MİT için düğmeye basıyor!

MİT için düğmeye basıyor!
İçişleri Bakanı Efkan Ala, 15 Temmuz gecesi Türkiye'nin demokrasi tarihine altın bir imza attığını söyledi.

İçişleri Bakanı Efkan Ala, 15 Temmuz gecesi ve sonrasını Habertürk'te Aysun Torun'un sorularını cevapladı. Bakan Ala, MİT dahil istihbarat kurumlarında önemli değişiklikler yapılacağını söyledi.

İçişleri Bakanı Efkan Ala, 15 Temmuz gecesi ve sonrasını Habertürk'te Aysun Torun'un sorularını cevapladı. Bakan Ala, MİT dahil istihbarat kurumlarında önemli değişiklikler yapılacağını söyledi.

İçişleri Bakanı Efkan Ala, 15 Temmuz gecesi Türkiye'nin demokrasi tarihine altın bir imza attığını söyledi. Darbe kalkışması sonrası başta MİT olmak üzere istihbarat birimlerinde önemli değişiklikler yapılacağını anlatan Ala, MİT'in Cumhurbaşkanlığı'na bağlanabileceğini kaydetti.

Efkan Ala, Habertürk'te gündeme ilişkin soruları cevapladı. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu kararların alınmaya başlandığını söyleyen Ala, bu nedenle YAŞ'ın öne alındığını ifade etti. Ala şunları söyledi:

"Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu kararlar alınmaya başlandı ve YAŞ öne

Darbenin ihtimalini bile ortadan kaldıracak düzenlemeleri yapacağız.

alındı. Çünkü Türkiye'nin gerçekten ağır bir ihanet arkasından, memleketimizin ihtiyaç duyduğu kararların çok hızlı alınmasına ihtiyaç var.

Türkiye'nin ihtiyacına göre artık kararlar alınacak, bu inisiyatif kesinlikle ortaya kondu. Sokakta darbeyi önleyen, sayın Cumhurbaşkanımızın millete çağrısı ve sokağa milletimizin çıkması.

"TÜRKİYE DEMOKRASİ TARİHİNE ALTIN BİR İMZA ATTI"

Türkiye bir demokrasi tarihi yazdı, demokrasi tarihine altın bir imza attı. Bu rezilliği Türkiye'ye reva görenler, ihanetin en büyüğünü gösterdiler. Tarihimizde bunun eşine az rastlanır.

Hem Jandarma hem de Sahil Güvenlik Komutanlığı İçişleri'ne bağlandı. Darbenin ihtimalini bile ortadan kaldıracak düzenlemeleri yapacağız. 
Bu neden önemli? 17-25 Aralık'tan sonra iç güvenlik paketi götürdük. O zaman yaptığımız değişikliklerle Emniyet'in içinde 35 bin kişinin yerini değiştirdik. Bütün yönetim kademelerindeki, paralel yapıdaki kişileri aldık, soruşturma açtık. Jandarma için kısmen yetki aldık, soruşturma açabilme, görevden uzaklaştırabilme, alay komutanlarını tayin etme yetkisi aldık.

Biz bu değişiklikleri yaptığımız için Türkiye genelinde Emniyet inanılmaz bir performans gösterdi. Sokaklarda nasıl bir mücadele verildiği çok ortada. Jandarma Genel Komutanlığı Harekat Merkezi işgal edilmişti, gidildi ve alındı orası. Kişileri idare edelim derken memleketi idareyi kaçırıyoruz.

Bunların sivil otoriteye bağlanması tehlikeyi bertaraf etme açısından önemlidir.

"DARBE İHTİMALİNİN ORTADAN KALKMASI GEREKİYOR"

Milletimize vereceğimiz hesabı düşünüyoruz, düşünmek zorundayız. Bürokraside kapalı bir sistem, bakın kaç darbe üretti. Darbenin ihtimalinin bile ortadan kalkması için yapısal değişikliklere ihtiyaç var. Bu değişiklikleri yaptık, daha da yapılacak.

Jandarma'da, Sahil Güvenlik'te bütün rütbeler duruyor ama kimin albay kimin general olacağını, oradaki terfiler ve tayinler, bakanlıkta olacak. 3'lü kararname ile. Bu hesap verebilirliği artıracak.

Her bir birimin kendi alanında ayrı ayrı güçlü olması, ama Meclis kararıyla hepsinin bir araya gelmesi önem arz eder.

"MİT'İN CUMHURBAŞKANLIĞI'NA BAĞLANMASI MASADA"

MİT'in Cumhurbaşkanlığı'na bağlanması masada, değerlendiriliyor. Çok ağır bir travma yaşadı, büyük bir ihanete şahit oldu Türkiye ama geleceğini hep birlikte düşüneceğiz. Hiçbir adımımız refleksif olmamalı. 
Jandarma okullarının düzenlenmesi masamızda. Askerin ihtiyaç duyacağı insan kaynağını MEB'in vermesi daha doğru.

Jandarma'nın içerisinde bir istihbarat birimi var. Daha önceki MİT tırları saldırısında büyük bir faciaydı yaptıkları. Harekat Merkezi'nin işgal edilmesine kadar plan yapıyorlar ama jandarma istihbarat bilgi vermiyor. Bunu niye örtbas edelim? İstihbarat var ama paylaşılmıyor, çünkü işin içerisinde.

İstihbarat teşkilatlarında reformlar yapacağız. Hem MİT'te hem diğer istihbarat birimlerinde, nasıl daha iyi olur, eksikler nerede, daha hızlı daha kapsamlı değişiklikler yapmalıyız.

"DARBEYİ UÇAKTA HABER ALDIM"

Bu hareketlilik olduğunda uçaktaydım. Baktım, Hakan Fidan arıyor; sayın bakanım darbe oluyor, dedi. Oradan başladık konuşmaya. Benim MİT müsteşarımızla o an için diyalogum bu. Daha önce öğleden sonra almış bir bilgiyi, Genelkurmay'la paylaşmış, sadece bir suikast şeklinde değil ama biraz daha kapsamlı, bir şeyler oluyor, MİT'e şöyle şöyle yapacaklar deyince hemen bunu Genelkurmay'a iletiyorlar. O süre içerisinde birtakım görüşmeler oluyor. Bana ya da Cumhurbaşkanımıza bilgi aktarılmadı. Bir sistem açığı olduğu çok açık. İstihbarat eksiğinin olduğu çok açık, bu kadar iş yapılıyor nasıl haber verilmez? 
AK Parti hükümetlerine kadar MİT'in içerisini de dizayn edenler darbeyi yapanlardı.

Şu ana kadar 3 bin 706 polis gözaltına alındı ve bunlarda bin 648'i rütbeli. Tutuklananlar ise bin 361 polis, 677'si rütbeli, 684'ü rütbesiz. 
Emniyet istihbaratın önüne, emniyet istihbaratı teslim almak üzere o gün, bizim ihraç ettiğimiz, bir kısmını meslekten çıkardığımız eski istihbarat müdürleri gitti. Bu sefer o gidenler gözaltına alındı orada. İstanbul'da tankın içinden de çıkan oldu.

İhtimali bile bertaraf etmek için, 10 bin 145 emniyet mensubunu da görevden aldık. Düşünün 17-25 Aralık'ta yaptığımız o değişiklikleri, 35 bin kişinin yerini değiştirmiş, çoğunu emekli etmiştik.

Bakın oluşturulan kapalı sistem nelere mal oldu. İfadesi alınan bir albay ne diyor, 1988'de sınava girdim ve sorular bana verilmişti. Hepimiz kendi üzerimize düşen sorumluluğu almalıyız.

FUAT AVNİ BULUNDU MU?

Biz devletten bunları uzaklaştırdıkça, haber kaynakları daraldı. Verdikleri haberler yalan yanlış çıkmaya başladı. Bu FETÖ'nün, paralel çeteni Twitter hesabı. Düşünün ki en yakınında bu paralel çeteden, sayın Cumhurbaşkanımızın yaveri, yaverlik o kadar şerefli bir iştir ki ama en büyük ihaneti onlar yapıyor. Orada tabii ki sürekli enformasyon sağlıyor, onlar da yazıyor. Oradan aldığı bilgileri oralara gönderiyor, bilgiler de oradan paylaşılıyor. Ama bunlar da sıfıra inecek. Şu an ne kadar ivme kaybetti biliyorsunuz.

Bunlara milletimizin, bizim gerçekten nefretimiz dinmiyor. Cenaze namazları bile kılınmadı, aileleri bunları kabul etmedi. İdam talebi de milletimizin yüksek sesle dile getirdiği "en ağır şekilde cezalandırılsın" cümlesinin kavramsallaştırılmasıdır. Anayasa değişikliği gerektiren bir husustur."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.