TESSEP'ten "Aile Yılı" açıklaması: Atılacak adımlar hassasiyetle takip edilmeli

TESSEP'ten "Aile Yılı" açıklaması: Atılacak adımlar hassasiyetle takip edilmeli
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "güçlü toplum, güçlü ailelerle mümkündür" diyerek 2025 yılını "Aile Yılı" ilan etmesiyle ilgili konuşan TESSEP Başkanı Bildane Kurtaran, konunun da konu hakkında atılacak adımların da önemli olduğunu söyledi.

Tesettür Seferberliği ve Erdemli Kadınlar Derneği (TESSEP) Başkanı Bildane Kurtaran, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kabine toplantısının ardından "güçlü toplum, güçlü ailelerle mümkündür. Toplumun tüm kesimlerinde farkındalık oluşturmak amacıyla 2025 senesini Aile Yılı ilan etmeyi kararlaştırdık" şeklindeki açıklamalarıyla ilgili İLKHA muhabirine önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarının hemen sonrasında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile 2025 yılının aile konusundaki her türlü çalışmayı zirveye taşıyacakları bir süreç olacağını işaret ettiğini hatırlatan Kurtaran, oldukça hassas olan aile konusunda atılacak her adımın da bir o kadar önemli olduğunu ifade etti.

Bakan Göktaş'ın, "Vatandaşların, ailenin, aile olmanın, bir aile içinde güvenle yaşamanın mutluluğunu hissedecekleri bir yıl olması için Bakanlığın koordinasyonunda devletin tüm kurumlarıyla kapsamlı çalışmaları hayata geçireceğiz" dediğini de aktaran Kurtaran, yıllardır aile konusunda etkili ve yetkili makamları bu konuda hassas olmaya çağırdıklarını hatırlattı.

"Süreç hassasiyetle yürütülmeli, aile kurumuna yarar sağlayacak her türlü çalışma desteklenmeli"

Kurtaran, "Son zamanlarda bu çağrılarımız artık acil çağrılar türünden çağrılar olmaya başladı. Zira aile kurumu çatırdıyor. Bu sebeple Cumhurbaşkanı'nın ve Bakan’ın açıklamalarını çok önemli bulduğumuzu belirterek, önümüzdeki süreçte aile ile ilgili yapılacak çalışmaların ve bu süreçte atılacak adımların nasıl olacağı konusunun da bir o kadar önemli olduğuna inanıyor ve hassasiyetle takip edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Özellikle bu sürecin nasıl bir politika üzerinden yürütüleceği ve bu süreçte toplumun hangi paydaşlarıyla yol yürüneceği, çalışma yapılacak sivil toplum kuruluşları tercihinin ne şekilde olacağı hususu da oldukça önemlidir. Daha önce bu gibi etkenlerin benzer süreçleri ne şekilde etkilediği herkesçe malumdur. Ancak özellikle belirtelim ki, söz konusu aile olunca, aile kurumuna zarar verecek her etken özenle bertaraf edilmelidir ve aile kurumuna yarar sağlayacak her olumlu etken de maddi-manevi teşvik edilip desteklenmelidir." dedi.

"6284 Sayılı Kanun, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ne olacak?

"Aile toplumun temel taşıdır ve bu taş yerinden oynadığında toplumun dengeleri de yerinde oynar." diyen Kurtaran, "Maalesef ki şu anda aile kurumunun vaziyeti budur. Çünkü aile kurumuna dair pek çok denge maddi ve manevi açıdan yerinden oynamış durumdadır. Örneğin Cumhurbaşkanı, 'küresel şer odaklarının teşvik ettiği cinsiyetsizleştirme politikalarının herkesin malumu olduğunu belirterek, 'LGBT meselesi, bugün ailenin varlığına yönelik en ciddi tehditlerin başında gelmektedir' şeklinde bir tespitte bulundu. O halde 'Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun' olarak bilinen, ancak ne aileyi ve ne de kadını koruyan, gözeten ve mutlu eden bir kanun olmadığı artık aşikâr olan 6284 sayılı kanun ne olacak? Adı nedeniyle bir tabuya dönüşen ve her eleştirildiğinde sanki kadın düşmanlığı yapılıyormuş gibi bir yafta ile eleştiren kesimleri yaftalanan, ama aile ve toplum içindeki dengeleri cinsiyet yargıları üzerinden al aşağı ederek kadına en büyük zararı veren ve belli güruhların elinde bir aparata dönüşen bu kanun revize edilecek mi? Bırakın toplumu bizatihi devlete 'Toplumsal Cinsiyet Eşitliği' konusunda faaliyet yapmayı zorunlu kılan bu kanun, toplumu cinsiyet rolleri üzerinden yeterince gererek, fertlerin fıtrat ayarlarıyla yeterince oynamadı mı? Kadını, erkeği ayrıştırıp, birbirleriyle yarıştırarak, fıtratlarında bulunan ve aile kurumunu var edecek, yaşatacak dinamikleri, ayakta tutabilecek erdemleri yok etmedi mi? Cumhurbaşkanı'nın ifadelerinde gecen 'küresel şer odaklarının teşvik ettiği cinsiyetsizleştirme politikaları' bu kanundan yeterince nemalanmadı mı? Elbette aile konusunu sadece 6284 üzerinden değerlendiren bir bakış açısıyla meseleye bakmıyoruz. Fakat bu süreçte bu kanunla ilgili muhakkak bir düzenleme yapılması gerektiği kanaatindeyiz." şeklinde konuştu

"Önümüzdeki süreçte somut adımların atılmasını bekliyoruz"

Kurtaran, "Bunun yanı sıra, TESSEP olarak aile ilgili konularda kendi yankı odamız üzerinden ve salt eleştiri mantığı üzerinden değil, bizzat her kesimi dinleyerek ve aile konusunda birebir yaptığımız saha çalışmalarında, binlerce insanla aileye dair konuşarak, fikir alışverişinde bulunarak aile konusunda gözlemler, analizler yaparak vardığımız sonuçlarla oluşan kanaatleri dinlendiriyoruz. Sonuç olarak aile konusu çok boyutlu bir konudur. Sadece bir boyutuyla değil, aile ile ilgili tüm konularda, alanlarda bilinçlendirme, ihya, ıslah ve inşa çalışmaları yapılmalıdır. Önümüzdeki süreçte bu konuda somut adımlar atılmasını umut ediyoruz. Çünkü kaybedecek tek bir günümüz bile kalmadı. TESSEP olarak bu sürecin yakın takipçisi olacağız." dedi.

Kaynak:İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.