Canından bir nefesti...
İlk öğrenişle hayatına sanki bir şans çubuğu değmiş gibi her şey anlam kazanmaya başlar. Henüz iğne ucu kadar bile olsa...
Başta mutluluk sarıp sarmalar ruhunu. Ardından kendini unutturacak bir yaşama merhaba dedirtir. Mutluluğun gözyaşıdır. Evet, bu kelime çok yakışıyor bir anne adayına.
Evlat sahibi olmak her bireyin yürekten isteğidir. Kadın erkek fark etmez. İkisi de öğrendikleri anda hayatlarına anlam katarlar. İlk evladı olacağını öğrenen bir genç baba adayının ağlayarak sokaklarda yürüdüğünü duyanlar dudaklarına anlamlı bir gülümseme kondurdular.
Planlar yapılmaya daha ilk günlerde başlanır. Her şey onun rahatı huzuru içindir. İki kişilik bir hayat birden büyümüştür. Artık yüreklerinde bir can nefes almaktadır. Ya evlat hasretiyle gecelerini gündüzlere karıştıranlar. Her anında dilinde dua yapanlar. Her bir kişinin dediklerine kananlar. Ya belki bu sefer olur diye koşturanlar. Çıkmaz sokaklarda yol arayanlar. Evlad sahibi olmak neden bu kadar sevinç ya da hüzün giydirir. Yüreklere...
Evlad neydi tam anlamıyla?... Nefes alışınızın ortağı, Kalbinizin damarı, Gözünün ışığı, ayağınızın kasları... Dilinizin duası, Ellerinizin sevme alanı... Kısacası hayatınızın anlamı...
Ne olur abartıyorsun demeyin... Allah-u Teala Kur’an’ı ke’riminde bizlere bakın evladı nasıl anlatıyor. “Mal ve oğullar, dünya hayatının süsüdür. Bakî kalacak olan iyi ameller ise, Rabbinin katında, sevabça da hayırlıdır, ümid yönünden de daha hayırlıdır. “ -Kehf: 46-
Dünya hayatının süsü... Nokta koyulacak kelime... Ya evlat sahibi olamayanlar?... İşte ruhlarında her gün hüznü misafir edenler.
Yıllar yılları kovalamış ve duaların kabulü ve tedavilerin sonucu olarak mutluluk gelmişti hayatlarına. Sonunda bir nefes eklenmişti nefeslerine. Doğum anında yanında olan kardeşi; "Rabbim bana da bir evlat nasip eyle" diye dua edişine sancılar içindeki ablası gözyaşına engel olamadan "amin" demişti.
Aradan çok geçmemiş ve tekrar anne olacağını öğrenmişti. Evlat hasretinin ne olduğunu çok iyi biliyordu. Doğum da kardeşine verdiği bir söz aklına gelmişti. İkinci çocuğunu evlat hasretiyle yanan kardeşine verecekti. Doğum gerçekleşene kadar eşine bile bahsedememişti. Kızını kucağına alınca olan biteni anlattı. Karşılıklı daireler de oturacaklardı. Ve iki annesi olacaktı kızlarının.
Zaten teyze anne yarısı değil miydi? Ama hayat sizin planlarınıza göre yol almamakta olduğunu bir kez daha kanıtlamıştı. Evlatlarını teyzesine bırakarak iş için yurt dışına yerleşmek zorunda kalmışlardı. Adını Armağan koydukları kızlarıyla evlerinde eksik olan mutluluk tamamlanmıştı. Kaybetme korkusuyla evlatlık olduğunu söyleyememişlerdi. Üçüncü sınıfa giderken yurtdışından gelen teyze oğluna aşık olan (çocukluk aşkı) Armağan'a anlatmak zorunda kalmışlardı. Teyzesi annesi... Annesi teyzesiydi... Dünya başına yıkılmıştı.
Nedenler niçinler çocuk yüreğine sığmıyordu. Asla af edemezdi öz annesini... Hiç bir zaman annesine teyzesi gözüyle bakmadı. Yürekten sevgiyle büyütmüştü. Belki öz annesi değildi ama sevgisi cihetinde fazlasıyla yaşamıştı evlat olma duygusunu. Şimdi yine karşılıklı dairelerde oturuyorlardı. Torunlarını büyütüyor teyze annesi.
Doğuran mı? Büyüten mi? Annedir... Herkes kendince yorumlayabilir. Lakin büyütmek karnında taşımaktan daha efdaldir. Gecesini gündüzüne katmak... Hastalanınca yüreğinle ağlamak yada kaybetmekten korkmak... Geleceği için planlar yapıp çalışmak didinmek...
Kanından canından olmasa da evlat bilip riyasız sevmektir. Bence büyütmektir anne olmak. Annelik karnında taşıyıp bırakmak değildir. Ne olursa olsun, hangi şartta olursa olsun nefesini hissetmektir.
Hayvanlar ile insanlar arasında ki fark yoksa nerededir?... Evlatlık verilmesi tavsif edilemez. Lakin dünya şartları ya da imtihanına boyun eğilmiş ise "anneliği büyüten anne hak etmektedir."
Kucağıma aldığımda gözlerini aralayıp Bir bakışın vardı ki...bana, her şeyden habersiz bir melektin. Kokunu yüreğime giydirip nefesini nefesime ekleyip büyüttüm seni... Kan veremedim sana... Sevgimle hayat yolu çizdim Minik ellerini korkarak öperken... Seni sütümle olmasa da sevgimle büyüttüm Bebeğim... Bana annem der misin?...
Sevgi her yüreğin ilacıdır. Sevgilerimle değerli okurlarım…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.