Aslında başka şeyler yazacaktım. Ama özellikle son 6 ayda üst üste mağdur ettikleri SSK emeklileri için lütfettikleri % 5’e “müjdeli haber” diyerek, adeta emekliyi TİYE almalarına tahammül edemedim. Biz ‘Müjdeyi’ bir ödül, sevindirici bir haber olarak bilirdik. Bunlar emsallerinden aylık 13.000 lira geri bırakarak mağdur ettikleri emeklilere, 700 lira vererek “Müjde” diyorlar.

        İyi niyetli insanları aldatabilirsiniz! Ama bunlar hayatın gerçeği, kavramlar ve rakamlarla da oynuyorlar. Giyim, Gıda, Temizlik… Her şey 6-8 kat arttığı halde, “yıllık enflasyon % 64” diyorlar. “Adalet, Eşitlik” diyorlar ama vatandaşa farklı davranıyorlar.

        “Ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz” dedikleri bütün ücretliler sağanak halinde yağan zamlar altında eziliyor. Ama SSK emeklilerini tamamıyla gözden çıkarıp ayaklar altında ezmektedirler. Tespitli ve inandırıcı olsun diye kendi üzerimden örnek veriyorum. 7 ay önce aynı (11.800) maaşı aldığımız memur arkadaşa % 87 zam verince, biz SSK emeklilerine % 25 zam vererek, bizi 7.500 lira geride bıraktılar. Bize yapılan açık haksızlığın Ekim, daha sonra yılbaşında telafi edileceğine dair beyanatlar veriliyordu. Mağdur olan ve geçim sıkıntısı çeken emekliler, dişlerini sıkarak yılbaşını umutla beklediler.

        Ama O da ne? Emekliler kendilerine yapılan haksızlığın ve mağduriyetlerinin telafi edilmesini beklerken; haksızlık üzerine haksızlığa uğradılar. 6 ay önce % 87 verilen arkadaşlara % 50 zam verilirken, %25 verdikleri işçi emeklisine de % 37 + 5 zammı minnetle veriyorlar. 6 ay önce aynı maaşı aldığımız memur arkadaşımızdan bizi aylık 13.000 lira geri bırakarak mağdur etmişler, bir de gözlerimizin içine baka baka verdikleri % 5’in minnetini yapıyorlar. Her altı ayda katlanacak aylık 13.000 lira geri bırakarak mağdur etmişler ama verdikleri aylık 700 lirayı “müjdeli haber” diye veriyorlar.

        Devlet Hazinesi bütün vatandaşların ortak sermayesidir. Vekillerden oluşan Meclis ve Hükümet, halk adına bu hazineyi adil ve yerinde kullanmalıdır. Anayasanın eşitlik kavramına uymalıdırlar. % lik zamlarla ücretler arasında uçurumlar oluşmasına izin vermemelidirler. Enflasyon hepimiz için aynıdır. İnsanınız, ihtiyaçlarımız aynıdır. Eti, şekeri, Ekmeği… Aynı fiyata alıyoruz. Vekile, memura % 87, işçi emeklisine % 25 zam; Anayasa, TUİK verileri, Ahlak, Adalet, Vicdan… Hiçbir şeye uymuyor. Seçim gazıyla EYT ve Memurlara bazı vaatlerde bulundunuz, bunun cezasını işçi emeklilerine kesmemelisiniz. 6 ay önce fazlasıyla mağdur ettiğiniz işçi emeklisinin hakkını vereceğinize, daha çok mağdur etmemelisiniz. Bütçe size farklı bize farklı olmamalıdır. İmkân yoksa vekil ve 3-4 maaş alanlardan kısmaya başlamalısınız. Devlet kurumlarındaki israf ve yolsuzlukları önlemelisiniz. Meclisteki hiçbir vekil, hem vekil hem de emekli vekil maaşı almamalıdır. Hiç kimse birden fazla yüksek maaş almamalıdır. Emeklinin, vatandaşın hakkı başkalarına peşkeş çekilmemelidir.

        Ak Parti hükümeti aklını başına almalı, halkı kendisine mecbur görmemelidir. Halkın seçtiği vekiller, açık olan bu haksızlık ve mağduriyeti cesaretle dile getirmeli ve çözümü için çalışmalıdır. Halka, Adalete, Dürüstlüğe, Şahsiyetinize karşı görev ve sorumluluğunuz bunu gerektiriyor. Hükümet dürüst olmalı, açık olan bu haksızlık ve mağduriyeti alay edercesine maharet gibi göstereceğine, dürüst davranarak mağdur ettiği emeklinin gönlünü almaya çalışmalıdır. Hakkın, Adaletin, Hesap gününün hesabından çekinmiyorsanız, 15.700.000 emeklinin gücünden çekinmelisiniz. Bu gidişle Muhalifleriniz hiç konuşmasa, mağdur ettiğiniz ve Tiye aldığınız emeklinin tepkisinin sizi sandığa gömeceğinden şüpheniz olmasın.

        Bir de Emekli Sendika Yöneticilerine sormak lazım; Bu açık mağduriyet karşısında, şimdi ve bu seçim öncesi gücünüzü kullanmayacak ve tepki vermeyecekseniz, NE İŞE YARIYORSUNUZ?