Rusya ve Çin'den, ABD'ye karşı erken uyarı sistemi!
İkinci kez düzenlenecek bu tatbikatla birlikte, iki ülke arasındaki geleneksel ortak askeri tatbikatların sayısı 3’e çıkacak. ‘Hava ve Uzay Güvenliği 2016’ adı altında geçen mayıs ayında Rusya’da düzenlenen ilk tatbikat, ortak eylemlerin bilgisayar simülasyonu şeklinde yapılmıştı.
‘İKİ TARAF ARASINDA OTOMATİK VERİ DEĞİŞİMİ SİSTEMİ YARATILMASI GEREK’
Rusya ve Çin'in kararının ardından ‘Hava ve Uzay Güvenliği’ tatbikatının da de tıpkı ‘Deniz Misyonu’ ve ‘Deniz İşbirliği’ gibi geleneksel hale geleceğini belirten Kaşin, Sputnik’e açıklamasında, konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:
“Mayıs ayındaki tatbikat sırasında Çinli askerlerin simülasyonunda HQ-9 füze sistemleri kullandı. Bu sistemler, kısa menzilli balistik füzeler ve bazı orta menzilli füzelere karşı kullanılabilir. Tatbikat sırasında, Rus ve Çin füze savunma güçleri arasındaki işbirliği sorunları üzerinde durulduğunu tahmin ediyorum. Bunun için de iki taraf arasında otomatik veri değişimi sisteminin yaratılması gerek”.
Tatbikatın gelecekte hangi yönlerde gelişeceğinin büyük merak konusu olduğunu belirten Kaşin, “Taraflar yine ortak hava savunmayı oluşturma konusu üzerinde mi odaklanacak? İşbirliği kapsamının genişletilmesi planlanılıyor mu? Aslında ‘Hava ve Uzay Güvenliği’ adı, kapsamının genişletilmesini öngörüyor. İlk tatbikatta kullanılan sistemler, daha güçlü stratejik hava savunma sistemlerinden farklı olarak uzaydaki hedefleri takip etme ve vurma imkanına sahip değiller” dedi.
‘ERKEN UYARI SİSTEMLERİNİN BÜTÜNLEŞTİRİLMESİ MANTIKLI OLUR’
Çin ve Rusya’nın aktif olarak stratejik hava savunma sistemi üzerinde çalıştığını, bununla birlikte Rusya’nın imkanları Moskova’yla sınırlı olan böyle bir sisteme sahip olduğunu hatırlatan Kaşin, “Geleceğin Rus ve Çin sistemleri, alçak yörüngelerdeki uydular dahil balistik hedefleri uzaydaki yörüngenin orta bölümünde vurma yeteneğine sahip olacak. Ama henüz bu sistemler teslim edilmeden iki ülkenin nükleer füze saldırısı erken uyarı sistemlerini bütünleştirmesi mantıksal bir adım olurdu” diye konuştu.
‘İKİ ÜLKE İÇİN DE TEMEL TEHDİT ABD’
Rusya’nın son yıllarda büyük ölçüde modernize edilen güçlü erken uyarı sistemine sahip olduğunu kaydeden Kaşin, “Halihazırda Çin de aktif biçimde uzak menzilli büyük radarların yapımıyla uğraşıyor. Her iki ülke için temel tehdit kaynağını ABD oluşturuyor. ABD kıtalararası balistik füzelerinin Rusya ve Çin’e uçuş yörüngeleri Kuzey Kutbu’ndan geçecek. Bu durumda Rus erken uyarı istasyonlarının verileri Çinlilerin işine yarayabilir. Diğer yandan Pasifik’in güney kısmı ve Hint Okyanusu’nu gözlemleyen Çin radarlarının verileri de Rusya’ya yararlı olabilir. İki ülkenin hava savunmasından sorumlu donanım ve organizasyon yapılarındaki farklılıklar dikkate alınırsa otomatik veri değişimi kolay bir iş olmayacak” ifadelerini kullandı.
ABD’nin Güney Kore’ye hava savunma sistemini yerleştirmesiyle ilgili tartışmalar bağlamında iki ülkenin yeni askeri tatbikatı ilan ettiğini anlatan Kaşin, “Siyasi açıdan Rus-Çin füze savunma tatbikatı, THAAD füzelerinin Güney Kore’ye konuşlandırılmasına tepki olarak görülüyor. Ama askeri ve teknik açıdan, hava savunmanın geliştirilmesi, düşmanın hava savunma sistemlerini konuşlandırmasına yanıt olamaz. Düşmanın savunmasını güçlendirmesine, bu savunmayı delmeye yardımcı olacak tedbirler almak lazım” yorumunda bulundu.
’En makul askeri yanıt’ın, Kore Yarımadası’nın güneyindeki ABD hava savunma tesislerini erken aşamada yok edebilecek saldırı araçlarının konuşlandırılması olduğunu kaydeden Kaşin, “Bunlar, Çin’in kuzeydoğusundaki ek balistik veya seyir füzeleri olabilir” dedi. Rus uzman, “Rus-Çin hava savunma işbirliği ise iki ülkenin ABD ile olan ilişkilerdeki genel durumun sonucu ve karşılıklı yakınlaşmanın önemli göstergesi olarak görülmeli” diye ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.