Sefer Üstü: Suriyelilerin kalması kazancımıza

AK Parti İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, hükümetin Suriyeli mültecilerle ilgili politikasını ve AB ile yapılan anlaşmayı değerlendirdi.

Türkiye 3 milyona yakın Suriyeliyi barındırıyor. Avrupa bu konuda aciz durumda, bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye 6 yıldan beri açık kapı politikası izliyor, herkese kucak açıyor. Avrupa bundan neden telaşlanıyor? Hiçbir medeniyet sonsuza kadar sürmez. Kendi medeniyetinin de bir gün geriye gideceğini biliyor. Bunun göçmenler yoluyla tehlikeye girdiğini gördü ve büyük bir telaşa kapıldı.

ALIŞMAMIZ LAZIM

Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin durumuyla ilgili uzun vadede ne öngörüyorsunuz?

Gönül bağımız olan bu kardeşlerimizle 100 yıl önce aynı nüfus cüzdanlarını taşıyor, birlikte yaşıyorduk. 100 yıl önce Suriye diye bir devlet yoktu, Halep ilimiz vardı. Ne kadar zorlarsak zorlayalım göçmenlerin en az yarısı burada kalacak. Onlarla beraber yaşamaya alışmamız ve kendimizi konumlandırmamız lazım. Göç meselesini lehimize çevirmemiz lazım. Bu göçü iyi idare edebilirsek bizim için büyük bir fırsat. 

NEREYE KAÇARSA KAÇSIN...

Çocuk istismarıyla ilgili Meclis’te bir araştırma komisyonu kuruluyor... Bir defa çocuk istismarı yapanları şiddetle lanetliyoruz. AK Parti döneminde 2005’te çıkardığımız ceza kanunuyla birlikte çocuk istismarı suçlarında cezaları olabildiğince artırdık. Bu kişilerin toplum içerisinde gezme hakları yok. Nereye kaçarlarsa kaçsınlar, dünyanın neresine giderlerse gitsinler bulunmalı ve yargılanmaları lazım. Bizim bu noktada çekinecek, birini kollayacak bir pozisyonumuz yok.

Fezleke teklifi muhalefeti şoke etti

AK Parti’nin dokunulmazlık teklifi anayasamıza geçici bir madde ilavesini içeriyor. Dokunulmazlık dosyalarının Meclis’te görüşülmesinin oldukça uzun bir prosedürü var. Muhtemel uzun süreçleri by-pass etmek adına kısa yol önerdik. Muhalefet böyle bir teklif getireceğimizi düşünmüyordu. Tavırları itibariyle ne diyeceklerini bilemediklerini deyim yerindeyse şoke olduklarını gözlemledik.

‘İçlerinden dehalar çıkacak’

Zorla kimseyi gönderemeyiz. Belki teşvik edebiliriz. Türkiye’nin nüfusu artsın istiyoruz. Göçmenlerin yarın iş gücü piyasasına kazandırılması, eğitim verilmesi gibi yaşanabilecek gelişmeler Türkiye’nin nüfusunun nitelikli bir ortamda artması için önümüze bir fırsat ortaya koyuyor. Gaziantep’teki mülteci çocuklarının yüzde 95’i okula gidiyor. Bu kardeşlerimiz içerisinden yarın Türkiye’ye hizmet edecek büyük dehalar çıkacak.