MÜSİAD Olağan Genel Kurulu 6 ay ertelenecek

Kurulduğu günden beri büyüyen ve güçlenen, 11 bin üyesi ve 50 bin üye işletmesiyle, yurt içinde 34 noktadan 86 noktaya, yurt dışında da 68 ülkede 181 noktaya ulaşan ve çalışmalarıyla ülke ekonomisine önemli katkı sağlayan MÜSİAD’ın bu yıl Nisan ayında yapılması planlanan Olağan Genel Kurulu 6 ay ertelenecek. MÜSİAD 95. GİK’te Şube Başkanları ve Yönetim Kurulu Üyelerinin yaptığı değerlendirmeler sonucunda; ülkemiz ile çevresinde yaşanan siyasi ve ekonomik gelişmeler ile MÜSİAD’ın devam eden projelerinin tamamlanması amacıyla, MÜSİAD Olağan Genel Kurulu’nun Nisan ayından 6 ay sonra yapılması uygun bulundu.

MÜSİAD 95. GİK’te konuşan ve yaklaşan referandum ile ilgili iş dünyasının pozitif istikrar peşinde olduğunu belirten Genel Başkan Nail Olpak, “Çarklarımızın dönmesi ve yatırım ile istihdamı artırmak için her zaman istediklerimizi istiyoruz; Huzur, güven ve istikrar… Önümüzdeki engellerin kalkması için de köklü bir çözüme ihtiyacımız var. 16 Nisan’da yapılacak referandumla gelecek sistem değişikliği, sadece bir değişiklik değil bir ihtiyaçtır. İş alemi olarak bu değişikliğe fazlasıyla ihtiyaç duyuyoruz” dedi.

Olpak sözlerine şöyle devam etti;

“Biz, anayasa değişikliğine İş dünyası açısından bakıyoruz. Maddeleri siyasetçiler tartışsın. Ama biz iş alemi olarak canlılığın artmasını ve çarkların daha fazla dönmesini istiyoruz.Başarı, devamlılık ister ve süreklilik yani sürdürülebilirlik gerektirir. Sürdürülebilirlik bizim için pozitif istikrar demektir. İstikrar olmadan yeni hedefler belirlemek, yeni projeler üretmek, yeni başarılar elde etmek şöyle dursun, mevcut kazanımları korumak bile mümkün değildir.

Millet olarak, bugüne kadar; siyasette vesayete, toplumda düşmanlığa, ekonomide gerilemeye, hukukta adaletsizliğe ve uluslararası kamuoyunda itibarsızlığa neden olan darbelerden, muhtıralardan ve müdahalelerden çok çektik.Bugün geldiğimiz noktada, Türkiye’nin artık böyle meselelerle kaybedecek zamanı yok. Artık, köklü çözümlere ihtiyacımız var.

MÜSİAD olarak, Cumhurbaşkanının ilk defa halk tarafından seçilmesi sürecinin başından beri söylediğimiz bir gerçek var. Bu da Türkiye’de, Kuvvetler Ayrılığı olarak ifade edilen, ama kurgusunda Kuvvetler Karmaşası olan sistemin mutlaka değiştirilmesi ihtiyacıdır. İş dünyasının da iş yapması, Anayasanın yanlış yorumları, garip maddeleri ve acayip yorumlarıyla açıkça engelleniyor.

Bir ülke, iş dünyasından ne bekler? Daha fazla yatırım, daha fazla, istihdam, daha fazla katma değer… Peki, iş dünyası, bunları yapabilmek için, içinde yaşadığı ortamdan neler bekler? Huzur, güven, istikrar. Önemli bir referandum sürecine giriyoruz. Mevcut sistem arızalı. İş dünyası olarak yapmamız gereken geleceğimize sahip çıkmaktır.”