Gençlerde neden farkındalık oluşmuyor? Yazarlar, çizerler, şairler; yazıyor, çiziyor ama bir mesafe alınmıyor.

            Bugün gençler; hazcı, bencil, maddeci ve umursamaz olmuşsa hepimizin sorumluluğu var. Ancak söyleyip de söylediğini uygulamaya koymayanların daha büyük payı var.

            Bu işin farkında olup da söylemlerini uygulamaya dökememiş orta yaş ve üstü neslin kabahati ve sorumluluğu inkar edilemez.

            “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz!” özdeyişi bize olayı özetliyor. Yıllardır anlatıp duranların uygulamaları farklı olunca inandırıcılıkları da olmadı.

            Teorilerini uygulamaya dökemeyenler farkındalık oluşturmadılar. Eğer iyi bir rol model olsalardı bugün gençlerin durumu da böyle olmazdı.

            Gençler yetişme aşamasında önce anne ve babalarına akabinde okul çağı gelince öğretmenlerine baktılar.

            Gençlerin yetişmesinde faktör olan anne,baba ve öğretmenler iyi bir rol model olamadılar.

            Peygamberi anlatanlar söyleyenler; Peygamberin yaşadığını yaşamaya çalışmadılar. Dürüstlük, doğruluk, eminlik, sözünde durma vs gibi değerler sözde kaldı.

            Değerler eğitimi öncellikle ve özellikle uygulama ile kazanılır. Uygulanmayan kazanılmaz, kazanılmayan inandırıcı olmaz.

            Evet, bugün “Değerler Eğitimi” denilen bir uygulama veya proje var.  Milli Eğitim Bakanlığı projesi olarak uygulamaya konulması takdire değerdir.

            Ancak gerek yerel olarak bu projeden sorumlu olanlar ne teori olarak yeterli ne de pratik olarak yeterli.

            Bu işte herhangi bir endişesi olmayanların, herhangi bir sorumluluk hissetmeyenlerin faydalı olması düşünülemez.

            Toplum içinde değerler ve ilkeler konusunda uygulaması olanların, anlatacağı değerleri ve ilkeleri hayatında görülen kişilerin inandırıcılıkları olur.

            Gerek Kültür gerekse eğitim hassas konulardır. Topluma aksettirmek ve toplumda farkındalık oluşturmak bu işi yürütenlerin yeterliliğine bağlıdır.

            Sadece bilgi ve kültür yetmeyeceği gibi konu ile ilgili hassasiyet ve sorumluluk da ilave edilmelidir.

            Ancak en önemli şey de anlatılanların, söylenenlerin yaşamda görünür olmasıdır.