MÜSİAD Bayburt Şubesini açtı

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) yurt içindeki teşkilat ağını genişletmeye devam ediyor. Türkiye’nin 86 farklı noktasında hizmet veren MÜSİAD, son olarak Bayburt’ta şube açılışı gerçekleştirdi. Açılışa MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı Naci Ağbal, Bayburt Valisi Ali Hamza Pehlivan, Bayburt Belediye Başkanı Mete Memiş, Bayburt Şube Başkanı Erdal Şentürk, Genel Başkan Yardımcıları, Yönetim Kurulu Üyeleri, Şube Başkanları ve MÜSİAD üyeleri katıldı.

“Biz Çalışmanın Gücüne ve Hep Birlikte Büyümeye İnanıyoruz”

Programda konuşan Genel Başkan Kaan, MÜSİAD olarak üretim ve yatırım odaklı çalışmalara öncelik verdiklerini belirtti. Kaan, “Girişimcilerin, uzun ve zorlu bir yol olan sanayiyi tercih eden yatırımcıların yanında yer alıyoruz. Her zaman üretimi destekliyoruz. İş insanlarımızı yeni yatırımlar için cesaretlendiriyoruz. Fikri desteğimizi, geliştirdiğimiz projelerle temellendiriyoruz. Yoğun ve titiz bir çalışma neticesinde ortaya koyduğumuz Toplu Sanayi İdaresi TOSİ, bu projelerimizden biri. Projemiz, 81 ilde birer orta ölçekli sanayi bölgesi tesis edilmesini ifade ediyor. TOSİ’ler, sanayi siteleri ve OSB arasında sıkışmış işletmeleri bir alternatifle buluşturmayı amaçlıyor. Biz, çalışmanın gücüne ve hep birlikte büyümeye inanıyoruz.” dedi.

Türkiye, Kolay Bir Lokma Değildir

Türkiye’nin ABD tarafından ekonomik savaşa maruz bırakıldığının altının çizen Kaan, “Bildiğiniz gibi Türkiye olarak, bizzat Amerikan Başkanı tarafından başlatılan bir ekonomik savaşa maruz kaldık. Döviz kuru üzerinden başlatılan, hiçbir hukuki, ekonomik ve ahlaki dayanağı olmayan bu siyasi hamle, kısa zaman içerisinde siyasi iradenin dik duruşu ve ekonomi yönetiminin doğru uygulamalarıyla boşa çıkartılmıştır. Bu tip hamleler tasarlanırken, unutulan bir nokta olduğunu, Amerika’yla birlikte tüm dünya da görmüş oldu: Türkiye kolay bir lokma değildir, başlı başına bir güçtür. Bunun bir kanıtı da biliyorsunuz, Almanya, İtalya, Rusya, Çin, Katar başta olmak üzere birçok ülkeden, Türkiye’nin bu süreci hızlı şekilde atlatması için destek mesajları geliyor. Türkiye, Avrupa başta olmak üzere, dünyanın birçok ülkesi için önemli bir ticaret ortağıdır. Biz, uzun yıllar boyu büyük emekler sonucunda ulaştığımız bu başarıyı, bir hamleyle kaybedecek kadar zayıf bir ülke değiliz.” diye konuştu.

Etik Dışı Ekonomik Savaşı Etkisiz Kılmak İçin Var Gücümüzle Çalışıyoruz

MÜSİAD olarak her zaman devletin yanında yer aldıklarını vurgulayan Kaan, şu ifadeleri kullandı:

“İş dünyası olarak, her zaman elbette ama özellikle bu süreçte ticaret hayatımıza, ülkemizin menfaatlerini gözeterek yön vermek zorundayız. Dünyanın en yaygın ve etkin STK’sı olarak MÜSİAD olarak bizler de üzerimize düşen görevin farkındayız.

Teşkilatlarımız aracılığıyla kamu diplomasisi yürüterek, Türkiye’nin haklı mücadelesini anlatıyoruz ve bu etik dışı ekonomik savaşı etkisiz kılmak için var gücümüzle çalışıyoruz.

Bu kapsamda, Türkiye üzerinde oynanan ve doğrudan ülke ekonomisini hedef alan siyasi ve ekonomik yaptırımlar karşısında, hızlı bir şekilde organize olduk ve 21 dilde basın açıklaması yayınladık. Bu girişimimizin, kamuoyunda ciddi yansımaları olduğunu gördük.Bu vesileyle, MÜSİADlı iş insanları olarak, her koşulda devletimizin yanında yer alacağımızı da bir kez daha ifade etmek istiyorum.”

Birinci Öncelik: Göçü Durdurmak

Açılışta konuşan MÜSİAD Bayburt Şube Başkanı Erdal Öztürk ise göç olgusuna dikkat çekti. Bayburt’un geçim sıkıntısı ve işsizlik nedeniyle çok fazla göç verdiğini ifade eden Öztürk, “Bugün sadece İstanbul’da yaşayan hemşerilerimizin sayısı 200 bin rakamına yaklaşmıştır. Türkiye genelinde, yani diğer şehirlerde yaşayan Bayburtlu sayısı 800 binin üzerine çıkmış. Bu da, şu andaki nüfusumuzun 10 katı göç vermiş durumda olduğumuzu gösteriyor.Bugün Bayburt’ta ikamet eden nüfus sayımız 80 bin dolaylarındadır. Bu, Bayburt için trajik bir durumdur. Milli gelir dağılımda hesaplamalar yapılacaksa, 800 bin nüfus göz önünde tutulmalıdır. Böylece yapılacak yatırımlarla şehrimizin gelişmesine katkıda bulunacaktır ve göç konusu da bertaraf edilmiş olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.