Selman URUK

Selman URUK

Özgür İrade Ve Titrek İrade!

Özgür İrade Ve Titrek İrade!

Karşısına gelip duran ve gayr-i ihtiyari bir şekilde tir tir titreyen bedeviye;

“Titreme Ben kral değilim. Kureyş’ten kuru ekmek yiyen bir kadının oğluyum” diye buyurmuş Resul-i Zişan (asm).

Bunun gibi örnekleri Hz. Peygamber'de (asm) görmek çok olağan olduğu için böylesi bir insanlık dersinin kıymetini çoğu kez gözden kaçırmak olağan bir hal oluyor. Oysa bu örnek içinde fırtınalar besleyen bir büyük derstir.

Bir özgür irade dersidir. Karşısındakinin büyüklüğüne! makamına, mevkiine, ismine, cinsine, menşeine, gücüne vs. özelliklerinin etkisine kapılmadan yaşamak... Meramını korkmadan anlatmak...

Titremeden anlatmak, anlatabilmek kendini. Beynini ve düşünme yeteneğini titremenin ve heyecanın zincirlerinden azade kılmak. Yanlış ise yanlış diyebilmek... Eleştirebilmek... Kul olmamak hem cinsine...

Titrerken insan ne anlatabilir  muhatabına? Hiç.

Çünkü titremek korkunun bedene ve düşünceye egemen olması demektir. Kişiyi doğru davranışa sevk edecek düşünce ve duygular arasında sadece bir duygunun (korkunun) hakim olması demektir. Doğru ile yanlışın, gerçek ile yalanın ayırt edilememesi halidir.

Değil mi ki tüm dünya müstekbirleri, müstekbirliklerini korku üzerine kurmuşlardır. Egemen güçlerin özgür insan yerine korkularına esir olmuş insan tipini sevmeleri ve bu insan tipini yeşertmeyi amaç edinmiş olmaları da bundandır.

Titremek sorgulayamamaktır. Şeyhim her zaman doğru söyler demektir. Kralın parmak uçlarına beynini ve bedenini amade kılmaktır. Hasıl-ı kelam titremek kendine has düşünememek, düşüncelerini titrenilene muhassas kılmaktır.

Bu hal üzerindeki bir beyin artık karşısındaki patrominyal güce esir olmuş biri olur. Patron ne derse doğru olur. Şeyh ne emrederse vahiy telakki edilir. Kişi doğru, iyi, ahlaki ve müşahhas fikirlerinden kaçıp her eylemini ve düşüncesini patronajı memnuniyet için icra eder.

Sonuçta kendi olmayan biri; Sadık Hidayet'in deyimiyle “ölü yaşayan” biri olur.

Sorgulamayan, en hafif rüzgârlarda o yandan bu yana savrulan, çelimsiz, korkak bir ucube...

Bu ucube yığınlar içinde “Ben” olamamış kişilikler..

Ve kişiliğin hastalıklı ruh hali..

Bu durum sömürgecilik ile yakından bir ilişki ortaya çıkarır.

Bu durumda her şey sömürgecinin istediği gibidir.

Sömürmek istenilen coğrafya bu nevi özgür düşünceden yoksun topluluk/ cemaat/ gruplar sayesinde demir bir yumruğun en yumuşak gardını oluşturur. Sömürgeci bir yeri sömürmek istediğinde önce sömürgenin bu yumuşak karnını tespit etmesi ( daha doğru bir deyişle “oluşturması”) gerekir. Daha sonra yapılacak her şey şeyhin emriyle mübah olacağından direniş, cihad gibi sömürgecinin baş düşmanı olan kelimeler literatürde yer almayacak.

Mısır örneği bunun en bariz örneğidir. Mısır’daki halk iktidarına karşı emperyalist güçlerin tezgâhladığı askeri cunta böyle hastalıklı ruhların en net şekilde görülebilmesini imkanlı kılmıştır. Askeri darbeye karşı hiç mukavemet göstermeyen yerel cemaatlerin tavrı bu hastalıklı ruhun tezahürüdür. Darbenin başarılı olması, sivil direnişin başarısız olması da bunlar nedeniyledir.

Gelelim Türkiye’ye. Türkiye’deki anti darbe söylemleri ve sahipleri bellidir. Bunlar direniş ve bağımsızlık ruhuyla hareket eden ağırlığını Müslüman kişiliklerin oluşturduğu bunun yanında seküler yaşantılı kişilerin de olduğu ortak zemini oluşturmuştur. Peki darbeyi “ama”lı eleştiren ve darbeci olanlar kim?

Darbeciler; başlarında bir MEHDİ olduğuna inanmış bir grup. Düşünmeyen , yap denileni yapan, itaat eden ama mutlak itaat eden uyuşturulmuş bir yığın. İradeden yoksun kişilikler.

Darbecilere karşı tavır alamayanlar kim; sol ve Kemalist ideolojinin uyuttuğu travmatik tipler. Beynini ve vicdanını Batı emperyalizmine satmış sözde aydınlar.

Korkunun kalplerine egemen olduğu sinekler. Özgür yaşamanın ne olduğunu idrakten yoksun entelektüel boşluklar...

Ne yapsınlar karşılarında “titreme” diyen bir Önder’leri yok?

Onların önderleri hep “titre” demiş. Titre ve kork.

Özgür irade ve titrek irade.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Selman URUK Arşivi