Kurtulmuş: Terörsüz Türkiye süreci ile kaynaklarımız kalkınmaya yönelecek
"Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda TBMM'de kurulan Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun TBMM Tören Salonu'nda gerçekleştirilen 9’uncu toplantısında; Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Genel Başkanı Özgür Burak Akkol, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkan Vekili Ahmet Bahadır Sezgin, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Burhan Özdemir, Türk Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (TÜSİAD) Başkan Yardımcısı Bülent Ozan Diren, Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın dinlendi.
Konuşmaların ardından değerlendirmelerde bulunan TBMM Başkanı Kurtulmuş, iş dünyasının neredeyse tamamını temsil eden yedi önemli kuruluşun başkanlarının ve temsilcilerinin dinlendiğini belirterek, her birisine teşekkür etti.
Bu hafta yapılan toplantıların, komisyonun çalışmaları ve alacağı sonuç bakımından çok daha olumlu, çok daha umutlu bir noktaya, bir fikre ulaşmaya vesile olduğunu ifade eden Kurtulmuş, iş dünyasını, memurları ve işçileri temsil eden kuruluşların başkanlarının ve temsilcilerinin, konuşmalarında, sürece tam destek verdiğini belirtti.
Kurtulmuş, “İfadelerinizden de gayet net anlıyoruz ki buraya gelmeden önce Terörsüz Türkiye’nin nasıl oluşabileceği, bu konularda hangi adımların atılabileceği hususunda da kendi perspektifinizden fevkalade önemli çalışmalar gerçekleştirdiniz. Sizlerin bu fikirleri, sürecin daha net, daha etkin bir şekilde yürütülmesine inşallah imkan sağlayacaktır.” diye konuştu.
Kurtulmuş, bugün yapılan konuşmalara dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunlardan bir tanesi, süreci algılama noktasındaki fikirlerdir. Yani terörün ortadan kaldırılması ve Türkiye'de artık terör meselesinin hiç konuşulmaz hale gelmesi sadece güvenlik politikalarıyla gerçekleştirilecek birtakım tedbirlerle ulaşılabilecek bir sonuç değildir. Çok katmanlı, çok boyutlu ve kapsayıcı bir yaklaşımın ortaya konulması şarttır. Zaten bizim de ana fikrimiz bu istikamettedir. Değerli başkanların, temsilcilerin, bunu teyit etmesi de bizim açımızdan memnuniyet vericidir.
Ayrıca bazı başkanlarımız uyarı mahiyetinde bir şey söylediler. Onun da ben hayati bir nokta olduğunu düşünüyorum. Evet, toplumun farklı kesimlerini dinleyeceğiz, herkesin burada fikirlerini dile getirmesine imkan vereceğiz ki şimdiye kadar böyle yapıyoruz ama sonuçta vaktimizin de çok kısıtlı olduğunu ifade etmek lazım. Hızlı ve etkin hareket etme mecburiyetimiz konusunda arkadaşlarımız, başkanlarımız altını çizerek uyarılarda bulundular. Ancak böyle davranılırsa kesin ve net bir olumlu sonuç elde edilecektir. Bu konunun da altını çizmek isterim.”
Bugün gündeme gelen bir başka önemli hususun da terörün maliyetiyle ilgili çalışmalar olduğunu aktaran Kurtulmuş, şunları kaydetti: “Gerçekten bu kadar çok canın gittiği, bu kadar çok şehidimizin olduğu bir ortamda bir ekonomik maliyetten bahsetmek çok şık görünmese bile meselenin bir gerçeği de burasıdır. Biz de 2013 yılında yaptığımız çalışmada, o günün rakamlarıyla 1.2 trilyon dolarlık bir maliyet hesap etmiştik. Sizin bugün burada ortaya koyduğunuz aşağı yukarı rakamlar da bunu teyit etmektedir. Bir taraftan CDS primlerindeki artışlar, buna bağlı olarak borçlanma maliyetlerinin yükselmesi, turizmde, tarımda, hayvancılıkta ciddi düşüşlerin yıllar içerisinde terör dolayısıyla yaşanmış olması ve özellikle yatırım ortamının zedelenmiş olması; bunların vermiş olduğu alternatif maliyetleri hesap ettiğimiz zaman sizlerin bugün burada sunduğunuz maliyetlerin bile mütevazı rakamlarla ifade edildiğinin altını çizmek isterim. Çok büyük bir maliyete Türkiye katlanmıştır. İnşallah Terörsüz Türkiye ile birlikte teröre harcanmış olan bu maliyetler ülkenin kalkınmasına, doğusuyla batısıyla topyekun zenginleşmesine, refahına vesile olacaktır.”
Terörün ortadan kaldırılmasının en önemli koşullarından birisinin Türkiye'nin demokratik standartlarının yükseltilmesi olduğu gerçeğinin toplantıda dile getirilen bir başka konu olduğunu ifade eden Kurtulmuş, “Türkiye'de hukukun üstünlüğünün, ifade özgürlüklerinin, insan hak ve özgürlüklerinin sağlanabilmesi, bu alandaki eksikliklerin giderilebilmesi için çalışmalar yapılması perspektifini de arkadaşlarımız dile getirdiler. Komisyonumuzda da bu görüşler zaman zaman paylaşılmaktadır.” dedi.
Farklı kesimleri temsil edenlerin ortak noktada kanaatlerini yoğunlaştırmış olmasının ve sürece destek vereceklerini ifade etmesinin süreç açısından sevindirici olduğunu belirten Kurtulmuş, “Şimdi sizden bir şey istiyoruz. Dün de memur ve işçi sendikalarımızdan talep ettik. Bu değerli fikirlerinizi bizlerle paylaştınız, bunların hepsi kayıt altına alındı. Vereceğiniz raporlar ve bize ulaştıracağınız bilgiler komisyonumuzun çalışmalarında mutlaka istifade edilecek veriler olacak. Ama her birinizin temsil ettiğiniz yüz binlerle, milyonlarla ifade edilebilecek çok geniş bir camianız var. Bu camiada da Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin, komisyonumuzun yaptığı çalışmalara ilişkin farkındalığın artırılması için sizlerden çaba bekliyoruz, destek bekliyoruz. Bu destekle birlikte de inşallah Türkiye'deki toplumsal rızanın da çok daha geniş bir noktaya ulaşacağını ümit ediyoruz.” şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, komisyonun 17 Eylül Çarşamba günü çatışma çözümü alanında çalışmaları olan akademisyenleri ve uzmanları, 18 Eylül Perşembe günü de Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde faaliyet gösteren bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerini dinleyeceğini sözlerine ekledi.
Kaynak:İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.