"Müslümanlar Mescid-i Aksa için verdikleri mücadelede her zaman zafer elde etmişlerdir"
Kudüs ve Mescid-i Aksa için farkındalık oluşturmak amacıyla Dünya Müslüman Âlimler Birliği ve Filistin Âlimler Birliği'nin 2021 yılının Recep ayında ortaklaşa ilan ettikleri "Dünya Kudüs Haftası" her sene Recep ayının son haftasında farklı etkinliklerle hatırlanıyor, Mescid-i Aksa gündem ediliyor.
Bu sene 23-30 Ocak tarihlerine denk gelen "Dünya Kudüs Haftası" münasebetiyle İLKHA muhabirine değerlendirmede bulunan İstanbul İl Müftü Yardımcısı Ahmet Aktürkoğlu, İslam dininde büyük değere sahip olan bu topraklara tarih boyunca hükümdarların sahip olmak istediklerini söyledi.
Aktürkoğlu, "Her yıl Recep ayının son haftasında idrak edilen Miraç Kandili ile birlikte Dünya Müslüman Alimler Birliği tarafından 'Dünya Kudüs Haftası' olarak ilan edilen bu hafta içerisinde İsra ve Miraç'ın yeri, Kudüs'ün önemi ile ilgili vurgular yapılmaktadır. Kur'an-ı Kerim İslam'ın en büyük mucizesi, İsra ve Miraç da Peygamber Efendimizin en büyük mucizesidir. Bu konu ile ilgili Kur'an-ı Kerim'de İsra Suresi'nin birinci ayetinde 'kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu (Muhammed'i) bir gece Mescid-i Haram'dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa'ya götüren Allah'ın şanı yücedir. Hiç şüphesiz O, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir' buyrulmuştur." diye konuştu.
Peygamber Efendimizin ziyaret maksadıyla yalnızca Mescid-i Nebevi, Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa için yola çıkılabileceği ifade edilen hadisi hatırlatan Aktürkoğlu, hadisin devamında ise oraya gitmeye gücü yetmeyenlerin ise kandillerinde yakılmak üzere zeytin yağı göndermeleri, böylece Mescid-i Aksa'da namaz kılmış sayılacağını hatırlattı.
Davut Aleyhisselam'ın Mescid-i Aksa'yı inşa ederken ettiği dua
Aktürkoğlu, "Yine Peygamber Efendimiz, Davut Aleyhisselam'ın Mescid-i Aksa'yı inşa ettikten sonra Allah'tan 3 şey talep etti. Orada kendisine bir hüküm verilmesini talep etti. Öyle bir hüküm ki bu mescidin saltanatının başka hiç kimsenin eline geçmemesi, orada bulunanların sadece namaz kılmak için bulunmasını talep etti. Peygamber Efendimiz,' Davut Aleyhisselamın bu isteği mutlak manada kendisine verildi' diye buyuruyor. Hem mülkünü hem hükmünü istedi ve kendisine verildi. Üçüncü isteği ise orada namaz kılanların annelerinden doğdukları ilk günkü gibi günahlarının affedilmesi talebidir. Peygamber Efendimiz, 'bu isteğinin de kendisine verildiğini umuyorum' demiştir. " şeklinde konuştu.
"Tarih boyunca Mescid-i Aksa için mücadele eden Müslümanlar olmuştur"
Dini kaynaklarda Mescid-i Aksa'ya verilen öneme binaen bu mekânın Müslümanların gönlünde büyük bir yer edindiğini hatırlatan Aktürkoğlu, "Tarih boyunca buraya hükmetmek, buraya sahip olmak tüm insanlığın, tüm hükümdarların gayesi olmuştur. Ancak Allah'ın takdiriyle Müslümanlar burada verdikleri her mücadeleyi en iyi şekilde sürdürmüş ve her zaman başarı, zafer elde etmişlerdir. Dönem dönem her ne kadar putperestlerin, Hristiyanlar eline geçmişse de tarih boyunca Mescid-i Aksa'yı elinde bulunduran, onun için mücadele eden Müslümanlar her zaman olmuştur."
"80 yıldır süren Yahudi işgaline karşı verilen Aksa Tufanı mücadelesi zafer sayılabilecek bir noktada tamamlanmıştır"
Aktürkoğlu, "Yine Peygamber Efendimiz, 'her zaman hak üzere mücadele ede bir topluluk daima bulunacaktır. Onların en sonuncusu ceddal ile savaşıp Mescid-i Aksa'nın hürriyetini elde edeceklerdir.' Diye buyuruyor. Bu müjdeye sahip olan Müslümanlar bu gaye uğruna bugüne kadar mücadelelerini sürdürmüşlerdir. Bugün de orada verilen mücadele de bu inanç uğrunadır. Bu inanca sahip olan Müslümanlar, yaklaşık 80 yıldır süren Yahudi işgalini Aksa Tufanı ile elhamdülillah yine zafer sayılabilecek bir noktada tamamladılar. Allah'u Teala inşallah daha güzel zaferleri müminlere nasip edecektir." diye konuştu.
Kaynak:İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.