Önemli Olan Doğru Koruyucu!

Yaşam boyu maruz kalınan güneş hasarının büyük kısmının ilk 20 yaş içinde gerçekleştiğini belirten Kadıköy Şifa Sağlık Grubu Ataşehir Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Rukiye Kaymaz; etkili bir sonuç için çocukluk çağlarından itibaren güneşten korunma metotlarına önem verilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.

Güneşe uzun süre maruz kalınması, birikmiş güneş hasarının yanında yanık şeklinde tekrarlayan akut güneş hasarı da deri kanseri riskini belirgin ölçüde arttırmaktadır. Özellikle cildin su toplamasıyla sonuçlanan ikinci derece güneş yanıkları, sonraki yıllar için önemli derecede risk faktörü oluşturur. Ciltteki gözle görülebilen olumsuz etkilerinin yanı sıra güneşin ısı etkisi (kızılötesi ışınlar) özellikle kılcal damarlar üzerine olumsuz etki yarattığından kılcal damarlanma artışı ile ciltte lekelenme riskini arttırmaktadır.

Güneşin yoğun olduğu yaz aylarında, açık alanlarda, deniz kenarında ve kayak tatillerinde mutlaka güneş koruyucu kullanılmalıdır. Özellikle güneş ışınlarının dik açı ile geldiği saatlerde yüksek faktörlü koruyucu sürmek, şapka takmak ve uzun kollu giysiler giymenin yanı sıra güneş gözlüğü kullanmak da önemli oranda fayda sağlar.

Güneş koruyucusu seçimi en yüksek faydanın sağlanması için çok önemlidir. Bu nedenle bir dermatoloji uzmanının görüşünün alınması faydalıdır. İdeal bir güneş koruyucu ;

• kişinin cilt tipine uygun
• ultraviyole A (UVA)
• hem de ultraviyole B (UVB) ışınlarına karşı etkili
• suya ve tere dayanıklı olmalıdır.

Güneş koruyucularının, deniz ve havuzda 50-60 dakikada, gölgede ise 2 saatte bir tekrar uygulanması önerilir. Güneş ışınlarına karşı yoğun risk altında olanların UV filtreli özel mayolarla denize girmeleri önerilir.

Ten rengi koyu olanların beyaz tenlilere göre daha yoğun doğal koruyucu pigmentleri olmasına rağmen yine de bu kişilerin de güneşin dik açıyla geldiği zamanlarda minimum spf 30 içeren koruyucular ile ciltlerini güneşin kanserojen ve yaşlandırıcı dalga boylarından korumaları gerekmektedir.

Yüz ve vücut geneline çok koyu tenler hariç spf 50 içeren ürünler kullanılmalıdır. Pratikte bu ürünler sürülmesi önerilen sıklık ve miktarda kullanılmadıkları için koruyuculukları ancak spf 30-35 civarına denk gelecektir.

Unutmayınız ki; bir dermatoloji uzmanına danışmadan aldığınız, cilt ipiniz için uygun olmayan koruyucular hiçbir fayda sağlamayabilir. Ayrıca koruyucunun etkisinin yüksek olması için önerilen sıklıkta kullanılmalıdır.