Yıldırım: Atatürk'e de Hayır dediler!

Yıldırım: Atatürk'e de Hayır dediler!
Ak Parti, Cumhurbaşkanlığı Sistemini getirecek Anayasa değişikliği referandumu kampanyasını başlattı. Başbakan Yıldırım, kampanya tanıtım toplantısında, "Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u fethederken ona da 'Hayır' diyenler oldu." dedi.

Bugün Ak Parti'nin siyasi hayatında en önemli günlerden biriydi. Ak Parti, bugün itibariyle Cumhurbaşkanlığı Sistemini getirecek anayasa değişikliği referandumu kampanyası için düğmeye bastı. Başbakan Yıldırım, kampanya tanıtım toplantısında, "Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u fethederken ona da 'Hayır' diyenler oldu. Gazi Mustafa Kemal'i düşünün... Samsun'a giderken ona da 'Hayır' diyenler oldu. Mütareke basını hep bir ağızdan 'Hayır' diyordu. Gazi Mustafa Kemal bunlara aldırış etmedi" dedi.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti'nin halk oylaması kampanya tanıtım toplantısında konuştu. Başbakan Binali Yıldırım, "Gezi olayları provokasyondur dedik, 'hayır' dediler, biz 'evet' dedik. '17-25 Aralık kumpastır' dedik, 'hayır' dediler, biz 'evet' dedik. 15 Temmuz'da ülkeyi işgale geldiler, Meclisi bombaladılar, milli iradeyi ortadan kaldırmak istediler, biz 'yıkamazsınız, böldüremezsiniz' dedik. Daha ilk andan itibaren 'bu bir kalkışmadır' dedik. Cumhurbaşkanımız ilk andan itibaren 'ölümüne milletimle' diyerek kahramanca bütün bunların karşısında durdu. Biz onların hayırlarına 'evet' diyerek bugünlere geldik. Onların 'hayır' söylemleri karşısında eğer korksaydık, eğer çekilseydik tarih bizden hesap sorardı, millet bizden hesap sorardı, inanın Allah bizden hesap sorardı" dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, konuşmasında şunları kaydetti:

"2007'DE BAŞLAYAN İŞİN EKSİKLERİNİN TAMAMLANMASIDIR"

Bugün halk oylamasına götürdüğümüz anayasa değişikliği, 2007'de başlayan işin eksiklerinin tamamlanmasıdır. Esasında cumhurbaşkanlığı sisteminin 2007'de önemli adımı atılmıştır. Bu değişiklikle, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini de anayasaya, değiştirerek işlemiş oluyoruz.

Başbakan Binali Yıldırım, torunu Ecemsu ile birlikte çıktığı kürsüde bu konuşmayı yaptı:

Siz hayatsınız, siz umutsunuz. Sizler beklediğimiz baharın müjdesiniz. Bu baharın muştusunu siz taşıyorsunuz çocuklar. Ey çocuklar... Ne güzle söylemiş üstat Necip Fazıl, "Annesi gül koklasa ağzı gül kokacak çocuk" Ne güzel demiş Nazım Hikmet... "Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne..." Sevgili Ecemsu... İşte şu muhteşem kadro yarınları inşa edecek.

ÜZERİMDE EMANET VAR!

Üzerimde bir emanet var. Milyonlar da bu selamı cevapsız bırakmayacak. Kurucu genel başkanımız, kurucu genel başkanımız Recep Tayyip Erdoğan... Size selamlarını getirdim. Buradan öyle bir 'Evet' deyin ki milyonlar sesimizi duysun... Liderimizin, kurucu genel başkanımızın emanetine sahip çıkıyor muyuz? Bütün gazilerimize buradan şükranlarımızı sunuyorum. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.

BİR EKSİKLİĞİ HİSSEDİYORUZ

Bir eksikliği hissediyoruz. Bütün etkinliklerimizi gerçekleştiren şehit Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip'i anmak istiyorum. Mekanları cennet olsun. Bütün şehitlerimizi rahmet ve şükranla anıyorum, mekanları cennet olsun. Bugün yeniden kutlu bir yolculuğa çıkıyoruz. Yeni bir başlangıç için Bismillah diyoruz. Yarının güçlü Türkiyesini kurmak için ilk adım atıyoruz. Allah yolumuzu, bahtımızı açık eylesin.

KORKAKLAR ZAFER ANITI DİKEMEZ!

Heyecanımızı yeniledik, coşkumuzu yeniledik. Asla 'Yeter artık' demedik. Ne dedik? Bu aziz millet her şeyin en yenisini hak ediyor. Onun için yeniliğin daima peşinden koştuk. Yenilik zordur ancak zor diye yeniliğe direnenler, tarih sahnesinden yok olup giderler. Unutmayalım, korkaklar asla zafer anıtı dikemezler. Değişime, gelişime 'Hayır' diyenler ortaya hiçbir eser koyamazlar.

ATATÜRK'E DE HAYIR DEDİLER

Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u fethederken ona da 'Hayır' diyenler oldu. Gazi Mustafa Kemal'i düşünün... Samsun'a giderken ona da 'Hayır' diyenler oldu. Mütareke basını hep bir ağızdan 'Hayır' diyordu. Gazi Mustafa Kemal bunlara aldırış etmedi.

HER SEFERİNDE 'EVET' DEDİK

'Recep Tayyip Erdoğan milletvekili olamaz, muhtar bile olamaz' dediler. Millet 'Evet olacak' dedi. Recep Tayyip Erdoğan'ı milletvekili de yaptı, Başbakan da yaptı. Onlar her reformda 'Hayır' dediler. Biz her seferinde 'Evet' dedik. Yolumuza devam ettik. 2007 yılında 'Hayır siz Cumhurbaşkanı seçemezsiniz' dediler. Biz 'Seçeriz' dedik. Millete gittik, milletimiz ne dedi? 'Evet' dedi. Ve Cumhurbaşkanımızı seçtik. 'Millet Cumhurbaşkanı seçemez' dediler. Biz 'Seçeriz' dedik, milletimiz 'Evet' dedi. Cumhurbaşkanını bizzat millet kendi 'Evet' oylarıyla seçti.

BİZ ONLARIN HAYIRLARINA EVET DİYEREK BUGÜNLERE GELDİK

Gezi olayları provokosyondur dedik, hayır dediler, 17-25 Aralık kumpastır dedik, hayır dediler. 15 Temmuz'da yıkamazsınız, bölemezsiniz dedik. Biz onların hayırlarına evet diyerek bugünlere geldik. Biz çekinseydik tarih ve millet bizden hesap sorardı. İnanın, Allah bizden hesap sorardı.

KORKU YOK!

Bizim siyatemizde korku yok. Bizim siyasetimiz cesur siyasettir. Bizim siyasetimiz yenilik siyasetidir, değişim siyasetir, heyecan siyasetidir, tazeleme siyasetidir, reform siyasetidir. Bizde zorlama, tehdit yok. Korku yok ama korkutmak da yok.

KUTUPLAŞMA YOK

Bizde kutuplaşma, ayrıştırma yok. Biz dilden değil, gönülden, kalpten evet istiyoruz. Vatandaşlar sandığa gittiklerinde tüm kalbimle evet diyerek pusulaya evet mührünü basacak.

BU KUTLU YÜRÜYÜŞ 16 NİSAN'DA EVETLERLE TAMAMLANACAKTIR

O gün Türkiye'nin bütün demokratik teamüllerini, milli iradenin kararlarını hiçe sayan ve tam bir kaos örneğini Türkiye'ye yaşatan ana muhalefet partisi CHP, sanki bu işin sorumlusu değilmiş gibi yine darbe anayasasının arkasına saklanarak 'hayır' diye vargücüyle bağırıp duruyor. Türkiye'nin demokratikleşmesi, aydınlık yarınlara ulaşması, daima iktidar, daima istikrara varması için başlayan bu kutlu yürüyüş 16 Nisan'da sizlerin, aziz milletimizin evet oylarıyla tamamlanacaktır.

CHP YARGININ BAĞIMSIZ VE TARAFSIZ OLMASINI İSTEMİYOR MU?

Yargı hem bağımsız hem de tarafsız olsun diyoruz. Peki bunun nesi yanlış? CHP buna niye karşı çıkıyor. CHP yargının bağımsız ve tarafsız olmasını istemiyor mu? Milletimizin takdirine bırakıyorum.

7,5 MİLYON GENCİMİZİN SİYASETE GİRME İMKANI GELİYOR

Mevcut Anayasa'nın 75. maddesini değiştiriyoruz. Milletvekili seçilme şartları. Biliyorsunuz AK Parti iktidarı milletvekili olmayı 30 yaştan 25'e düşürdü. Şimdi de 18'e düşürüyoruz gençler. Buna da karşı çıkıyorlar. Ne lüzumu var canım, yaşını başını almış adamlar, hanımlar dururken gençlere ne oluyor diyorlar. Oy verirken gençleri çağırıyoruz, ama 'biz de milletvekili olmak istiyoruz' diyen gençlere 'Ne acelen var, bekle' diyorlar. Bu değişiklikle 7,5 milyon gencimize siyasete girmenin imkanı geliyor.

BİR SANDIKTA CUMHURBAŞKANI DİĞERİNDE MECLİS SEÇİLECEK

Seçim bitiyor, tebrikler başlıyor 6 ay. Kaldı 3,5 yıl. Sonda vedalaşma ziyareti. Elde kalıyor 3 sene. 3 senede hangi işi tamamlayacaksınız. Bu bürokrasi ve kırtasiyecilikle bu projeleri nasıl bitireceksiniz? Şimdi 5 yılda seçim yapılacak, iki sandık kurulacak birinde Cumhurbaşkanı diğerinde Meclis'in milletvekillerini seçeceksiniz. Bu değişikliğin en önemli getirdiği şey bu. Aynı anda iki sandık.

CUMHURBAŞKANINI SEÇİYORUZ GÜÇLÜ İKTİDAR VE İSTİKRAR OLUYOR

Şimdi Cumhurbaşkanını seçiyoruz, yetkiyi veriyoruz. 5 yıl boyunca verdiğin sözleri yerine getir diyoruz. Aynı zamanda milletvekillerini seçiyoruz. Onlar da kanunları çıkarıp, hükümeti denetliyorlar. Böylece ülkede güçlü bir iktidar, sürekli icraat oluyor.

GÜVENOYU KALKIYOR! ÇÜNKÜ MİLLET GÜVENOYUNU DOĞRUDAN VERİYOR

Güvenoyu kalkıyor çünkü millet güvenoyunu doğrudan veriyor. Vekillere bırakmıyor bu işi. Meclis denetimi, genel görüşme aynen devam. Meclis araştırması aynen devam. Meclis soruşturması aynen devam. Yazılı soru, milletvekilleri bütün bakanlara, başkan yardımcılarına yazılı soru verebiliyor. 15 gün içinde de cevabını alacak. Ama Meclis'e çok önemli yetki veriyor. Artık milletvekilleri dışında kimse kanun teklifi veremiyor. Hükümetin başındaki Cumhurbaşkanı sadece bütçe ve kesin hesap kanununu teklif edebiliyor. Onun dışındaki bütün kanunlar, kanun teklifleri milletvekilleri tarafından veriliyor.

CUMHURBAŞKANI KARARNAMESİ GELİYOR

Başbakanın yetkilerini Cumhurbaşkanına veriyoruz. Bakanlar Kurulu kararı yerine Cumhurbaşkanı Kararnamesi getiriyoruz. Değişiklik bu. Bakanları Cumhurbaşkanı atayacak veya görevden alacak.

BİZ SEÇİM KAZANIYORUZ GİZLİ ORTAKLAR DEVREYE GİRİYOR

Yaptığımız gizli ortakları ortadan kaldırmak. Biz seçime gidiyoruz, vatandaşın derdini dinliyoruz, taleplerini alıyoruz, sitemlerini işitiyoruz. Her türlü fedakarlığı yapıyoruz. Ankara'ya geliyoruz bir de bakıyoruz her taraftan kafayı uzatanlar oluyor. "Biz sizin yeni ortaklarıyız" deniyor. Siz nereden çıktınız kardeşim? Bizimle seçim meydanlarında dolaştınız mı? Yok biz burada oturur gelenlerden haklarımızı alırız. Yağma yok! Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa darbelere, dayatmalara cevabı veren parti AK Parti olmuştur.

YÜZDE 50 OY ALAN MENDERESİ'İ DARAĞACINA GÖNDERDİLER

Yetmedi yargı darbesi yapmaya kalktılar. AK Parti onlara da gereken cevabı verdi. Yetmedi 15 Temmuz'da geldiler. Onlar da boylarının ölçüsünü aldılar. Yüzde 50 oy almış Menderes'i ihtilalle uzaklaştırıp darağacına gönderdiler. 1971'de yine muhtıra, yine istikrarsız dönem. 1979 Cumhurbaşkanı seçilemiyor. 123 tur olmuş. Ve 80 darbesi. 1997'de 28 Şubat, bir irtica hikayesiyle tekrar hükümet alaşağı ediliyor. Bunlar Türkiye ne zaman istikrarı yakalamış, tek başına iktidarlara sahip olmuşsa hep büyümüş.

CUMHURBAŞKANI HEM MİLLETE HEM MECLİS'E KARŞI SORUMLU

Cumhurbaşkanı ve Bakanlar her suçtan yargılanabiliyorlar. Bugünkü orandan daha düşük, daha önce Meclis'teki milletvekili sayısının yüzde 75'iyle Yüce Divan'a gönderilirken bugün yüzde 66'sının evet kabul oyuyla gidebiliyor. Hani nerede burada Cumhurbaşkanı sorumsuz. Cumhurbaşkanı millete karşı sorumlu ve Meclis'e karşı sorumlu.

MECLİS'İ FESHETMEK CUMHURBAŞKANI VE MECLİS'İN ELİNDE

Bazı çok bilmişler bu maddeye takılıyor. Efendim Cumhurbaşkanı Meclis'i feshediyor. Böyle şey olur mu? Cumhurbaşkanını kim seçiyor, millet. Peki Meclis'i kim seçiyor? Onu da millet seçiyor. Bir kere feshetme diye bir şey yok. Bu koca bir yalan. Ne var, seçimin yenilenmesi var. Seçimin yenilenmesi hakkı hem Cumhurbaşkanında hem de Meclis'te var. Cumhurbaşkanı ve Meclis seçim kararı alabilir. Peki durup dururken niye seçim kararı alsın? Geçmişte Demirel'le rahmetli Özal'ın, Ecevit'le Ahmet Necdet Sezer'in durumunu hatırlayın. O anlaşmazlıkların ülkeye ne büyük bedeller ödettiğini hepimiz biliyoruz.

SIKIYÖNETİM TARİH OLUYOR

Sıkıyönetim tarih oluyor. OHAL devam ediyor, darbe teşebbüsü, şiddet eylemleri, büyük ekonomik kriz varsa OHAL ilan edilebiliyor. Mevcut sistemde OHAL ilan ediyorsunuz, KHK'lar çıkarıyorsunuz. Onlarla ilgili açıklayıcı hüküm yok. Boşluk var. OHAL'i ilan edebilirsiniz, ama aldığınız kararları hemen Meclis'e göndereceksiniz. 3 ay içinde Meclis onaylamazsa tamamen yürürlükten kalkıyor.

EY KILIÇDAROĞLU MECLİS'İ BU KADAR AŞAĞILAMA

Mevcut HSYK'da 22 üye sayısı 11'e düşüyor. Mevcut anayasada 4 üyeyi Cumhurbaşkanı seçiyordu. Yargı bürokrasisindeki seçim kalkıyor, onun yerine Meclis seçiyor. Hangisi milli iradeyi temsil ediyor. Bürokratlar kendi seçince yargı tarafsız oluyor, milletin seçtiği Meclis seçince yargı taraflı oluyor. Ey Kılıçdaroğlu! Temsil ettiğin milli iradeyi, siyasi iradeyi bu kadar küçümseme. Meclis'i bu kadar aşağılama. Bu Meclis 15 Temmuz'da aslanlar gibi bombalara karşı koyan Meclis'tir.

"PKK, DEAŞ, FETÖ AVAZ AVAZ HAYIR KAMPANYASINI BOŞUNA YAPMIYOR"

Yeni sistem terörün sonunu getirecek. PKK, DEAŞ, FETÖ avaz avaz hayır kampanyasını boşuna yapmıyor. Bu değişiklik onları yok ediyor. Onların hayat damarlarını kesiyor. Ne yaparlarsa yapsınlar yok olacaklar. Bu ülkenin vaktini, milletin enerjisini yok etmeye muvaffak olamayacaklar. Bu kardeşlik terörü sona erdirecek ve ülkemizin 2023 hedeflerini gerçekleştirecek altyapıyı sağlayacaktır. Türkiye bölgesinde daha güçlü hale gelecek. İçeriden ve dışarıdan gelecek tehditlere karşı daha hızlı hareket edecek. İnanın değerli yol arkadaşlarım ülkenin birliği beraberliği daha da möhkem hale gelecek. Omuz omuza 80 milyon geleceğe emin adımlarla yürüyeceğiz. 49 günümüz kaldı. 81 vilayetimize ilçelerimiz köylerimize dağılacağız. Kapı kapı dolaşacağız. Bilgilendirme broşürlerimizle ama en çok kalbimizle milletimizin karşısına çıkacağız. Ayrıştırmayacağız, birleşeceğiz. Gerginliğin dilini değil samimiyetin dilini kullanacağız. Bu bir genel seçim değil, partiler seçime girmiyor. Siyasetimizde din, dil, mezhep, etnik köken ayrımı hiç olmadı bundan sonra da olmayacak.

Başbakan Binali Yıldırım, Ankara Arena Spor Salonu dışındaki partililere yönelik konuşmasında şunları kaydetti:

16 NİSAN HALKOYLAMASI KAMPANYASINI RESMEN BAŞLATIYORUZ

Yerimiz dar ama gönlümüz 80 milyonu alacak kadar geniş. Bugün 25 Şubat. Bugün Türkiye'nin aydınlık yarınlarına kapı aralayacak, muasır medeniyetler seviyesine ülkemizi ulaştıracak 16 Nisan halkoylaması için resmen kampanyamızı başlatıyoruz. Bugünden itibaren siz değerli yol arkadaşları, gençler, hanımefendiler, beyefendiler, bütün teşkilatımız.

EMİNİM Kİ SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ BİZİ ŞU ANDA İZLİYOR

Türkiye'nin her ilinden, her ilçesinden, her renginden, her kokusundan ülkem insanı, 80 milyon akın akın burada ve yükselen bir ses var, meydanlardan güçlü Türkiye için, sürekli istikrar için kararımız evet... Eminim ki, kutlu yürüyüşün ilk adımını atan kurucu liderimiz, Cumhurbaşkanımız bu muhteşem tabloyu izliyor. Buradan Cumhurbaşkanımıza, Recep Tayyip Erdoğan'a selamlarımızı gönderiyoruz.

TOPLANTI BAŞLADI

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Yıldırım ile eşi Semiha Yıldırım'ın salona gelmesiyle toplantı başladı. Yıldırım'ın salonu selamladığı sırada AK Parti'nin "Evet diyoruz"adlı yeni kampanya şarkısı çalındı. Yıldırım, "Bugün Türkiye'nin aydınlık yarınlarına kapı aralayacak, muasır medeniyetler seviyesine ülkemizi ulaştıracak 16 Nisan halk oylaması için resmen kampanyamızı başlatıyoruz" dedi.

AK Parti, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Halk Oylaması Tanıtım Toplantısı'yla 16 Nisan'da yapılacak halk oylaması için kampanya startını verdi.

"TABİİ Kİ EVET"

Yıldırım, selamlama konuşmasının ardından eşi Semiha Yıldırım'la, AK Parti'nin kampanya şarkılarından ilki "Tabii ki evet" eşliğinde Ankara Arena'ya girdi.

Başbakan Yıldırım ve eşi Semiha Yıldırım, salona girişte, oluşturulan turkuaz renkli platform üzerinde yürüyerek partilileri selamladı, salondakilere kırmızı karanfil dağıttı.

Bu sırada AK Parti Gençlik Kolları'nca hazırlanan ve üzerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafının yer aldığı "Büyük düşünen, güçlü lider" yazılı dev pankart ile üzerinde 15 Temmuz şehitlerinin fotoğraflarının bulunduğu "Kahramanlar can verir, yurdu yaşatmak için" yazılı pankartlar açıldı.

Yıldırım'ın salonu selamladığı sırada AK Parti'nin "Evet diyoruz" adlı yeni kampanya şarkısı çalındı.

Uğur Işılak tarafından seslendirilen şarkının sözleri şöyle:

"Düşündük inceden ince, evet, biz evet diyoruz, vatan ve millet deyince evet, biz evet diyoruz, artık bahar gelsin diye, bütün yüzler gülsün diye, kavga değil kardeşliğe, evet diyoruz, bayrak bizim, millet biziz, vatan bizim, devlet biziz, memlekettir tek derdimiz, evet diyoruz, bitecek tüm dayatmalar, artık büyük Türkiye var, madem milletindir karar, evet diyoruz, güçlü lider, güçlü devlet, hedefe hız katar elbet, bize düşen son bir gayret, evet, biz evet diyoruz, On beş temmuz bize ne der, iyi düşün, bir karar ver, rahat uyusun şehitler, evet diyoruz, bayrak bizim, millet biziz, vatan bizim, devlet biziz, memlekettir tek derdimiz, evet diyoruz, bitecek tüm dayatmalar, artık büyük Türkiye var, madem milletindir karar, evet diyoruz."
Başbakan Yıldırım'ın salondaki yerini almasının ardından, 15 Temmuz Şehit ve Gazi Yakınları Derneği üyeleri, "Referanduma evet" pankartıyla platform üzerinde yürüyerek, partilileri selamladı.

Kaynak:Sabah

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.