Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri mezuniyetlerini dua ile taçlandırdı
Programa, aileler, birçok anabilim dalından öğretim üyesi hocalar ve il müftülüğü yetkilileri katıldı.
Öğrenci konuşmasını mezun olan hekimlerden Dr. Seyid Muhammed Yusuf İptaş gerçekleştirdi. Birçok öğretim üyesi hoca konuşma yaptı. Hocalar adına ana konuşmayı Halk Sağlığı Anabilim Dalından Dr. Abdullah Uçar geçekleştirdi. Duayı, İl Müftü Vekili Burhan Bilgin gerçekleştirdi.
Kur'an-ı Kerim tilaveti, dualar, kıymetli tıp fakültesi hocalarının ve yeni mezun hekimlerim konuşmaları ve İl Müftü Vekili Burhan Bilgin hocanın konuşma ve duası ile bereket dolu bir program gerçekleştiridi. Yeni mezun hekimler, mezuniyetlerini dualar ile taçlandırmış oldu.
Tıp fakültesinden kıymetli hocalar, aileler ve diğer katılımcılar çokça hayır duasında bulunarak, mezun olan kıymetli hekimlere başarılar dilediler.
Mezuniyet duasında, mezun olacak hekimler adına konuşma yapan Dr. Seyid Muhammed Yusuf İptaş, hekimlik adına şu açıklamalarda bulundu:
"6 senelik kıymetli, zahmetli ve onurlu bir yolculuğu tamlamak üzereyiz. 6 seneye çokça dua, mücadele, stres, belki gözyaşı, anı ve devam eden hayırlı çalışmalar sığdırdık. Rabbimizden dileriz ki gelecek hayatımızda birçok hayırlı çalışmalarla, güzel dualarla ve güzel hatıralarla dolu olsun.
Bu yolda bizler kadar mücadele eden emek veren anne babalarımızın ellerinden öpüyoruz. Bizler hem ahlaklı hem de iyi bir hekim olmayı öğreten hocalarımızı saygıyla selamlıyoruz. Kampüs Camii de bizlere abilik eden İmam hocalarımıza ve bize destek veren il müftülüğümüze çokça teşekkür ediyoruz. Beraber yol yürüdüğümüz kıymetli kardeşlerimiz olan geleceğin hekim adaylarını da sevgi ile kucaklıyoruz. Ve yine bu programın hazırlığında beraber emek verdiğimiz tüm kardeşlerimize de şükranlarımızı sunuyoruz.
Bizler, hayatın sadece bu dünyadan ibaret olmadığını bilen, Allah'ın rızasını ve ebedi saadeti hedefleyen, hekimliğin vicdan ve merhametten ayrı düşünülemeyeceğine inanan Müslüman hekim ve hekim adaylarıyız.
Bütün emeğimiz bir hayatın canın kurtarmaya vesile olabilme üzerinedir. Elbette binlerce mazlumun vahşice katledildiği başta Gazze olmak üzere mazlum coğrafyalara bir hekim olarak asla duyarsız kalamayız.
Bu zulmü dünyada gerçekleştirenler de onların ideallerine hizmet eden, onların dergi kapaklarına gündem olan, onların TV kanallarında onların istediği gibi konuşan hekimler olmamızı arzu ediyorlar. Bizler bu düzenin bir parçası olmayacağız. Hocalarımızın gösterdiği yolda, İslam'ın ahlak elbisesini üstümüze giyerek mazlumların yanında, zalimin karşısında toplumun faydası için mücadele edeceğiz inşallah.
İnsanlık ve dünya sancılar içerisinde kıvranıyor. Bundan yaklaşık 1500 yıl önce Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v)in getirdiği yüksek insani değerlere, erdemlere ve adalete muhtaç. Bizler, bu anlayışı ideal edinerek ve bu anlayışı taşıyacak nesiller ve öğrenciler yetiştirmeliyiz.
Bizlerde Rasulullah efendimizin getirdiği güzel ahlak ve anlayış üzere bir meslek hayatı sürebilmeyi Rabbimizden niyaz ediyoruz."
Ardından tıp fakültesi hocalarından Dr. Abdullah Uçar yeni mezun hekimlere, şu özel tavsiyelerde bulundu;
"Euzubillahimineşşeytanirracim, Bismillahirrahmanirrahim ile mesleklere başlamak gerek. Katılmak gerek Pîr Ahî Evran-ı Velî'nin sünnetine. Anacaksan Allah'ın adını alır, işin başında anmalı, yoksa gereksiz iş çıkışında geçtiğinde. Son nefeste, aşk ile buyrun demek yerine kelime-i şehadetinin yolun başında, ilk nefeste. Rahmet olsun cümle âhiyân-ı Rûma, baciyân-ı Rûm'a. Bedenlerimiz çağa tutsak, ama ruhumuzun selamı.
Aziz meslektaşım,
Hoş geldiniz meydanına. Peşrev'in çektiği rakibin, her şeyden önce kendi nefsin, bilesin. Hangi ilkeyle, hangi duayla, hangi niyetle çıktıysan yola, şimdi hepsiyle bir sınanıp terleyeceksin. Yolun sonunda kendinden sonra Rabbini bileceksin.
Yeryüzünde tevazu ile yürümek artık gerek. Kul hakkı yememek artık gerek. Doğruluk nutukları değil, artık sana doğru adımlar gerek. Eğriliğe sitem değil artık meziyet, eğriliğin hakkından gelme maharet.
Madem kubbe altında buluyorsun huzuru, ona hastaya dokundur bu süruru.
Madem Er Rahman'ın adına yapacakları işler, unutma ki merhameti bu mesleğin vacibi.
Madem azığın dua olsun istedin, duayı önce Allah değil, sen kabul edeceksin.
İstikamet hikmetse şayet, onun zorluğu azıktır, hoş gör zorlayanı, sabret.
Sen derviş de kendi kendine olamazsın, yakma gemileri, insan etmezsin ama Allah kabul eder tövbeleri.
Hoş görme apaçık zalimi, bildir haddini. Lakin hikmet ehlisin, bil kendini, mazur gör kendini bilmeyeni. Madem şeytandan Allah'a sığınarak başlayacaksın, o haldeyken saptıranları tanıman lazım. 3 kuruşa satmanı isterlerse ahalinin yetkisi, satma, o zaman kılı kırk yarmak zamanı.
Karıştırma şifacıyla Şafi'yi, biri Allah'tır zira kuldur diğeri.
Cânım meslektaşım,
Bundan sonra naz bize, sabır sana,
Derman bize dert sana,
Gül bize diken sana,
Ses bize sükût sana.
Çok yükledik ayrıldık, malum herkese
Ne kronik azizim, istikamet Hikmete
Hikmet ne mi dersin? Bu sabra'ya değer mi?
Hakkısın, ancak Allah aşkına çıkılır bu yola.
İşte işte ecrin, rıza-i ilahi, orada, pîr-u pâk,
''Keşke bilselerdi'' söyleyeceklerin alnın ak."
İl Müftü Vekili Burhan Bilgin ise genç hekimlere hayatlarında hayırlı görevler, Kur'an'a ve İslam'a hizmet yolunda muvaffakiyetler diledi.
Bu güzel dilek ve temenniler sonunda mezuniyet duasını gerçekleştiren İl Müftü Vekili Burhan Bilgin, genç hekimleri tebrik ederek hediyelerini takdim etti.
Ardından Kampüs Camii bahçesinde yapılan ikramlar ve hediyeleşmelerle program sona erdi.
Kaynak:İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.