Müslüman Kardeşler'den İran İslam Cumhuriyeti Rehberine destek mektubu

Müslüman Kardeşler'den İran İslam Cumhuriyeti Rehberine destek mektubu
Müslüman Kardeşler, ​İran İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hameney'e bir mektup göndererek siyonistlerin saldırganlığına karşı tam desteklerini bildirdi, siyonistler ortak düşman olarak nitelendirildi ve İslam ümmetinin birliğine vurgu yapıldı.

Müslüman Kardeşler (İhvan-ı Müslimin), ​İran İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hameney'e bir mektup göndererek, siyonist rejimin gaddar saldırganlığı karşısında İran İslam Cumhuriyeti'ne tam destek verdiğini açıkladı.

Genel Mürşid Vekili Dr. Salah Abdülhak imzasıyla yayımlanan mektupta, saldırılarda hayatını kaybedenler için taziye dilekleri iletilerek, "Şahsım ve Müslüman Kardeşler Teşkilatı adına, gaddar İsrail saldırganlığı karşısında İran İslam Cumhuriyeti'ne tam desteğimizi vurgulamak isterim. Ayrıca şehit düşen tüm liderler, bilim insanları ve masum İran vatandaşları için en içten taziyelerimi sunarım." denildi.

Mektupta, siyonist rejimin İran'a yönelik saldırganlığının, Filistin'e yönelik saldırının yeni bir aşaması olduğu, işgal rejiminin, İran'ın Filistin direnişine verdiği destek nedeniyle intikam güdüsüyle hareket ettiği ifade edilerek, "İşgal rejimi, İslam Cumhuriyeti'nin Filistin direnişine sunduğu destek nedeniyle intikam güdüsüyle hareket etmektedir. Buna ek olarak, işgalci varlığın bölgedeki güç merkezlerini zayıflatarak hegemonyasını dayatma arayışı gibi diğer stratejik nedenler de bulunmaktadır. Bu varlık, 7 Ekim 2023'te aldığı yenilgi karşısında dehşete düşen Amerika Birleşik Devletleri ve diğer Batılı ülkelerin kendisine sağladığı geniş destekten cesaret almıştır. Netenyahu’nun aşırı sağcı hükümeti, ne pahasına olursa olsun kaybettiği güvenliği yeniden kazanmak üzere saldırganlığa yönelmiştir." denildi.

İslam ümmetinin dini, ruhi, medeni ve jeopolitik anlamda tek bir ümmet olduğu vurgulanan mektupta, işgalin ve destekçilerinin ateşinin ırklar ve mezhepler arasında ayrım yapmadığına dikkat çekilerek, "Bizler tek bir ümmetiz. Dini, ruhi, medenî ve jeopolitik anlamda hepimiz biriz. İşgalin ve onun destekçilerinin yaktığı ateş ırklarımız arasında ya da mezheplerimiz arasında bir ayrım gözetmemektedir. Bu ateş, Filistin direnişini hedef alırken, onun arkasındaki destekçi yapıları da ortadan kaldırmayı hedeflemektedir. Bu yapılar ister merkezi bir devlet olan İran İslam Cumhuriyeti olsun, ister İslamî hareketler – ki bunların başında Müslüman Kardeşler gelir – fark etmez.

Bu nedenle Müslüman Kardeşler olarak, düşmanımızın tek olduğunu ve bu düşmanın siyonist işgal devleti olduğunu biliyoruz. Bizim ilk ve en güçlü silahımız ise, İslam ümmetinin birliği ve güçlerini ortak bir strateji etrafında birleştirmesidir. Bu strateji, ümmetin dikkatini gerçek düşmanına yöneltecek ve geçmiş yıllarda ümmetin birliğine zarar veren, enerjisini iç çatışmalara harcamasına yol açan hataların izlerini silmeye yardımcı olacaktır. Çünkü bu iç çatışmalardan daima ümmetin düşmanları kârlı çıkmıştır.

Bugün Filistin, Lübnan, Yemen ve İran’da verilen kıymetli şehadetler ve fedakârlıklar, omuzlarımızda büyük bir sorumluluk oluşturmaktadır: Saflarımızı birleştirmek, ihtilafları geride bırakmak ve gayretlerimizi bütünleştirmek." açıklaması yapıldı.

Mektupta son olarak, "Sayın Ayetullah Hamaney, bizler, İslam ümmetinin bir hayal değil, bir hakikat olduğuna inanıyoruz. Bu ümmet; son mesajın, ebedi vahyin ve parlak bir medeniyetin taşıyıcısıdır. Farklı ırklara mensup olsa da, aynı vahyi kalplerinde ve gayelerinde birleştirmiştir. Müslüman Kardeşler bugün de, şehid İmam Hasan el-Bennâ’nın şu çağrısına sımsıkı bağlıdır:

“İslamî kurum ve yapılarla ilişkimizde temel gayemiz; bakış açılarını yakınlaştırmak, farklı düşünceleri uzlaştırmak ve hakkın iş birliği ve sevgi zemininde üstün gelmesini sağlamaktır. Fıkhi bir görüş ayrılığı ya da mezhebi bir farklılık asla bizi birbirimizden uzaklaştırmaz. Çünkü Allah’ın dini kolaylıktır, kim dini zorlaştırırsa ona yenik düşer... Biz inanıyoruz ki bir gün gelecek; isimler, sıfatlar, şekilsel ayrılıklar ve teorik engeller ortadan kalkacak; onların yerine pratik bir birlik oluşacak. Bu birlik, Muhammedî safları toplayacak ve orada sadece Allah için çalışan, din uğruna cihad eden Müslüman kardeşler kalacaktır:

‘Kim Allah’ı, Resûlünü ve müminleri dost edinirse bilsin ki üstün gelecek olanlar Allah’ın tarafını tutanlardır.’ [Maide, 56]” ifadeleri kullanıldı.

Kaynak:İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.