Mehmet Cemil EREZ

Mehmet Cemil EREZ

Özgürleştikçe Köleleşmek!

Özgürleştikçe Köleleşmek!

Dünya da yaşayan insanlar, yalnızca bir kesimin rahatlığı ve huzuru için yaşıyorsa, hala köle düzeni devam etmektedir, işin enteresan tarafı köle olduklarını bildikleri halde,  köleliklerinden gurur duymalarıdır.

             Bu gururu sağlayan sebeplere baktığımızda,  Yaratılıştan gelen hissiyatların çok iyi kullanıldığını görmekteyiz.

              Köle: Bir kişinin bir başkasına ait olması, başka bir şeye bağımlı, özgürlüğü sınırlanmış kendi insiyatifiyle hareket edemeyen insan demektir.

           

           Köleleştirmek istedikleri insanların, hissiyatlarını öyle güzel kullanıyorlar ki; önce çöle atıyor, su ihtiyacını ölümle kalım arasındaki ince çizgiye getirip, suya ya benzeyen her sıvıyı, su diye içirmeye çalışıyorlar. Aslında susuzluğu gidermiyorlar, kendilerine bağımlı kılacak ve köleleştirecek nesneleri su yerine veriyorlar, bunu da gayet başarı sağladıkları aşikârdır.

            Gelelim hayvanlar üzerinde yapılan bir deneyin, insanlar üzerinde nasıl etkili kılınmak istendiğine. Benzerliği hayatımızdaki yaşam tarzına aktardığımızda, hiçte küçümsenecek bir örnek olmadığını göreceğiz.

            Deney için bir merdiven, bir adet oda, merdivene elektrik verebilecek bir düzenek, bol miktarda muz ve 4 tane maymun gerekir, odaya 1 adet maymun koyulmuştur ve merdiven yerleştirilmiştir. Merdivene tırmanmadan ulaşılamayacak bir noktaya muzlar asılmıştır. Maymunumuz odaya konduktan bir süre sonra hali ile muzlara ulaşmak istemiş ve çokta aptal bir hayvan olmadığı için merdiveni kullanmaya çalışmıştır. Lakin merdivene çıkınca merdivene elektrik verildiği anda maymun merdiveni bırakıp aşağı atlamıştır.  İkinci maymunda odaya bırakılır ve bir süre sonra oda aynı şekilde muzlara ulaşmak isterken merdivene elektrik verilir ve oda merdiveni bırakıp aşağı atlar.
Bu olayı takiben 3. maymunda odaya sokulur.

O da muzları gözüne kestirdikten sonra merdivene doğru yürür ama bu sefer diğer iki maymun onu kendi aralarında anlaşma şekilleri ile "dur yapma kardeşim, merdivende bi iş var" diyerek bu maymunu uyarır ve merdivene çıkarmazlar. Sonrasında ise 4. maymun odaya gönderilir ve merdivene verilen elektrik kaldırılır. Fakat 4. maymunun merdivene yaklaşmaya çalışması sırasında diğer üç maymun onu engellerler ve merdivene tırmanıp muzları almasına engel olurlar. 4 maymun 2 hafta kadar o odada kalmalarına rağmen elektriksiz olan merdivene hiç bir şekilde çıkmaya çalışmazlar.

               Cahil bırakılmış bir topluluğa, önder ve lider diye tanıttığınız iki veya üç aktör, istediğiniz bir topluluğu, istediğiniz bir yöne sevk etmede zorlanmaz.

               İnsanların yaşadıkları zamanlarda belli kurallar oluşturulur. Sonrasında gelişen dünya ile bu kuralların geçerliliği kalmasa bile, çoktan örf ve adet haline geldiğinden, yeni nesil bunlara uymayı maharet zannederek bir gurur abidesi gibi ön planda dolaşır.

               Bu hissiyatları moda adı altında giyim kuşamın nasıl giyileceğini, Yemek yeme adabından tutunda, televizyonlarda ne seyir edilmesine kadar hayatımızın her anını kontrol edebilmek için yapılan bu çalışmalar, kendi özgür yaşamlarına hizmet edecek toplumları elde etme değil de nedir?

               Bu bağlamda meseleler tefekkür edildiğinde, kölelerin zincirlerinden daha etkili ve daha sağlam bir kelepçeyle tutulduğumuzu göreceğiz. Bu nasıl bir özgürlük ki, özgürleştikçe köleleşiyoruz.

             Kölelikten kurtuluşun yeğene yolu, Kâinat önderi Resulullah’ın gösterdiği hayat çizgisinde yürümektir. Resululah’tan uzak tutmalarının yeğene sebebi, köleliğimizin devam etmelerini istemeleridir.

            “Andolsun Allah’ın Elçisi’nde sizin için, Allah’ı ve ahireti arzu eden ve Allah’ı çok anan kimseler için, uyulacak en güzel bir örnek vardır.” (Ahzab 33/21)

           

             Nasıl ki Habeşli Köle Bilal’ı bizim için örnek ve rahmetle anılacak bir şahsiyete dönüştürdüyse, bizleri de bu kölelikten kurtaracak yegâne kurtuluş, Resulullah’ın gösterdiği yolda yürümektir.

                                                                                                                                       

                                                                                                                                 Selam ve dua ile…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Cemil EREZ Arşivi