"Yeni Hasankeyf yerleşim alanında biz de hak sahibi olmak istiyoruz"
Batman'ın Hasankeyf ilçesinde Ilısu Barajının yapımı nedeniyle köylerini sular altında kalacağını belirten Kesmeköprü köyü sakinleri, yeni yerleşim alanlarında kendilerine bir pay verilmediğini, bu yüzden mağdur olduklarını söyledi.
Batman'ın antik kentti Hasankeyf ilçesinde hidroelektrik üretimine katkı sağlayacak Ilısu Barajının yapımı nedeniyle sular altında kalacak olan Kesmeköprü (Kurê-Serpir) köyündeki hak sahiplerine yeni yerleşim alanında her hangi bir pay verilmediği iddia edildi.
İlçenin hemen yanı başında bulunan köylerine yeni yerleşim alanların da kendilerine bir pay verilmediğini belirten köy sakinleri, yetkililere seslenerek mağduriyetlerinin giderilmesini istediler.
Köy sakinleri, yeni Hasankeyf'in köylerinin mülki sınırları içerisinde yapılacağını, buna rağmen yeni yerleşim yerinde kendilerine yer verilmediğini ifade ettiler.
Yaşadıkları mağduriyeti dile getiren Kesmeköprü köyü Muhtarı İdris Dezen, "Kesmeköprü köyü halkı olarak cumhuriyetin kurulduğu günden bu yana Hasankeyf ilçesiyle iç içe yaşadık. Her ne kadar Dicle Nehri ve büyük dağlar sınır çizilmiş olsa dahi Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde okulu, sağlık ocağı olmayan tek köy benim köyümdür. Çünkü sağlık hizmetlerimizi Hasankeyf ilçemizden temin ettiriyoruz. Hasankeyf okullarında okul okuyoruz. Servise bile ihtiyaç duyulmadan yayan gidip geliyoruz. Hasankeyf ilçesindeki halkla aynı mezarlığı paylaşıyoruz. Ilısu Barajının olmasıyla Hasankeyf Kesmeköprü köyü sınırlarında inşa edildi." dedi.
"Hasankeyf halkı gibi yeni Hasankeyf yerleşim alanında biz de hak sahibi olmak istiyoruz"
Devletin bütün projelerini desteklediklerini ve desteklemeye devam edeceklerini belirten Dezen, "Fakat Kesmeköprü sınırlarının tamamı Hasankeyf ilçe idari sınırlarına tahsis edilmesiyle biz Kesmeköprü köyüne yer kalmamıştır. Yer kalmadığı gibi biz göç etmek zorunda kalıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanından tek ricamız bizim atalarımızın dedelerimizin yaşadığı gelenek ve göreneklerimizin olduğu topraklarımızın ve mezarlıklarımızın başında yaşamayı Hasankeyf halkı gibi yeni Hasankeyf yerleşim alanında bizde hak sahibi olmak istiyoruz. Kesmeköprü köyü ile Hasankeyf arasında sadece Adnan Menderes zamanında yapılan 150 metrelik köprünün uzunluğu kadardır. Biz her zaman Hasankeyf halkıyla hep beraber iç içe yaşadık, aynı kıraathanelerde ve bakkaliyelerde alışverişlerimizi yaptık. Hasankeyf halkından ayrı yaşamak istemiyoruz. Hasankeyf halkıyla beraber iç içe yaşamak istiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Arazilerimizin üzerinde yapılan Hasankeyf'in yeni yerleşkesinde bize yer vermiyorlar"
Köylerinin Ilısu Barajından etkilenerek suyun altında kalması nedeniyle mağduriyet yaşadıklarını dile getiren Ömer Süzer, "Hemen köyümüzün bitişiğindeki yerler yeni Hasankeyf 150 metre sonrası köprünün karşısı eski Hasankeyf ve ikisinin arasında olan da bizim köydür. Fakat arazilerimizin tamamı kamulaştırıldı. Dönümünü 950 lirayla bin 500 lira arasında değişen fiyatlarla bizden aldılar. Tüm arazilerimizi bizden aldıktan sonra şu an Hasankeyf'in yeni yerleşkesinde bize yer vermiyorlar. Bütün yetkililere bildirdiğimiz halde, tüm bakanlara ulaştığımız halde bu güne kadar bir çözüm bulamadık." şeklinde konuştu.
"Öyle bir yerde köy kuruyorsunuz ki biz bu köyde ne yapacağız?"
Köylerinin mülki sınırlarının tamamının yeni Hasankeyf'e devredildiğini hatırlatan Süzen, "Bizim köyde hiç arazi kalmadı. Bize bir yer gösterip köy yapacaklarını söylüyorlar. Köyün yapılacağı alan 140 dönümlük bir tepe. O tepenin yarısı kaya, yarısı toprak. Orası yaşanacak bir yer değildir. Kuzeyimiz tamamen sarp dağlar. Güneyimiz tamamen su. Yani bir dönüm ekilecek arazi kalmıyor. Hayvancılık yapılacak bir alan yok. Öyle bir yerde köy kuruyorsunuz ki biz bu köyde ne yapacağız? Bu insanlar ne yiyecek ve nasıl yaşayacak? Bizim sıkıntılarımız çok büyük. Yetkililere seslendik; kimse sesimizi duymadı. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanına buradan sesleniyoruz; bizim bu mağduriyetimize bir el atsın." diye konuştu.
"Ölüleri yeni Hasankeyf'e taşıyacaklar ama diriler köyde kalıyor"
Cumhurbaşkanından bir müjde beklediklerini söyleyen Süzen, şunları söyledi: "60 dönüm ev 70 dönüm arazisi var iken yeni Hasankeyf'te 150 metrekarelik bir yerde ev sahibi olamıyor. Bu kadar arazimiz ve köyümü varken neden yeni Hasankeyf'te ev sahibi olamıyoruz. 40 dönüm arazimiz varken şu anda kendi toprağımızda 150 metrekarelik bir ev sahibi olamıyoruz. İmam Abdullah türbesi bizim mezarlığımızdır. Ölüleri yeni Hasankeyf'e taşıyacaklar ama diriler köyde kalıyor. Biz asla ölülerimizi de oraya vermeyeceğiz. Tüm kemiklerimizi beyaz kefenler içine koyarak sırtımıza alacağız ve buradan yola düşeceğiz. Suriye'deki muhacirler gibi, herkes bilsin bizim başımıza neler getiriliyor. Biz yıllarca bu mağduriyeti yaşıyoruz. Özellikle biz bu konuda sayın cumhurbaşkanımızdan yardım bekliyoruz. Batman'a gelince bir müjde bekliyoruz."
"Topraklarımız 40 bin dönüm iken bize bir metre toprak bile vermiyorlar"
Köy sakinlerinden Abdulkerim Tapkan, "Kesmeköprü 40 bin dönüm araziye sahiptir. Devlet bizi zorla çıkarıp başka yerlere göç ettiriyor. 40 bin dönüm araziye sahibiz yüzde 10'nu resmi tapudur. Geri kalan köyün merasıdır. Bütün köyü bizden alıyor ve göç etmemizi istiyorlar. Arazilerimizin dönümünü bin 500 liradan aldılar. Devlet verdiği parayı icra yoluyla bizden geri almaya çalışıyor. Kesmeköprü sakinleri hangi yere gideceği belli değildir. Hasankeyf'te kiracı olanlar yeni yerleşkede mesken veriyorlar. Topraklarımız 40 bin dönüm iken bize bir metre toprak bile vermiyorlar. Ayrıca toprağa verdiği parayı geri alıyorlar. Köyün yarısı icranın içindedir. İnanmasanız araştırın. Bu parayı biz devletin kasasından mı çaldık. Devlet veriyor tekrar icra yoluyla bizden geri alıyorlar." dedi.
Yeni Hasankeyf yerleşkesinde mülk sahibi olmak istediklerini dile getiren Ahmet Mahmutoğlu, Mehmet Beşir Tapkan, Hediye Tunç ve Gülizar Tapkan da çok mağdur olduklarını ve Hasankeyf dışında başka yere gitmek istemediklerini söylediler. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.