Yıldırım: 57 tane adı İslam ülkesi olan Müslümanların idarecileri olan hepinize yuh olsun

Yıldırım: 57 tane adı İslam ülkesi olan Müslümanların idarecileri olan hepinize yuh olsun
Dünya Kudüs Haftası nedeniyle Mirasımız Kudüs Derneği tarafından düzenlenen programda konuşan Siyer Vakfı Kurucu Genel Başkanı Muhammed Emin Yıldırım, 57 İslam ülkesinin Müslüman liderlerinin Aksa Tufanında üzerlerine düşeni yapmadıklarını söyledi.

Mirasımız Kudüs Derneği tarafından Dünya Kudüs Haftası nedeniyle "Miraç'tan Dirilişe Kudüs" konulu bir program düzenlendi.

Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda Mirasımız Kudüs Derneği Ankara Temsilcisi Naci Bayar selamlama konuşması yaptı. Selamlama konuşmasının ardından Mirasımız Kudüs Derneği Genel Başkanı Muhammet Demirci tarafından açılış konuşması yapıldı.

2 Şubat'ta başlayıp 9 Şubat'ta sona erecek olan "Dünya Kudüs Haftası" kapsamında yapılacak etkinliklerle Mescid-i Aksa'nın özgürleştirilmesi Gazze'de başlayan "Aksa Tufanı" savaşının gündem edilmesi gerektiğini ifade eden Demirci, "Bugün Ankara'dayız. Kudüs'ü ihya etmeye çalışıyoruz. Nöbetinde bulunmaya çalışıyoruz. Bugün burada Mescid-i Aksa'nın ve Kudüs'ün nöbetindeyiz Allah'ın izniyle bu nöbet bugün başlayacak ve Kudüs özgür olana kadar Allah'ın izniyle bu nöbet devam edecek. Sevgili Ankara gönüllüleri Rabbim sizden razı olsun. Bugün Kudüs'ün Mescid-i Aksa'yı ihya etmeye çalıştınız. Bundan sonra da Mescid-i Aksa'yı ve Kudüs'ü ihya edeceksiniz bundan eminim. Artık gündem değişti. Artık durum çok değişti. Mescid-i Aksa ve Kudüs dünyanın güç oranı biz gücümüzü Kudüs'ten ve Mescid-i Aksa'dan alıyoruz. Bunu hiç unutmayın. Mescid-i Aksa ve Kudüs dünyanın ve hayatımızın mutluluk parçasıdır. Eğer mutlu ve mesut olmak istiyorsak Kudüs ve Mescid-i Aksa'da arayacağız." dedi.

"120 gündür dünyayla savaşan sadece bir terör örgütüyle değil, dünyayla savaşan o Gazzeli mücahitlerin yanında durmadınız"

2 gün önce internete Arjantin devlet başkanı Burak Duvarı'na geldiğini ve işgalcilere desteğini aktardığını belirten Siyer Vakfı Kurucu Genel Başkanı Muhammed Emin Yıldırım, 57 tane adı İslam ülkesi olan Müslümanların idarecileri olan hepinize yuh olsun. Bir tane mi adam çıkmaz içinizden ya bir tane mi çıkmaz da 120 gündür dünyayla savaşan sadece bir terör örgütüyle değil, dünyayla savaşan o Gazzeli mücahitlerin yanında durmadınız. Durmayı bırakın, ticareti kesemezsiniz. Diplomatik ilişkileri kesemezsiniz. Size yazıklar olsun. Ne diyelim ki yazıklar olsun. Vallahi öyle bir haldeyiz ki benim güzel kardeşlerim konuşmaya tanıyoruz. Ne konuşacağız, ne söyleyeceğiz. Önümüzde sözü kanlarıyla canlarıyla ortaya koyan bir zümre var. Gazze'nin yiğit evlatları 14 senedir ambargo altındalar bütün dünya onları unutmuştu. 14 senelik ambargonun neticesinde kalkıp dünyanın şımarık çocuğu israile meydan okudular ve bir yılan olan israile ağır bir darbe indirdiler. İnanın ki o indirdikleri darbe var ya demir kubbe deyip dünyaya ve Allah'a meydan okudukları o devletlerini yerle bir etti. Onların bütün imajlarını çizdi. Az bir şey destek olsaydı yanlarında durulsaydı bambaşka bir şey olacaktı." ifadelerine yer verdi.

"Allah'ım kapandı kapılar şu insanların hepsi Kudüs için ölmeye dünden razı"

Konuşmasının devamında Yıldırım, şunları aktardı:

"Mirac nasıl bir zeminde gerçekleşti biliyor musunuz siyerin tarihi içerisinde herkes kapısını Resulullah kapattığı bir zamanda gerçekleşti. 10 yıl Mekke Efendimizin yüzüne kapılar kapandı. Aleyhisselatu Vesselam Efendimiz büyük bir umutla acaba Taif kapısını bana açar mı diye Taif'e gitti. Taif'de de kapılar yüzüne kapandı, hatta taşlandı. Boynu bükük bir biçimde ve taşlanmış kan revan bir biçimde Allah Resulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem Mekke'ye dönüp geldiğinde o günkü sosyal bir kural gereği Mekke'ye giremedi. Çünkü himaye edilmesi gerekiyordu. 'Kim beni himaye edecek' dedi. 'Amcam Ebu Talip mi var ki bana sahip çıksın. Hatice mi var ki bana kol kanat gelsin' dedi. Yaşlı gözlerle Kabe'ye baktı. Allah Resulünün o halini tek bir kelimeyle özetlersek yalnızlık, yalnız Sallallahu Aleyhi ve Sellem. Sonra 3 tane Mekke'ye ve o günlerde üçü de müşrik 3 müşteriye sırasıyla haber gönderdi. 'Gelin beni himaye edin' dedi. İlk ikisi kabul etmedi. Üçüncü isim Mutim bin Adi kabul etti ve Allah Resulünü himayesini alarak Resulullah Mekke'ye öyle girdi. Yalnız kapılar kapandı, arzın kapıları kapandı. Allah arşın kapılarını açtı. Arz da bütün kapıları kapanınca üzülme Ey Resul sana arşın kapılarını açıyorum diye arzın kapılarını açarak O'nu Miraç'a yükseltti. Ben de diyorum ki, Allah'ım kapandı kapılar şu insanların hepsi Kudüs için ölmeye dünden razı. Bu insanlar yapıyorlar yapacaklarını 120 gündür."

"Tarih bizi inşallah Ebu Ubeyde'nin dediği gibi aciz seyircilerden yazmaması için gayret edeceğiz"

Müslümanların hiçbir zaman umutsuz olmaması gerektiğini ifade eden Yıldırım, "Ben sizin içinizdeyim ben biliyorum ve görüyorum da miting mi yaptık ya bağırmak mı bağırdık ya boykot mu? En güzel bir biçimde yaptık. Bu halk yaptı, yapamayanlar utansın, yapamayanlar utansın. Yine yapmaya devam edeceğiz. Biz ona buna bakarak hayatlarımızı ayar veren insanlar değiliz. Biz Kur'an'a bakarak hayatlarımızı ayar veririz. Allah Rasulüne bakarak hayatlarımızı tanzim ederiz. Sahabeye bakarak bozulan ayarlarımızı insanlık tarihinin en güzel cemaati olan o Kur'an cemaati, o Kur'an cemaati olan sahabeye bakarak düzeltiriz. Yine yapacağız, yapmaya da devam edeceğiz. Ama tarih bizi inşallah Ebu Ubeyde'nin dediği gibi aciz seyircilerden yazmaması için gayret edeceğiz. Ama bazılarını vicdansız suçlular diye tarih yazacak yazdı da biz o aciz seyircilerden olmamak için elimizden gelen her ne ise onu yapmaya devam edeceğiz içimizden Selahattinler çıkana kadar da bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Durmak yok. Moralleri bozmak yok. Umutsuzluğa düşmek asla yok. İnsan eğer iman etmişse iman eden insan için asla umutsuzluk, moralsizlik olmaz. Yüreğimizle yansa bazı gecelerimiz uykusuz da kalsa kalkacağız ertesi sabah sanki o gün Kudüs'ün fatihlerinden birisi biz olacakmışız gibi mücadelemize devam edeceğiz. Sonuna kadar da bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Allah'ın izniyle. Allah bu mücadeleden bizi bir an olsun geri bırakmasın." şeklinde konuştu.

Program 1991 yılında Mekke-i Mükerreme'de 13'üncü Uluslararası Kur'an-ı Kerim yarışmasında dünya birincisi olan Mustafa Özcan Güneşdoğdu'nun Kur'an-ı Kerim tilaveti ve yaptığı dua ile nihayete erdi. (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.