuk. İnşallah bu son yağan yağmurlar iyi bir fayda verdi. Biz şu anda bir tarlanın içindeyiz, gördüğümüz manzara çok mükemmel. İnşallah verimli bir ürün bu sene elde ederiz." dedi. 

"Çiftçilerimiz yem bitkilerine daha çok ekmesi gerekir"

Boş olan tarlaların ekilmesi gerektiğini vurgulayan Karaaslan, "Gezdiğimiz bazı yerlerin, tarlaların ekilmediğini gördük. Bunların da ekilmesini istiyoruz. Şu anda bir korunga tarlasındayız, mükemmel bir korunga ekimi vardır. Bunu çiftçilerimiz tarafından yem bitkileri olarak kullanılmaktadır. Yem bitkileri korunga olsun, yonca ve mısır olsun bu tür yem bitkilere daha da ağırlık verilmesi gerekir." diye konuştu.

"Boş tarlalarımızı değerlendirelim"

Ziraat Odası olarak her zaman çiftçilerin yanında olduklarını söyleyen Karaaslan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çiftçilerimizin sorunlarını her yerde dile getireceğiz. Yönetimimizle, danışmanlarımızla, sürekli çiftçilerimizi yerinde ziyaret edip, arazilerini, ekinlerinin daha fazla verimini yükseltmek için danışmanlık desteğini veriyoruz. Yüksek derece de hizmetler sunmaya çalışıyoruz. Devamlı çiftçilerimizi bilgilendiriyoruz. Çiftçilerimizin gayreti ve bilinçli bir tarımla kalkınmanın daha fazla sağlanacağını temenni ediyorum. Gönül istiyor ki bu ovamız her zaman ekilsin.  Özelikle yem bitkileri olan, yonca, korunga, mısırın yanında buğday ve arpa türü bitkiler ekilsin."

Karaaslan, "Bu sene kuraklıktan korkuyorduk, son bir haftadır bu yağan yağmur inşallah bereketi olur. Ekinlerimize bir fayda sağlamıştır ve çiftçilerimiz inşallah iyi bir verim alır. Cenab-ı Allah bereketli kılsın." dedi.

"Bol yağışlar çiftçileri memnun etti"

Ziraat Odası’nda Tarım Danışmanı olarak görev yapan ve çiftçilere danışmanlık görevini sunan Bingöl Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Erdoğan Yener de geçen kış mevsiminin kurak geçtiğini belirterek, son günlerde düşen yağışların çiftçileri memnun ettiğini söyledi.

 "Aşırı yağışlar bazı hastalıkları tetikleyebilir"

Yağmurun ürünlerin üzerinde olumlu yansımasını gördüğünü söyleyen Yener, sulama imkanı olmayan çiftçilerimizin bundan faydalanıp vekillerinin yeşerdiğini büyüdüğünü gördük. Tabii yağmurun yağması güzel bununla beraber bir başka sıkıntılara da sebep olabilmekte.  İşte mantarı hastalıklardır, diğer hastalıklar bu tür hastalıkları da tetiklemektedir yağmur güneşle beraber.  Bu konuda çiftlerimize bir uyarımız olsun, bu konulara dikkat etmeleri gerekiyor. İlaçlamalarını vaktinde yapmaları gerekiyor.  Yabancı ot mücadelesi ve diğer mantarı hastalıklar.  Bu hastalıklara karşı mücadele etmeleri gerekiyor." diyerek uyarı yaptı.

 "Bingöl genelinde hububat ve yem bitkilerinin ekimi yapılıyor"

Bingöl genelinde hububat ve yem bitkilerinin ekimi yapıldığını belirten Yener,  "Görmüş olduğunuz bu tarladaki fiğ ekilmiş durumda ve veriminin çok güzel olduğunu görüyoruz.  Bu ürünler destekleme kapsamındadır. Özellikle yem bitkilerinde çok ciddi desteklemeler var.  Tek yıllık ürünlerde 60 TL, 4 yıllık bitkilerde yonca gibi ürünlerde 112 TL’ye kadar dönüm başına destek verilmekte şu anda.  Bu çiftçimizde desteklemeden faydalanmak da.  Bu yıl başkanımızın girişimiyle yüzde 50 hibeli tohum desteği getirdik. Bu çiftimizde bundan faydalanmış yüzde 50 hibeli tohum getirip burada Fiğ tohumunu ekmiş ve malumunuz şu anda görüyorsun. Ürün de bayağı bir güzel, bu desteklerin devam etmesini istiyoruz." İfadelerini kullandı.

"Toplulaştırma konusunda birçok çiftçi sıkıntı yaşıyor"

 Toplulaştırmada konusunda birçok çiftçinin sıkıntı yaşadığını dile getiren Yener şunları söyledi:

"Bizi arayanlar oluyor. Her ne kadar 2014 yılında toplulaştırma sona ermişse de 2018 yılındayız 4 yıl içerisinde çiftçilerimizin her gün dert yanmış olduğu bu konu bir şekilde çözüm bulamıyor, gerek daire başkanları olsun, gerek milletvekilleri olsun, Bakanlara kadar biz bu konuları ilettik.  Maalesef bu konuda bir çözüm bulamadık.  Meramımızı kimseye anlatamadık çiftçilerimiz gerçekten mağdur bir durumda." 

"Çiftçisinin en önemli sorunlarından birinin sulama sıkıntısını yaşıyor"

Bingöl Çiftçisinin en önemli sorunlarından birinin sulama olduğuna işaret eden Yener,  "Yeterli sulama imkânlarının olmayışıdır. Çiftçi mısır ekmek istediği zaman malumunuz mısır olsun diğer ürünler olsun yonca gibi ürünler Suyu çok seven bitkilerdir.  İlimizdeki toplulaştırmanın ve sulama birliğinin akamete uğraması sonucu bu ürünleri yetiştirmek için yeterli suyu bulamıyor bu konuda yeterli çalışmalar yapılmadığı için çiftçimiz, bundan dolayı bir mağduriyet yaşıyor. Sulama birliği yeterli çalışmıyor.  Belediye yeterli çalışmıyor.  İşte toplulaştırma yeterli çalışmıyor." dedi.   

"Bingöl’de tarım alanları düzensiz bir şekilde imara açılıyor"

Bingöl’de tarım alanları düzensiz bir şekilde imara açıldığına tepki gösteren Yener, "bugün Bingöl’ün en büyük tarım alanı Kültür Mahallesi’nden başlar ta Kumgeçit köyü ne kadar devam ediyor. Diğer taraftan Gözeler köyüne kadar, oradan da Ekinyolu üstünden Göltepesi köyüne kadar devam eder. Toprak derinliği tam bitki yetiştirecek derecede olmasına rağmen hiçbir toprak etüttü yapılmadan herhangi bir tarımsal kaygı gözetilmeden bu tarım alanları imara açılıyor. Yetkiler ellerini vicdana koysunlar bunların torunları ne yiyecek. Eğer torunları bina ile beslenebiliyorsa betonla beslenebiliyorlarsa buyrun her tarafa bina diksinler.  Ama şunu da bilmeniz gerekiyor ki insanların beslenmesi için tarım şarttır. Onun için de yani atalarımızın yaptığı gibi bizler ovalara değil de dağlara evlerimizi kuralım. Bingöl’de bir ihtiyacı varsa ovalara değil dağlara kurulsun, ovayı neden imar açıyoruz. Vicdan ehli olan insanların bunu düşünmesi gerekiyor." şeklinde konuştu. (İLKHA)