Tülay Demircan Koyuncu

Tülay Demircan Koyuncu

Kibrimle Yaktığım Hayatım....Özür Dilerim!

Kibrimle Yaktığım Hayatım....Özür Dilerim!

Bir damla su ile yaratılışına mı?... Yoksa giderken giyeceğin, patiska elbiseye mi? Bu kadar kibrin...

Ne kadar büyük acizlik, ne kadar hüzün dolu bir hissiyat. Nedensiz sorgusuz kelimeleri kullanışın... Nasıl demeden tükettiğin bir hayat için mi?...

Gurur ve kibir insanoğlunun yanlışlara sapmasına yoldaş olan iki arkadaştır. Sorgulamadan yaşanan bir ömür ne kazandırır ki! Anlaşılması güç bir duygudur.

Kibir nedir? Neden insanı balon gibi şişirip Yükseklere çıkarır.(her balon bir gün mutlaka patlar.) Egolarının tatminsizliğimi acaba… Yada sonradan görülen mal mülk sevdasının ateşimi yakmakta ..ahmak beyinleri.

Kibir kelimesinin sözlük anlamı; "kendini beğenme, başkalarından üstün tutma, büyüklenme..."Her insanı Allah-u Teala farklı meziyetler ile donatıp yaratmıştır. Her kulun kendine has özellikleri mevcuttur. Bizler kibirlenme olayını maddiyata sahiplenme ile ortaya koymaktayız. Maddiyat ile kendimize ait olmayan, tüm özellikli (yetenek ...)insanları kıskanma ile başlamaktadır. Altından kalkamayacağımız her hangi bir işi, sahip olduğumuz mal ve mülk ile arayı kapatmaya çalışmakta olduğumuz, acizliğimize uydurduğumuz kılıfın adı; "kibir" Bazen de Rabbimizin bize bahşettiği yüz güzelliği ve ya akıl ile afra tafra yapmaktayız.

Güzellik yürekte mevcut değil ise, deve kuşu misali olmak çıkar ortaya. Bakıldığında kendisine hayran kalınır. Lakin bir ses çıkarmaya başlayınca...etrafında kimseler kalmaz deve kuşunun. Oysa kanarya küçük mahzun korunmasızdır. Kanaryanın ötüşü ile kendisine hayran bırakır. Sesi ile alır götürür. Manevi ruh aleminde huzur yaşatır.

Hikayemizin kahramanı kibrin en uç noktalarında yaşayan aciz bir beşer... Kendisini özellikle çevresindeki insanlardan üstün görürdü… Mal mülk ganiydi... Rabbul Aleminden istemişti. Dünya zenginliğini. Çalışana verir elbette yaradan. "Siz benden neyi isterseniz ben sizi o yolda üstün kılarım."buyurmuyor muydu?... Hırs, arzu ve isteklere kapılıp nasılda sevdalanılır. Mala ve mülke;"paraya" O da öyleydi. Birde evlatlarının çokluğu (erkek olması)kibrine kibir katarmış. Ama hesaba katmadığı hesaplar vardı. Mal ve evlat imtihandır.

Kuran-ı Kerimde apaçık anlatılmıştı… Okumak yerine anlayarak okumayı bir öğrenebilseydik... “Mallarınız ve çocuklarınız ancak birer fitnedir; Allah katında ise büyük bir mükâfat vardır.” (Teğâbun, 64/15)

Gecenin bir vakti sadece saniyeler ile kibri gururu yerle bir olmuştu. Büyük Adapazarı depremini yaşamıştı. Geriye büyüklenerek baktığı, insanlardan kendini üstün gördüğü malı enkaz halinde karşısında idi. Dahası evlatları da o enkazın altında tek tek çıkarılırken onları teşhis etmek zorundaydı. Omuzları düşmüştü. Nerede kibirli, gururlu bastığı yere hava atan o güçlü adam. Yapayalnız sadece emekli parasıyla başbaşa kalmıştı huzur evi denilen yerde.

Bazı kullar için halk arasında bir deyim vardır "sonra dan görme, gavurdan dönme." İnsan konuşması, oturup kalkma şekli, güler yüzlü, haya ve edepli oluşuyla bir toplumda yer edinmeli. Maddiyat sadece araç olmalıdır. Amaçlar (erişilmek istenen sonuç, erek, gaye, maksat) ise, insan olarak hakiki bir kulluk vazifesi içinde yaşamını sürdürmektir.

Kibir şeytanı cennetten etmedi mi?... Gurur, kitabımız Kur’an’ı Kerimde aldanma olarak anlatılır. İnsan önce kendini sonra çevresini kandırır. Böyle ruh taşıyan insanlar yalnız kalmaya mahkumdurlar. Çevrelerindeki insanlar sadece maddiyatları için onların kahırlarını çekerler. Gerçek dostları asla yoktur. Arkalarında duyacakları olumsuz sözlerden başka bir şey olamaz. Dostluk mal ile mülk ile değil yürek ile kurulur. "

MAL SAHiBi MÜLK SAHiBi HANi BUNUN iLK SAHiBi MAL DA YALAN MÜLK DE YALAN VAR BiRAZ DA SEN OYALAN." (YUNUS EMRE)

Ne güzel ifade etmiş. Yunus Emre. Bize ait olmayan mal ve mülk ile neyin kibir ve gururunu yapıyoruz?... Dünyadan giderken nasip olursa oda, kefen giyip gideceğiz. Herkesin aynı giydiği, zengin fakir fark etmediği bir elbise...kefen.

Kibrimle yaktığım hayatımı

vicdanımla ödeyebilirsem,

ben insan olabilirim...

Yüreğime sevmeyi merhameti koyabilirsem,

Ben kul olabilirim...

Sevilebilmeyi,

iyi ki varsın hayatımda denilmeyi

başarabilirsem ben bir dost olabilirim...

 

Sevgi merhamet ve aşk ile

yaşamanız dileğimle...

Değerli okurlarım...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Tülay Demircan Koyuncu Arşivi