Özgökçe: "Üreten bir ülke iken tüketen bir ülke olduk"
Bölgede ekonominin her geçen gün daha kötüye doğru gittiğini belirten TÜRSAB Van Bölge Yürütme Kurulu Başkanı Özgökçe, toplumun gündemindeki en önemli sorunun ekonomi olduğunu ve Türkiye’nin üreten bir ülke iken tüketen bir ülke olduğunu söyledi.
TÜRSAB Van Bölge Yürütme Kurulu Başkanı Cevdet Özgökçe ve işveren sanayi esnafları Türkiye’de istihdam alanında yaşanan sorun, sıkıntı ve çözüm önerilerine ilişkin İLKHA mikrofonuna konuştu.
Son zamanlarda bölgede ekonominin birinci sorun haline geldiğini ifade eden Özgökçe, tedbir alınmaması halinde çok daha kötü bir sonuçla karşı karşıya kalınabileceği uyarısında bulundu.
Ekonominin bölgede yok denecek kadar az olduğuna dikkat çeken Özgökçe, "Döviz’in bu kadar yüksek olması, dünyanın en büyük akaryakıtını bizim tüketiyor olmamız, yanı başımızda bir İran pazarı vardı, İran İslam Devleti'ndeki çıkış harçlarının yükseltilmesi bölgemizde ciddi sıkıntılara sebep oldu. Ekonomi, bir aracın motorunun dişlileri gibidir. Bir yerde bir sıkıntı olduğu zaman bütün sektör etkileniyor. İran pazarı, bölgemiz ve ülkemiz için ciddi bir pazardı; yok denecek kadar az. 2018 yılının başına kadar, martın sonuna kadar bölgemiz çok iyi bir konumdaydı fakat Newroz'dan sonra deyim yerindeyse bıçak gibi kesildi. Maalesef organize bölgesinden şehrin içindeki esnafa, sanayiden tekstil kente bütün esnafın maalesef işleri bitme noktasına geldi. Üreten esnafımız aldığını yerine koyamadığı zaman kepenk kapatıyor. 10 TL’ye aldığı bir ürünü 12, 13 liraya satarken şimdi 10 liraya aldığı ürünü, 15, 20 liraya alıyor. Aldığını yerine bırakamayınca bu yüzden gittikçe işler kötüye gidiyor." dedi.
"Yüz esnaftan 85’i çalışmıyor"
"Organize Sanayi Bölgesinde yüz esnaf varsa, 80, 85’i çalışmıyor. Bir bekçi bırakmışlardır. Üretim yapılmıyor. Tek sebebi ise döngü sistemi. Üretim yapan fabrikalar aldığını yerine koyamıyor." diyen Özgökçe, şöyle devam etti:
"Bu yüzden devletin bir eylem planına gitmesi lazım. Üreten için bir destek, bir kredi; adına ne derlerse bir an önce böyle bir eylem planına gitmesi lazım. Biz üreten bir ülke iken maalesef tüketen bir ülke olduk. Saydığımız sanayiler de ülkemizin dinamikleri. Buradan yetkililere şu çağrıda bulunuyorum: Bir an önce bu sektöre bir el atılmalı, sadece bir değil bütün sektörlere el atılmalı. Esnaf için bir kredi veya esnafın ayağa kalkması için bir şeyler yapılmalı."
"Yatırım için ne gelen var ne giden"
Özgökçe, "2-3 yıla yakındır Ticaret Odamız, işte şu marka Van'a geliyor veya şu fabrika Van’da açılacak, şu yatırımcı Van'a geliyor diyor. 3 yıldır kurulan bir oda olarak hiç birini görmedik. Ne gelen var ne giden. Hatta giden çok gelen yok diyebiliriz. Tekstil kent. Evet, bugün üretim var ama nereye kadar gidecek? Onların da üretiminin yüzde 70, yüzde 80’i İran pazarıydı. İran pazarının da böyle olması tekstilcilerimizin elini kolunu bağladı. Onlar da patlak verecektir ama inşallah olmaz. İran’da maalesef bir devalüasyon oldu. Biz de de gizli devalüasyon oluyor, İran İslam ülkesinde dolar 3 liradan, 9 liraya çıktı. TL ve Tümen başa başken, bugün 2 TL’ye yakın TL ve tümen arasında fark var. İran’da ciddi sıkıntılar var. Her gün yaşanılan olaylardan ötürü İran devletinin de durumu iyi değil. İran halkı artık tatile de gelemiyor, alışverişe de gelemiyor. Bölgemizin de sıkıntısı haddinden fazla. Yıllardır Türkiye’de 6, 7 yıldır ekonomik bir kriz vardı fakat İran pazarı sayesinde tabiri yerinde ise teğet geçiyorduk çünkü bölgemizde sıcak bir para akışı vardı. Bu para akışı durunca bölge olarak sıkıntılar yaşıyoruz. Fabrikalarımızın yüzde 80’i kapatma aşamasına geldi." ifadelerini kullandı.
"Dış ülkelere ülkemizi anlatamıyoruz, reklam yapamıyoruz"
Turizmin ülke için çok önemli olduğunu söyleyen Özgökçe, "Turizm ülke ekonomisinin yüzde 50’sine odaklı bir sektör." dedi ve şunları ekledi:
"Sadece İran pazarıyla olmayacağını zaten yıllardır dile getiriyor ve söylüyorduk. Yanı başımızda Ermenistan, Irak'ın Kürdistan Bölgesi var. Bu gibi bölgelerle iş yapılabilir. Oradaki insanları buraya davet etmek lazım. Van, turizm şehri ve insanlara bunu yansıtmamız lazım. Sektör olarak hep birlikte bunu yapmamız gerekiyor, Van gerçekten güzel bir şehir özellikle yaz aylarında yaşanılacak bir şehir. Tuşba Belediyesinin Molla Kasım'da ödül treni yapıldı. Çok güzel bir halk plajı yaptı Tuşba Belediyesi. Geçen yıl yine Edremit Belediyesi yapmıştı. Bir reklam yapamıyoruz. Komşu ülkelere gidip Van’ı pazarlasak bu tür sıkıntıları da yaşamayacağız. İç pazarda da yine çalışmamız lazım. Ramazan'dan önce esnafın işleri iyiydi; Ramazan bittikten sonra yaprak kıpırdamıyor."
" Elemanda çalıştıramıyoruz"
Van Marangozular Sitesinde iş yeri işleten Nihat Samsa, "İş konusunda sıkıntı yaşıyoruz. Yapılan kooperatiflere hep dışardan iş geliyor. Bize burada ufak tefek küçük evler, tek katlı ve iki katlı evler kalıyor. Onlar da çok nadir geliyor ve ayrıca malzeme konusunda sıkıntı yaşıyoruz. Dolar yükseldikçe bizim malzemeciler de malzeme fiyatını yükseltiyor. Bu da müşteriye çok kötü bir şekilde yansıyor. Müşteriye karşı bir fiyat vermekten çok çekiniyoruz; yüksek geliyor müşterilere karşı. Bu konuda çok sıkıntı yaşıyoruz. Van’da daha çok yoğun bir şekilde çalışmak istiyoruz ama eleman da çalıştıramıyoruz. Kazancımız fazla olmadığı için para veremiyoruz ve geleceğe bu işi yapacak eleman yetişmiyor." ifadelerini kullandı.
Samsa, "Seçimden önce ve seçimden sonra değişen hiçbir şey olmadı. Malzeme yine yüksek ve halen yükselmeye devam ediyor. Biz bir tabaka MDF’yi 230 TL’ye alırken şimdi 250 TL olmuş. Bir kapı 4 yüz TL ise bizde 550 TL değerinde oluyor. Nedeni ise dışarda fabrikalar hazır bin kapı baskısı gerçekleştiriyorsa biz burada haftada belki 50 kapı zor çıkarıyoruz." diye konuştu.
"Son yıllarda işlerimiz tamamen bitmek üzere"
Siftah yapmadan kepenk kapattıkları günlerinin olduğunu söyleyen Suat Sayan, aldıkları malzemelerde geçmişe göre büyük artışın olduğunu ifade etti.
Sayan, "Van’da son yıllarda işlerimiz tamamen bitmek üzere. Öyle ki her atölyede çalışan 10 eleman vardı şimdi eleman parası çıkaramadığımız için çalışacak işçi de yok. Biz kazanamadığımız zaman bölge ve bölge halkı da kazanmıyor. Biz kazanırsak lokantası, mağazası ve bunun gibi bir sürü esnaf kazanacak. BÜTÜN yetkililere sesleniyoruz, buna bir el atsınlar. Artık zam uygulamasına son vermeleri lazım." ifadelerini kullandı.
"Esnaf ve işveren olarak çok zor bir durumdayız"
İş veren Bilal Gündüz de şunları söyledi: "İşlerimiz o kadar parlak değil. Kârlı bir şekilde imalathaneyi kapatıp gittiğim söylenemez. Çevremizde inşaat sektörü azaldı, kooperatif işi de tutamıyoruz. Bizde ya müstakil yâda buna benzer daireler tutarak ancak sezonu bu şekilde kapatıyoruz. Bazen hiç çalışmadığımız zamanlar oluyor. İş olmadığı için, halkta para olmadığı için biz de işsiz kalıyoruz. Her şeye zam gelmiş, bir türlü fiyatları denkleştiremiyoruz. Gelen müşterilerimize sabit bir fiyat veremiyoruz. Bu yine dolara bağlı. Dolar yükseldiği zaman malzeme de yükseliyor. İşverenlerin işi dönerse orada onlarca insan çalışır. Onlarca insanın çalışması demek bir nebze de olsa yoksulluğun ve işsizliğin bitişi demektir." şeklinde konuştu. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.