Türkiye, Avrupanın güvenlik zaaflarını ortaya koydu
Belçika’nın başkenti Brüksel’de 22 Mart’ta sırasıyla Zaventem Havalimanı ve Molenbeek metro istasyonunu hedef alan bombacılar İbrahim ve Halid el Bakraoui kardeşler ve saldırıları nasıl planladıklarıyla ilgili yeni iddialar ortaya atılıyor.
AFP ajansının NBC kanalına dayandırdığı haberine göre metro saldırısından sorumlu olan Halid ile havalimanındaki saldırıyı düzenleyen İbrahim’in adları ABD’nin terörle mücadele veri tabanlarında da geçiyordu. Adını vermek istemeyen iki ABD’li yetkiliye dayandırılan haberde, Bakraoui kardeşlerin ABD veri tabanlarında ‘potansiyel terör tehdidi’ olarak listelendiği belirtilirken isimlerin tam olarak hangi terör veri tabanında yer aldığına dair bilgi verilmedi.
NE OLMUŞTU?
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Brüksel saldırganlarından İbrahim Bakraoui'yi Haziran 2015’te Hollanda’ya sınır dışı ettiklerini açıklaması, Belçika- Hollanda- Türkiye üçgeninde ve istihbarat zafiyeti ekseninde tartışmaya yol açmıştı.
Belçika Adalet Bakanı Koen Geens, İbrahim el Bakraoui’nin terörle bağlantılı olmayan bir suçtan hapis yattığını, şartlı tahliye edildiği ve o dönem terör bağlantısını bilinmediğini açıklamıştı. Hollanda hükümeti de Türkiye’nin İbrahim'i geçen sene sınır dışı ettiğini doğrulamıştı.
Belçika basınına konuşan bazı kaynaklar, İçişleri Bakanı Jan Jambon’un ve Adalet Bakanı Koen Geens’in dün istifalarını sunduğunu ancak Başbakan Charles Michel’in bakanların istifasını reddettiğini öne sürmüştü.
Khalid et Brahim El Bakraoui seraient les kamikazes de l'aéroport. Les détails ici ➡ https://t.co/A18rLVJuw8 pic.twitter.com/aG23L7YkHw
— M6info (@m6info) 23 Mart 2016
Hollanda’da ise en sert tepkiyi Türkiye ve İslam karşıtı politikalarıyla bilinen ana muhalefetteki aşırı sağcı Özgürlük Partisi'nin (PVV) lideri Geert Wilders vermişti. Erdoğan'ın açıklamasının yer aldığı haberi Twitter’da paylaşan Wilders, "Eğer bu doğruysa o zaman (Hollanda Başbakanı Mark) Rutte istifa etmeli" ifadesini kullanmıştı.
Ancak Hollanda Adalet Bakanı "Brüksel’deki saldırının zanlısı ne Hollanda’daki ne de uluslararası arananlar listesinde bulunuyordu" dedi.
Diğer taraftan Reuters’a konuşan üst düzey bir Türk yetkili, İbrahim Bakraoui'nin Türkiye tarafından Temmuz 2015’te sınır dışı edildikten sonra ülkeye tekrar girdiğini ve 1 ay sonra tekrar sınır dışı edildiğini söylemişti.
FT: TÜRKİYE, AVRUPA'NIN GÜVENLİK ZAAFLARINI ORTAYA KOYDU
Öte yandan İngiliz Financial Times (FT) gazetesi Türkiye’nin İbrahim el Bakraoui’yi sınır dışı edip Belçikalı ve Hollandalı yetkililere bildirmesine karşın Brüksel'de yaşananların önlenememesinin Avrupa'daki güvenlik ve istihbarat zafiyetini ortaya koyduğunu yazdı.
'İKİ TÜR HATA YAPILDI'
BBC Türkçe’nin haberine göre Le Soir gazetesine konuşan Belçikalı İçişleri Bakanı Jambon da hata yapıldığını kabul ederek "İki tür hata yapıldı. İlki Adalet Bakanlığı düzeyinde, ikincisi ise Türkiye'yle temasları yürüten büro düzeyinde" dedi. Ancak Jambon Hollanda hükümetinin Ankara'nın istihbaratı doğru kanallardan paylaşmadığını, bu yüzden de İbrahim el Bakraoui hakkındaki bilgilerin doğru kişilerin eline ulaşmadığını söyledi. Bununla birlikte Belçikalı savcılar, Halid el Bakraoui hakkında Aralık 2015’te uluslararası yakalama emri çıkarılmış olduğunu hatırlattı.
FT'NİN KONUŞTUĞU TÜRK YETKİLİ: GİRİŞ YASAĞI KONSA DAHİ GERİ DÖNÜYORLAR
FT’nin bir Türk yetkilinin sözlerini aktardığı kısımlar ise şöyle:
“Türkiye'de geçirdiği 6. gününde Gaziantep'te gözaltına alınan İbrahim Bakraoui'nin Suriye'ye gitmeye çalıştığından şüpheleniliyordu. AB vatandaşı olduğu için sınır dışı edilirken gideceği ülkeyi seçme hakkı bulunan Bakraoui, Hollanda'yı tercih etti.
Sınır dışı ettiğimiz kişilerin ülkeye giriş yasağı konsa dahi geri döndüklerini gördük. Örnekleri var. Çünkü Avrupa'da sahte pasaportlar bulabiliyorlar. Bu radikalleşmiş kişilerin kendi ülkelerinde tutulmalarını istiyoruz. Böylece Türkiye de kendi sorunlarına odaklanabilir.”
'DİĞER KARDEŞ HALİD DE TÜRKİYE'YE GELMİŞTİ'
Bununla birlikte söz konusu yetkilinin Halid el Bakraoui’nin de Kasım 2015’te Türkiye'ye geldiği, 10 gün takip edildiği, daha sonra Halid’in ülkeden ayrıldığı yönündeki açıklamalarına da yer verildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.