Şırnak'tan Muhammedi Çağrı
Peygamber Sevdalıları Platformu Şırnak İl Koordinatörlüğünün düzenlediği Mevlid etkinliğinde, dünya ve ahiret kuruluşunun tekrardan Hazreti Muhammed’in yolundan gitmekle olacağı mesajı verildi.
Şırnak'ta Peygamber Sevdalıları Platformu Şırnak İl Koordinatörlüğü tarafından "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" temasıyla Mevlid etkinliği düzenlendi.
Programdan önce alana akın eden Peygamber âşıkları, ellerinde tevhit bayrakları ve tekbirlerle mewlid alanına girdi. Erkek ve kadınlar için ayrı yerlerin tahsis edildiği program Gündoğdu Mahallesi Hz. Ömer cami yanındaki boş alanda saat 13.30'da başladı.
Sunuculuğunu Rıdvan Tatar’ın yaptığı etkinlik, Gökhan Ulalı'nın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. İlahi ses sanatçılarından Bilal Güler’in okuduğu Mevlid-i Şerifle devam eden programda, sık sık tekbir ve salavatlar çekildi.
Programa konuşmacı olarak, İlahiyatçı-Yazar Mehmed Göktaş ve İttihadul Ulema üyesi Molla Osman Teyfur katıldı.
Programda bir konuşma yapan İttihadul Ulema üyesi Molla Osman Teyfur, Hazreti Muhammed’in yolunu terk eden İslam coğrafyasında kan, zulüm ve ihanetlerin olduğunu vurgulayarak, Hazreti Muhammed’e muhalefet edenlerin helak olduğu hatırlattı.
"Peygamberden uzaklaştığımız için şehirlerimiz harabeye dönüştü"
"Evlatlarımız öldürülüyor, mallarımız talan ediliyor, evlerimiz başlarımıza yıkılıyor ve kanlar dökülüyor çünkü biz, Peygambere muhalefet ediyoruz. Peygambere muhalefet eden kavimlere kurtuluş yoktur." diyen Molla Osman Teyfur, şunları söyledi:
"Peygambere tabi olmayanlar helak oldular, cehenneme de odun oldular. Bugün dünyada hassaten İslam âleminde büyük bir tehlike var. Bugünlerde insanlık tekrardan peygamberden, O’nun nizamından, vahiyden uzaklaştığı için coğrafyamızda zulüm, kan, kin ve nefret meydana geldi. Kadim şehirlerimiz harabeye dönüştü. Bunun için insan tekrardan kendini ve peygamberini tanımalıdır. Peygamberin yolunu terk eden ve peygambere muhalefet edenlere bu dünyada büyük bir fitne bekliyor. Bu kadim Şırnak şehrine bakın, her 10 yılda bela ve büyük fitneler üzerimize geliyor. Evlatlarımız öldürülüyor, mallarımız talan ediliyor, evlerimiz başlarımıza yıkılıyor ve kanlar dökülüyor. Çünkü biz, Peygambere muhalefet ediyoruz. Peygambere muhalefet eden kavimlere kurtuluş yoktur. Gerek bizler herkesten daha çok tefekkür etmeliyiz. ‘Neden bela ve musibetler üzerlerimize geliyor, neden bu adar acı çekiyoruz, neden şehirlerimiz harabeye dönüşüyor, neden gençlerimiz öldürülüyor, neden insanlarımız evlerinden sürgün edilip muhacir oluyor?’ Avrupalarının kapılarını çalıyorlar; onlardan da köpek muamelesi görüyorlar. "
"Hazreti Muhammed’e tabi olduğumuz an huzuru, özgürlüğü ve kardeşliği göreceğiz"
Sömürülenlere, ezilenlere, haksızlığa uğrayanlara çağrıda bulunan Teyfur, kurtuluşun ve özgürlüğün Hazreti Muhammed ile olacağını söyledi.
Teyfur, "Bugün Müslümanların evlatları başlarını sokacak bir çadır bulamıyorlar. Müslümanların kızları, Avrupalıların elinde oyuncak olmuş; ırz ve namusları talan edilmiş durumda. Bunun için bu dünya kurutuluşumuz için, hem de ahiret kurtuluşumuz için tekrardan Resulümüze ve kitabımıza dönelim. Kitabımızı anlayalım, onunla amel işleyelim sonra da ayağa kalkıp bu milleti uyandıralım. Bu millete ‘Ey Müslümanlar, ey sömürülenler ve mazlumlar özgürlüğün ve kurtuluşun reçetesi Hazreti Muhammed’dir. İslam ve şeriattır. Tekrardan huzuru ve özgürlüğü getirecek olanlar bunlardır. Yönünü yanlış yollardan döndürdüğümüz zaman Allah’ın izniyle ilk önce biz huzuru tadacağız, özgür ve başarılı olacağız. Sonra da çevremizdeki insanlar, şehirlerimiz, İslam âlemi ve tüm dünya insanları özgür olacak. Bunları yaptığımız süre tekrardan Adaleti hâkim kılacağız." İfadelerini kullandı
"Bu iş 5-10 ihtiyarla sadece camilerde olmaz İslam meydanlara çıkacak"
Daha sonra konuşmasını gerçekleştiren İlahiyatçı-Yazar Mehmed Göktaş, Allah’ın bütün dinlerin, bütün felsefelerin, bütün inançların ve ideolojilerin üstüne geçecek ve muzaffer olacak din olarak İslam’ı gönderdiğine vurgu yaptı.
7 milyar insana ve dünyaya İslam’ın anlatılması için gökdelenlerin arasından kaybolan camilerle sınırlı olmayacağını belirten Göktaş, İslam’ın hep meydanlarda olması gerektiğini söyledi.
Göktaş, "Muhterem kardeşlerim! Ne yapıyoruz buralarda, bir şey yapıyoruz nedir biliyor musunuz? Bu birkaç delikanlının heveslenip te buralarda bir etkinlik düzenlemesi değildir. Allah bize bir görev vermiş. Bakın 1400 senedir peygamber gelmiyor, kıyamete daha ne kadar var, ve gelmeyecek. Çünkü Allah öyle bir peygamber göndermiş ki, yeter. Niye bir peygamber daha gelmeyecek biliyor musunuz? Çünkü onun görevini biz yapacağız. Abartma değil, Allah bize böyle bir yük veriyor. Evet, bu görev sadece cami ile olmaz. 7 Milyar insana ve dünyaya bu görevi taşıyacaksak, küçücük camilerden, hele gökdelenlerin arasında kaybolan küçücük mescitlerden 5-10 tane ihtiyar ile bu iş olmaz. Ya ne olacak? İslam meydanlara çıkacak. Allah öyle bir din gönderdi ki, bütün dinlerin, bütün felsefelerin, bütün inançların ve ideolojilerin üstüne geçecek ve muzaffer olacak bir din göndermiş." Dedi
"Devlet başkanları, komutanlar ve valiler O’na göre yaşayacak"
"Hazreti Muhammedi camilerden dışarı çıkaracağız, evlerden meydanlara çıkaracağız. Sadece camilerdeki ihtiyarlara örnek değildir. Komutanlarda onu örnek alacak. Valilerde onu alacak. Devlet başkanları da O’nu örnek alacak. O nasıl yaşıyorsa onlarda öyle yaşayacak." diyen Göktaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Onun için bu din meydanlara, caddelere, ekranlara ve her yere taşınmalıdır. Onun için bu yaptığınız işi inanın böyle basit zannetmeyin. Burada abartmıyorum inanın ki, minarelerde ki Allah-u Ekber, sizin burada çektiğiniz Allah-u Ekber’in arasından çok fark vardır. Haşa camilerdeki Allah-u Ekber’leri küçük görmüyorum. Bu meydanlardaki Allah-u Ekber var ya, küfrü ve kâfirleri çok-çok daha yerinden oynatıyor, sarsıyor. Bu bir şımarıklık veya heyecan değildir. Onun için Hazreti Muhammedi camilerden dışarı çıkaracağız, evlerden meydanlara çıkaracağız. Çünkü o, bütün insanlığa örnektir. Sadece camilerdeki ihtiyarlara örnek değildir. Komutanlarda onu örnek alacak. Valilerde onu alacak. Devler başkanları da O’nu örnek alacak. O nasıl yaşıyorsa onlarda öyle yaşayacak. Yoksa sadece birkaç kişi efendim bu peygamber efendimiz sünneti.. Haşa küçük görmüyoruz. Ney efendim, ‘eve girerken sağ ayağıyla girermiş, mescide girerken sağ ayağı ile girermiş, besmele ile başlarmış’ tamam bunlar güzel yapıyoruz. Ama asıl sünnet bu değildir. Asıl sünnet insanlığı yerinde oynatacak idare şekilleridir."
Etkinliğe, HÜDA PAR Şırnak İl Başkanı Emcet Yalçın, Cizre İlçe Başkanı Ahmet Elçin ve Sivil toplum ve Kuruluşu temsilcileri katıldı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.